Bir yılı aşkın bir süredir mikro reform üzerine yazıyorum. Bu konuda yakın çalışma arkadaşlarımla yaptığım tartışmalardan çok yararlandım: Sabancı Üniversitesi ve Tepav'dan sayın Hasan Ersel, TOBB-ETÜ ve Tepav'dan sayın Güven Sak, Rekabet Kurumu'ndan sayın Baha Karabudak, Tepav'ın genç araştırmacıları sayın Esen Çağlar, Ozan Acar, Sarp Kalkan ve Haki Pamuk. OECD ve Dünya Bankası raporları faydalı oldu. İrlanda'nın gerçekleştirdiği reformlar hakkında okumaya çalıştım, hâlâ da okuyorum. Kısacası mikro reform konusunu ben icat etmedim, ama gündeme getirmek ve gündemde tutmak için bir şeyler yapmaya çaba gösterdim.

Mikro reformları içeren ikinci bir reform dalgasının hayata geçirilmesi Türkiye için büyük bir önem taşıyor. Hayati bir önem diyebiliriz buna. Dolayısıyla, mikro reformu içi boş bir slogan haline getirmekten, birbirimize sataşmalarımızda kullanmaktan kaçınmalıyız.

Hafta başı, beni bu konuda umutlandıran ve de sevindiren bir yazı okudum, bir de televizyon programı izledim. Yazı, Radikal'in oluşturduğu Fikir Platformu'nda 'Ekonomi Dönüşümü, İstihdam, Vergi Sistemi, Rekabet' konusunda ortaya atılan görüşler hakkındaydı. Fikir platformuna toplumun çok farklı kesimlerden insanlar katıldı.

Bilim-teknoloji istihdam politikaları, vergi reformu gereği, rekabetin önündeki engeller ve kaynakların verimli kullanımı alt başlıklarında ileri sürülen görüşleri sayın İsmet Berkan kaleme almış. Faizdi, kurdu gibi parasal tartışmalara yer verilmemiş; işin özüne inilmiş. Reel sorunlara reel çözümler önerilmiş. Tekrarlamama gerek yok, salı günkü Radikal'de var.

Televizyon programı, TOBB Başkanı sayın Rifat Hisarcıklıoğlu'nun pazartesi günü CNN Türk'teki söyleşisiydi. Sayın Hisarcıklıoğlu, yeni bir reform dalgasının ne denli önemli olduğunu vurguladı. Sanayinin gereksindiği nitelikte işgücü yetiştirmeyi hedefleyen yeni bir eğitim reformu ilk saydığı unsur. Meslek liselerine ağırlık verilmesi üzerinde durdu. Ayrıca orta yaşlı işsizler için de nitelik artırıcı kursların (ikinci eğitimin) önemini belirtti.Mikro reformlara başlayabilmek için tepemizde asılı duran saatli bir bombayı etkisiz hale getirmemiz gerekiyor. Bu bomba, giderek artacak sosyal güvenlik sistemi açıkları. Bu reform konusunda neredeyse sona gelmiştik. Ne yazık ki yarım kaldı. Sayın Hisarcıklıoğlu, bu reformun yaşamsal öneminin ve de aciliyetinin altını çizdi.

Vurguladığı bir diğer önemli reform, ticaret yasası reformuydu. Sektörlere giriş çıkışın kolaylaştırılması ve yatırım ortamının iyileştirilmesi için önemli katkılarda bulunacak bu reform. Meclis'te bekleyen bir yasa taslağı var. Yani, bu konuda da bir hazırlığımız mevcut. Yeni bir sanayi stratejisine gereksinim ve altyapı hizmetlerinin rekabete açılması sayın Hisarcıklıoğlu'nun altını çizdiği diğer reform alanları. Bir diğer önemli saptaması da önümüzdeki dönemde ortalama büyüme hızımızı yüzde 7'ye yaklaştırmamızın ne denli zorunlu olduğuydu.

Hem Radikal'in oluşturduğu platforma katılanların vardıkları ortak görüşlerin, hem de 1.3 milyona yakın üyesi bulunan TOBB'un başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun belirttiği görüşlerin altına ben de imzamı büyük bir mutlulukla atarım. İşin sevindirici yanı, çok farklı kesimlerin bu kadar önemli konularda ortak görüş oluşturmaları. Bunu da sadece ülkelerinin iyiliği için yapmış olmaları. Umarım yeni hükümet bu konularda üzerine düşeni yapar. Bizler de reformların hangi sırada yapılacağı, kaynakların nasıl bulunacağı gibi teknik sorunları tartışırız.

Bu köşe yazısı 19.07.2007 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayınlanmıştır.