The articles and opinions on the TEPAV website are solely those of the authors and do not represent the official views of TEPAV.
© TEPAV, all rights reserved unless otherwise stated.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Campus, Section 2, 06560 Söğütözü-Ankara
Phone: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV is a non-profit, non-partisan research institution that contributes to the policy design process through data-driven analysis, adhering to academic ethics and quality without compromise.
Politika Notu / Bozkurt Aran
ABD’nin Başkanlık seçimlerinde yarışan adayların Demokrat Parti adayı Hillary Clinton ile Cumhuriyetçi adayı Donald Trump’ın seçim kampanyaları sırasında ifade ettikleri görüşler tüm ülkeler için belirleyici sonuçlar doğuracak nitelikte olması dolayısıyla küresel ölçekte bir ilginin odağını oldu. Trump’ın bazıları için çekici ve çoğunluğu için itici ancak mutlaka ilginç açıklamaları da seçime ayrı bir boyut getirdi. Seçim sonuçları Donald Trump’ın beklenmedik başarısı ile sürprizle sonuçlandı. Trump’ın seçim kampanyası sırasında çarpıcı açıklamaları arasında küresel ticarete ilişkin önermeleri uluslararası ticaret düzeninde kapsamlı bir değişime işaret ediyor. Burada Trump’ın seçim platformunda yerleşik küresel ticaret düzeni konusundaki görüşleri mevcut sistemi ne şekilde sorguladığı ele alıyor.
Tabiatıyla Başkan adayı Trump ile Başkan Trump arasında yaklaşım farkı olabileceği, gerçekte uygulamaların açıklamalarla ne kadar örtüşeceği henüz belirsizliğini korumakta. Bununla birlikte, seçim kampanyası sırasında yapılan önermelerin iki aylık geçiş döneminde ne şekilde evirileceği ciddi olarak tartışılmaya başlandı.
Trump’a seçimi kazandıran platformu, özellikle ABD toplumunda “küreselleşme”den yarar sağlamamış ve ülke içinde artan eşitsizlik dolayısıyla “korunmamış” veya “kollanmamış” hisseden kitlenin mevcut “kurulu düzene” (müesses nizam-establishment) karşı biriken kitlesel tepkisi ve bir başkaldırışı olarak nitelendirmek olasıdır. Trump temel seçim platformunu Amerika’nın “unutulmuş insanları” olarak nitelendirdiği kitlenin artık unutulmayacağı ve önemseneceği üzerine şekillendirdi. Cumhuriyetçi Parti’nin geleneksel olarak büyük şirketlerinin çıkarlarına duyarlı ve küreselleşme konusunda kararlı bir geçmişe sahip olduğu dikkate alındığında, Trump’ın önermelerinin bu partide dirençle karşılanması sürpriz olamadı.
Diğer taraftan Trump kampanya sırasında ısrarla, sosyal politikalar bakımından daha liberal Demokrat Partili Hillary Clinton’ı büyük şirketlerden mali destek alan, bunlarla iç içe ve kurulu düzenin bir parçası olarak ve “neo-liberal” Başkan Obama’nın devamı olarak tanımladı.
Politika notunun devamı için tıklayınız.
"Trump'ın küresel ticarete bakışı" videosu için tıklayınız.
23/11/2024
22/11/2024
22/11/2024
25/10/2024
13/10/2024