Arşiv

  • Mart 2024 (10)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)
  • Mayıs 2023 (9)
  • Nisan 2023 (9)

    Aleviler: Dün, Bugün, Yarın
    Hüseyin Raşit Yılmaz 15 Eylül 2015
    Anadolu coğrafyası Türkler tarafından vatanlaştırıldıktan sonra toplumsal manada en dikkat çekici hareketler, döneme göre yoğunluğu değişmekle birlikte, isyanlardır. Bilhassa 13. ve 16. Yüzyıllar arası bir nevi ayaklanmalar çağıdır. Siyasi ve askeri anlamda coğrafyaya hâkim iradenin en zayıf ve en güçlü olduğu zamanlarda  ayaklanmalar eksik olmamıştır. Bugüne ulaşan toplumsal fay hatlarında ayaklanma devirlerinin mühim etkisi vardır. İlki ve en büyüğü Babailer isyanı olarak kabul edilen bu nevi toplumsal hareketlerin oldukça geniş bir coğrafyada kitlesel hüviyette cereyan etmesi ve bastırılmaları sırasında toplumsal hafızaya kazınanlar tarihimizin en uzun soluklu sosyal fay hattını ortaya çıkarmıştır. [Devamı]
    Normalleşmenin Anahtarı Karabağ
    Hüseyin Raşit Yılmaz 09 Mart 2015
    Ağdam’da, Azerbaycan- Ermenistan cephe hattında Ermenistan Hava Kuvvetleri’ne ait bir helikopter Azerbaycan Ordusu tarafından Kasım 2014’de düşürüldü ve 3 Ermeni pilot hayatını kaybetti. Ermenistan’ın Azerbaycan’a ait Yukarı Karabağ bölgesini işgaliyle başlayan savaş 1994’de tarafların ateşkes imzalamasıyla dondurulmuştu. Sık sık ateşkes ihlallerinin yaşandığı cephe hattındaki çatışmalar ateşkesin 20. senesinde zirveye çıktı. [Devamı]
    Musul’un Düşüşü ve IŞİD
    Hüseyin Raşit Yılmaz 11 Haziran 2014
    Adını doğduğu topraklar olan Irak’la birlikte değil, iç savaşın hüküm sürdüğü Suriye ile birlikte duyduğumuz Irak Şam İslam Devleti(IŞİD) aylardır taşrasına bütünüyle hâkim olduğu merkezinde de ağırlığını hissettirdiği Musul’u ele geçirdi. Birkaç gündür şehrin merkezine yakın noktalarda devam eden ordu birlikleriyle IŞİD’in çatışmasının örgütün Musul’u almasıyla sonuçlanması uluslararası kamuoyunda yankı buldu. Irak Ordusuna bağlı birliklerin uçakları Musul dışına kaçırıp, cephanelikleri havaya uçurduktan sonra şehri hızla terk etmesi beklenen bir durum değildi. Musul Valisi Nuceyfi’nin valilik binasından son anda kaçarak kurtulması sonrası Kürt bölgesinde yaptığı ilk açıklamada dikkat çektiği hususlardan birisi de ordu birliklerinin şehri kaderine terk etmesiydi. Ordunun bu tavrında ve IŞ [Devamı]
    Kerkük: Zengin ve Huzursuz Şehir
    Hüseyin Raşit Yılmaz 02 Ağustos 2013
    Dünya petrol rezervinin %10’u Irak’ta bulunuyor; Irak petrol rezervinin neredeyse yarısı ise Kerkük’te. Kerkük’ün bugün itibariyle heterojen hale gelmiş nüfus yapısı ve üzerinde hak iddia eden üç ana unsurun varlığı bu zenginlikle birleşince çatışma potansiyeli bakımından dünyanın en hassas şehri olarak tanımlanabilir hale geliyor. [Devamı]
    3. Yılında Türk Konseyi
    Hüseyin Raşit Yılmaz 21 Mart 2013
    Son yıllarda Orta Doğu’da yaşanan siyasi ve toplumsal hareketlilik kamuoyunun dikkatini bu coğrafyaya yoğunlaştırdı. Odaklanılan coğrafyadaki dönüşüm sürecinin en sancılı bölümünün yanı başımızda cereyan ediyor olması da durumu perçinledi. Bu sebepledir ki; yakın dönemde gerçekleşen pek çok gelişme  gündemde önemine uygun yer bulamadı. Bahsolunan halin en belirgin örneklerinden biri, Soğuk Savaş sonrası dönemde Türk Dünyası ile ilgili sarf edilen tüm çabaların ortak ürünü olarak tanımlanabilecek Türk Konseyi’dir. Tam adı Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi olan yapı Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan’ın kurucu üyelikleriyle Eylül 2010’da İstanbul’da resmiyet kazandı. Türk Konseyi’nin kurulması, evveliyatı göz önünde bulundurulduğunda, mühim bir eşiğin aşılması manasına [Devamı]
    Halep: Bir Varmış, Bir Yokmuş...
    Hüseyin Raşit Yılmaz 22 Ocak 2013
    Suriye’de iç savaş ikinci yılını doldururken, Arap Baharı’nın uğradığı diğer ülkelerle kıyas kabul etmeyecek derecede bir yıkımla karşı karşıya bulunduğumuz aşikâr. Sular durulduktan sonra yeniden inşası on yıllar alabilecek bir enkaz ve belki de rehabilitasyonu ondan daha uzun süre gerektirecek bir toplumsal psikoloji olacak. İstisnasız tüm tarafların belli ölçülerde ama muhakkak kaybettiği bir süreç işliyor. Bu sürecin en çok kaybedenleri listesinin başına şehirleri de koyabiliriz tereddütsüz. Humus ve Hama gibi büyük şehirlere artık şehir denebilir mi yahut Rakka, Deyr-i Zor, İdlib ve Dera’dan geriye ne kaldı sorularına malumun ilanı kabilinden cevaplar verilebilir. Bununla birlikte Suriye’de şehirlerin durumunu ifade ederken istifade edilecek temsil kabiliyeti en yüksek örnek kent Hale [Devamı]