logo tobb logo tobbetu

Köşe Yazıları

Güven Sak, Dr. - [Yazarın tüm yazıları]

Ankara-İstanbul hızlı treni lazım mıdır? 27/04/2012 - Okunma sayısı: 2455

Konya'yı Ankara'ya daha sıkı bağlamak için atılacak adımlar, İstanbul'u Ankara'ya bağlamaktan daha önemlidir.

Türkiye’nin ulaştırma alanındaki önceliği, hızlı yolcu taşımak mıdır? Bu ilk sorudur. Türkiye’nin ulaştırma alanındaki önceliği, İstanbul ile Ankara arasında hızlı yolcu taşımak mıdır? Bu da ikinci sorudur. Her iki soru için de cevabım kocaman bir hayırdır. Türkiye’nin ulaştırma alanındaki önceliği, hızlı yolcu taşımak değildir. İstanbul ile Ankara arasında hızlı yolcu taşımak ise öncelikli bir mesele hiç değildir. Türkiye’nin derdi, yolcuları bir yerden bir yere hızla götürebilmekte değil, malları bir yerden bir yere hızlı teslim edebilmektedir. Memleketin derdi, İstanbul’u Ankara’ya bağlamak değil, doğuyu batıya bağlamaktır. Peki, bu durumda, Avrupa Birliği desteğiyle yapılmakta olan İstanbul-Ankara hızlı yolcu treni ne anlama gelmektedir? İstanbul-Ankara hızlı yolcu treni projesi, Türkiye için hatalı bir yatırımdır. Seçim yatırımı olarak şık durmaktadır ama önceliğimiz değildir. Gelin bakın neden öyledir...

Geçenlerde Ankara’dan Konya’ya hızlı yolcu treni ile gittim. Yolculuk pek keyifliydi. Ankara-Konya arasında uçak seferi yoktur. Hızlı tren, Ankara-Konya seyahatini şüphesiz ki rahatlattı. İstanbul-Ankara hızlı yolcu trenini kullananlar da mutlaka “Allah yapanlardan, yaptıranlardan razı olsun” diyeceklerdir. Bundan da bir şüphem yoktur. Onun için kararın hoş bir seçim yatırımı olduğunu düşünüyorum.

Esas meseleye geri dönelim. Ulaştırma alanında Türkiye’nin önceliği, İstanbul ile Ankara arasında hızlı yolcu taşımak değildir. Müsaadenizle konuyu ikiye ayırayım. İlk nokta şudur: Türkiye’nin ulaştırma alanındaki önceliği, bir yerden bir yere hızla yolcu taşımakta değil, bir yerden bir yere hızla mal nakledebilmektir. Dünya Bankası araştırmalarına göre Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz bölgelerinde şirketlerimiz ulaştırmanın önlerinde önemli bir engel olduğunu söylemektedirler. Aynı durum bence Orta Anadolu ve Güneydoğu Anadolu için de Avrupa pazarı açısından geçerlidir. Türkiye’nin kuzeybatısı, lojistik imkânlarla Avrupa pazarına üretim yapmaktadır. Memleketin güneydoğusuna doğru indikçe, üretim Ortadoğu ve Kuzey Afrika pazarı için yapılmaktadır. Kuzeybatıda yapılan üretimin teknoloji seviyesi, güneydoğuda yapılan üretime göre daha yüksektir. Pazarın talep yapısı, sanayinin teknoloji seviyesini belirlemektedir. Mesele şudur: Türkiye’nin ana pazarı Avrupa’dadır. Türkiye’den Avrupa’ya tarifeli kargo treni hizmeti yoktur. Memleketin doğusu daha AB’ye girememiştir. Ben bunun utanç verici olduğunu düşünüyorum.

Türkiye’nin önceliği, İstanbul ile Ankara’yı birbirine daha sıkı bağlamak değildir. Ankara’da havaalanı yolunda Sayın Başbakanımızın kocaman bir resmi var. Üzerinde de “Yol medeniyettir” yazıyor. Doğrudur. Yol, sizi medeniyete bağlar, medeniyet ise seyyaldir. Yol vasıtasıyla size doğru geliverir. Üretim kapasitesi, yol üzerinden, yan ile ya da yan ülkeye seyahat eder. Bir bakarsınız, komşu il ya da ülkenin beceri kapasitesi yükselivermiş. Şimdi, Türkiye’nin bölgesel dengesizlik probleminin özü, ülkenin çeşitli yollarla birbirine yeterince sıkı bir biçimde bağlanamamış olmasıdır. Önceliğin hep İstanbul ve çevresine verilmiş olması, dengesiz bir nüfus dağılımına ve İstanbul çevresinde yığılmaya neden olmuştur. İstanbul-Ankara arasında bir bağlantı problemi zaten yoktur. Konya’yı Ankara’ya daha sıkı bağlamak için atılacak adımlar, İstanbul’u Ankara’ya bağlamaktan önemlidir. Bir yerden bir yere ucuza mal gönderebilme imkânı kolaylaştığında, Orta ve Doğu Anadolu Avrupa pazarına bağlandığında, bölgenin sanayii çağ atlayacaktır. Bu bölgelerin sanayii çağ atladığında, bölgenin kendisi hızla değişecektir. Kayseri ve Kars, İstanbul’a yakınsamaya başlayacaktır. Bu önemlidir. İstanbul-Ankara hızlı tren yatırımı kaynaklı ve önceliklidir. Bu öncelik, İstanbul-Ankara hızlı tren yatırımında gözetilmemiştir. İstanbul-Ankara hızlı tren yatırımı kaynakları yanlış harcamanın bir örneğidir. Seçimlerde oy getirebilir. Ama sonuç değişmez. Avrupa’ya tarifeli kargo treni seferi ise yoktur. Hızlı tren altyapısı ise kargo taşımacılığına elverişli değildir. Vesselam.

Bu köşe yazısı 27.04.2012 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlanmıştır.

Paylaş Bookmark and Share

« Diğer köşe yazıları