Arşiv

  • Nisan 2024 (10)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)
  • Mayıs 2023 (9)

    Hiçbir yangın sonsuza dek sürmez
    Güven Sak, Dr. 17 Kasım 2009
    Geldiğimiz noktada içinde bulunduğumuz iktisadi durgunluk ortamı ile ilgili bir durum tespitinde fayda var. Bugünlerin münazara konusu nedir? Şudur: Bugünlerde mavi yer küremizin her tarafına dalga dalga yayılmakta olan iktisadi toparlanma sinyalleri kendi başına mı olmuştur, yoksa hükümetlerin aldıkları tedbirler etkili olmuş mudur? Ne dersiniz hangisi doğrudur? Kabul edelim ki, bu soru, Türkiye için başlıbaşına önem taşımaktadır. Çünkü Türkiye bu iktisadi kriz esnasında dişe dokunur bir tedbir almamış ülkeler listesinde ön sıralardadır. Yoksa hükümetimiz doğruyu mu yapmıştır? Hayır, elbette hayır. Gelin bakın, bu soruya neden "hayır" cevabı verilmelidir. Merak edenleri aşağıya bekleriz. Her kriz aslında bir yangına benzetilebilir. Aynı yangınlarda olduğu gibi, her kriz ikti [Devamı]
    Tayvan da yabancı kaynak girişini zorlaştırma kararı aldı
    Güven Sak, Dr. 14 Kasım 2009
    Şimdi ne yapacağız? "İlki kendi başına öylesine bir hadisedir, ikincisi olsa olsa rastlantıdır, üçüncüsü de olursa ortada bir eğilim vardır" (One is a blip, second is a coincidence, third is a trend) prensibi uyarınca ne olup bittiği hakkında hüküm vermek için benzer bir üçüncü hadiseyi mi bekleyeceğiz? Yoksa ortadaki süreci ciddiye almaya başlayacak mıyız? Sermaye kontrolleri dün kötüydü. Ama bakın bu günlerde göze hiç de kötü görünmüyor. Küresel sistemimizin bekçisi IMF'den hâlâ bir kınama mesajı gelmediğinin fakında mısınız? Herhalde onlar da düşünüyorlar daha. Ne oluyor? Neden böyle oluyor? Bu eylemlerin ardındaki mesaj nedir? Merak edenleri aşağıya bekleriz efendim. Tayvan, 10 Kasım günü, vadeli mevduata park eden yabancı kaynaklı fonlara engel getirdi. Bugüne kadar, yaban [Devamı]
    Yoksa Tayyip Bey o kadar da haksız değil mi?
    Güven Sak, Dr. 10 Kasım 2009
    Bugünlerde Asya ekonomilerine bakıyor musunuz? Gayet iyi bir performans sergiliyorlar. Asya ekonomileri, ihracatın önemli olduğu ekonomiler. İşe bakın ki dünya ticareti öyle parmak ısırtacak bir düzelme eğilimi içinde görünmüyor. Bu durumda, Asya ekonomilerinin sergilediği performans iyi olunca, insan haliyle "Ne oluyor?" diye merak ediyor. Orada olup da burada olmayan ne olabilir? Yoksa orada şirketlerin zulaları buradakilerden daha mı geniştir? Sahi, Sayın Başbakanımızın aklımıza koyduğu şu şirketlerin zulaları muhabbeti ne anlama gelmektedir? Yoksa Tayyip Bey o kadar da haksız değil midir? Acaba şirketlerimizin zulaları ne âlemdedir? Soruları arka arkaya sorunca bakın nereye gidiyoruz? Merak edenleri aşağıya bekleriz, efendim. Asya ekonomileri toparlanma sürecinde başarılı [Devamı]
    Koca koca şehirleri neden öyle bırakıp gidiverirler?
    Güven Sak, Dr. 07 Kasım 2009
    Haber, geçenlerde Radikal gazetesindeydi. Başlık şöyleydi: "Eski Mısır kadar gelişmiş bir uygarlıktı, 3600 yıl önce yok oldular". Bundan sonra Güney Amerika'nın en eski uygarlığının merkezi olan Caral-Supe medeniyetinin kaderi anlatılıyordu. Caral-Supe, 5000 yıl öncesine aitti, Eski Mısır'la yaşıttı. Bu hesaba göre dünyanın ilk küçülen kenti mi oluyor acaba? Aynı 1950 yılından beri Amerika'nın Detroit kentinin yarı yarıya küçülmüş olduğu gibi. Hiç düşündünüz mü? Koca koca şehirleri neden öyle bırakıp gidiverirler? Mesele galiba iklim değişikliği ile yakından alakalı. Müsaadenizle bugün önce hızla bir Teotihuacan kentinin akıbetine bakalım. Sonra da konuyu iklim değişikliği ve çevreye bir bağlayalım. Ben, Caral-Supe'yi görmedim. Ama bakınız bundan birkaç yıl önce Mexico City yak [Devamı]
    Yeni bir Demirbank hadisesini kim ister?
    Güven Sak, Dr. 05 Kasım 2009
    Bu aralar bir de Demirbank hadisesi istemeyiz herhalde. Siz ister misiniz? İstemezsiniz. Kimse istemez. Son günlerde "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) bilançosundaki banka kurtarma kağıtları (DİBS)'nı ne yapalım?" tartışmasının bize sordurması gereken soru tam da bu başlıkta yer alan sorudur. "Hazine dostu merkez bankası" politikasının bizi götüreceği yer en sonunda Demirbank hadisesidir. 2001 yılında banka bilançolarının infilak etmesinin nedeni de Demirbank hadisesidir. Bu yol hayırlı bir yol değildir. Gelin bakın ortadaki mesele nedir? 2001 krizinden çıkışta Türkiye'nin attığı adımların esası banka kurtarma operasyonu değildir. Bankalar için getirilen ve titizlikle uygulamaya konulan yeni kurallar da işin esasını teşkil etmemektedir. Aynı biçimde, uygulamaya konulan [Devamı]
    Amerika nasıl büyüdü? Türkiye neyi teğet geçti?
    Güven Sak, Dr. 03 Kasım 2009
    Amerikan ekonomisi 2009 yılının üçüncü çeyreğinde yüzde 3,5 oranında büyüdü. Böylece ekonomide serbest düşüş dönemi sona erdi. Toparlanma dönemi başladı. Peki, artık iş bitti mi? Hayır. Amerikan ekonomisindeki düşüşün sona ermesi ile birlikte, en hızlı Türkiye'nin büyüyeceği o merakla beklenen dönem başlamış mı oldu? Yok canım. Ekonomide sapla samanın birbirinden ayrılması gereken bir dönemin başındayız. Öncelikle neyi kaçırmış olduğumuzun bir muhasebesini çıkarmaya başlayalım. [Devamı]
    Çevre artık merkezdir: Apple, Amerikan Ticaret Odası'nı neden terk etti
    Güven Sak, Dr. 31 Ekim 2009
    Çevreci hareketler bugüne kadar sistemin kıyısındaydılar. Muhaliftiler. Öyle anlaşılıyor ki artık sistemin ta merkezinde olacaklar. 21. yüzyıl kapitalizmini çevreci hareketlerin on yıllar süren muhalefeti belirleyecek. Biz hep birlikte "Ne olacak bu iktisadi krizin sonu?" diye düşünürken, kapitalizm bir yeşillenme telaşında görünüyor. Bekleyin, yakında en koyu muhafazakârlar çevreci olup çıkacaklar. Çevre artık merkez oluyor. Bunu nereden mi çıkarıyorum? Duymadınız mı? Apple şirketi Amerikan Ticaret Odası'ndan ayrıldı. Gerekçe? Amerikan Ticaret Odası iklim değişikliği düzenlemeleri karşısında yeterince ilerici ve yapıcı bir tavır alamıyormuş. Kapitalizm artık yeşilleniyor. Gelin bakın ne oluyor? Önce bir olayı kafamızda canlandıralım. Nasıl Kıta Avrupası hukuk sistemi, Anglo Sa [Devamı]
    1980 kurumlarını gözden geçirme zamanı çoktan geldi
    Güven Sak, Dr. 24 Ekim 2009
    1980 kurumları yaşamımızda derin bir yer tutuyor. Bilmem farkında mısınız? Halbuki onları bundan yaklaşık 30 yıl önce kurmuştuk. Daha önceleri yoktular. Yirmi dokuz yıl bir insan hayatında bile çok değil. O gün onların bir işlevleri vardı. İşlevlerini yerine de getirdiler ama artık onları yeniden düşünmemiz gerekiyor. 1980 kurumları denildiğinde, bunların ekonomi ile alakalı olanlarını ekonomi ile doğrudan alakalı değilmiş gibi görünenlerinden ayırmak gerekiyor. Bugün kısmi bir değerlendirmeye ne dersiniz? Aslında Türkiye'nin askeri müdahale ürünü tüm kurumlarını birbir elden geçirmesi gerekiyor. Ama şu son zamanlarda âdet olduğu üzere, "şöyle bir elden geçirelim, hareket olsun" laubaliliği ve hazırlıksızlığı ile değil, ciddiyetle kurumsal altyapımızı elden geçirmek gerekiyor. B [Devamı]
    Harcama çeki zamanında işe yaramış gözüküyor
    Güven Sak, Dr. 22 Ekim 2009
    Yok canım burada değil orada. TEPAV, Türkiye için bu yılın başında, harcama çeki önerisini gündeme getirdiğinde hükümetimiz pek oralı olmamıştı. Hatırlayın lütfen, "canım zaten onlar işe yaramıyor" gibi, "yerim dar, yenim dar" kabilinden yanıtlar hemen yetiştirilmişti. Halbuki işi ciddiye alan, kendi ülkelerindeki küçülmeyi sınırlandırmaya çalışan ülkelerde bu tür tedbirler o dönemde denendi. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) bu sürekli denemeler çağında, iktisat politikası aktivizmi açısından en hareketli ülkelerden biriydi. ABD'de 2008 krizi tedbirleri arasında ilk sırayı alanlardan biri de hanehalkına doğrudan tüketim desteği dağıtılmasıydı. Benzer bir tedbir aynı zamanda örneğin Şili'de de uygulamaya konulmuştu. Bakın şimdi ABD deneyimi ile ilgili akademik raporlar gündeme [Devamı]
    Türkiye, 2008'den 2009'a 10 sıra gerilemiş
    Güven Sak, Dr. 20 Ekim 2009
    Dünya Bankası'nın 2010 yılı "İş Ortamı" (Doing Business) raporu eylül ayında yayımlandı. Ama ortadaki keşmekeşten konu fazlaca tartışılmadı. Rapor, 2008 yılından 2009'a Türkiye'nin yalnızca küçülmediğine, ülkede iş yapma ortamının da göreli olarak kötüleştiğine işaret ediyor. Bunun ne anlama geldiği üzerinde durmaya ne dersiniz? Dilerseniz aşağıya bekleriz. Önce ne olduğunu bir belirleyelim: Türkiye'nin 2009 raporunda 63'üncüyken 2010 raporunda 73'üncülüğe gerilediği İş Ortamı Raporu, dünya ekonomilerini yatırım yapılabilirlik açısından sıralayan en kapsamlı çalışma niteliğinde. Çalışma, 2009 ve 2010 raporları itibariyle 183 ülkeyi içeriyor. Daha Birleşmiş Milletler kadar olmadı, ama bekleyin olacak. Rapor, 2004 yılından beri yayımlandığı için uzun soluklu. Sonuçta ülke ekonom [Devamı]