TÜİK’in açıklaması üzerine
23 Eylül 2022
8 Eylül’de yayınlanan ‘Gollük Paslar’ başlıklı yazıma TÜİK’in gösterdiği ilgiye teşekkür ederim. Gönderdikleri ‘Düzeltme ve Cevap’ yazısını aşağıda okuyabilirsiniz. Ancak birkaç not düşeyim.
[Devamı]
Kredi kararlarından seçime
21 Eylül 2022
Bundan bir ay önce -20 Ağustos’ta- Merkez Bankası (TCMB) ‘Makroihtiyati Tedbirler Hakkında Basın Duyurusu’ ile bazı kararlar açıklamıştı. 23 Nisan’da kamuoyuna duyurulan kararların bir devamı şeklindeydi. İki temel amaç taşıyordu. Birincisi, üst sınır konulan ticari kredi faizlerinin enflasyonun çok altında kalması isteniliyordu. İkincisi, kredilerin ağırlıklı olarak TCMB’nin belirlediği alanlarda çalışan şirketlere açılması hedefleniyordu. Bu alanın dışındaki sektörlere açılacak kredilerin bankalara olan maliyeti yükseltiliyordu.
[Devamı]
Ekonomi belirgin biçimde yavaşlıyor
16 Eylül 2022
Peşi sıra açıklanan veriler üçüncü çeyrekte ekonomide belirgin bir yavaşlama yaşanmakta olduğunu ima ediyorlar. Temmuz ayında (mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış) sanayi üretimi bir ay öncesine kıyasla yüzde 6,2 oranında azaldı. Uzun bir bayramı yaz tatiliyle birleştirme davranışı nedeniyle, standart arındırma yöntemleri, mevsim ve işgücü düzeltmesini tam yapamamış olabilir. Farklı bir ifadeyle, temel üretim eğilimindeki düşüş bir ay öncesine kıyasla daha sınırlı kalmış olabilir. Yine de bir düşüş var. Bunun bir yansıması, sanayi üretimi ile aynı gün açıklanan işgücü verisinde gözlendi. Temmuz ayında istihdamda azalış var. Keza Temmuz ayı perakende satış endeksinde de bir ay öncesine kıyasla sınırlı bir düşüş gerçekleşti.
[Devamı]
Temmuz işgücü verisinin düşündürdükleri
14 Eylül 2022
TÜİK Temmuz ayı işgücü verilerini açıkladı. Son zamanlarda işgücü verileri ‘ilginç’ bir şekilde gelişiyor. Toplam istihdam (mevsim etkilerinden arındırılmış verilerde) bir ay öncesine kıyasla 148 bin düşmüş. Ekonomimiz daha az istihdam yaratmış. Normal koşullarda istihdam düşüşünün işsizlik oranını olumsuz etkilemesi beklenir. Ama bir ay içinde, işsiz olup da ‘pat diye’ iş aramaktan vazgeçen ve dolayısıyla işgücünden çıkan sayısı da yükselmiş. Bu nedenle işgücüne katılım 262 bin kişi azalmış. Bu durumda, işsizlik oranı da düşmüş. Hem de az değil: 0,3 puan.
[Devamı]
Gollük paslar
09 Eylül 2022
İçinde bulunduğumuz ekonomik durumun sürdürülebilir olmadığı ortada. Yapılan bir düzenlemenin ardından gelen şikâyetler başka düzenlemeler yapılmasını tetikliyor. O yeni düzenlemeler bu sefer başka alanlarda bozukluklara yol açıyor. Politika faizini düşürüyorsunuz, risk, kur ve enflasyon patlıyor. Kurdaki gidişat ürkütücü boyuta gelince bu sefer kur korumalı mevduat sistemini icat ediyorsunuz. O sistem de kamu bütçesini tahrip ediyor. Bankaların açtıkları krediler bir yandan seçilmiş sektörlere aktarılsın diğer yandan da krediyi alan döviz satın almasın diye bir dizi tedbir alıyorsunuz. Bu sefer krediye erişim sorunu patlak veriyor ve azan enflasyon nedeniyle yükselen işletme sermayesi ihtiyacının giderilmesinde zorluklar yaşanıyor. Ekonomik birimler ‘aman dövize yönelmesinler’ denilen ort
[Devamı]
Yoksullukla mücadele için mali alan gerekiyor
02 Eylül 2022
İkinci çeyrek büyüme oranı beklendiği gibi yüksek gerçekleşti. Bir yıl öncesine kıyasla yüzde 7,6 oranında arttı GSYH. Bir yıl öncesinin aynı döneminin GSYH’si yerine bir çeyrek öncesinin GSYH’sine göre de yüksek bir artış var: Yüzde 2,1. Dikkat çekici iki unsur şöyle: Özel tüketim harcamaları bir çeyrek öncesine kıyasla yüzde 3,9 oranında yükselirken, yatırım harcamaları yüzde 1,3 oranında düşmüş. Bir ölçüm hatası yoksa “fiyatları daha fazla artmadan bir an önce alayım” davranışı, enflasyonun harcama gücünü azaltıcı etkisine üstün gelmiş. Öte yandan artan risk ve krediye erişimde güçlükler yatırımları olumsuz etkilemiş.
[Devamı]
Büyüme
31 Ağustos 2022
31 Ağustos günü yılın ikinci çeyreğinin GSYH gelişmelerini öğreneceğiz. Muhtemelen, bir yıl öncesinin aynı çeyreğine kıyasla ilk çeyrekte olduğu gibi yüksek bir büyüme oranı gerçekleşecek. Şüphesiz daha önemlisi, yüksek büyümenin önümüzdeki dönemde sürdürülebilir olup olmadığı. Daha önce bu soruyu ele almış, çeşitli göstergeler çerçevesinde yanıt vermeye çalışmıştım. Önce o göstergelerdeki son duruma kısaca değineceğim.
[Devamı]
İhracatımız açısından olası bir olumsuzluk
26 Ağustos 2022
Birkaç yıldır Türkiye ekonomisinde olumlu giden ne var diye bakınca, ilk belki de tek göze çarpan olumlu gelişme şu: İhracat artışı. Tamam; ihracatımız daha çok düşük ve orta teknolojili ürünlerde yoğunlaşıyor, ihracat birim fiyatlarımız –ithalat birim fiyatları artarken- düşüyor; bunların hepsi doğru. Ama sonuçta ihracat gelirimizde bayağı bir yükselme var. Haziran ayı itibariyle son bir yıllık ihracat toplamımız 246 milyar dolara ulaştı. Özellikle 2021 başlarından itibaren daha önceki yıllarda gözlenmeyen bir artış oranı gerçekleşti.
[Devamı]
Seçim yaklaşıyor ya…
24 Ağustos 2022
Merkez Bankası (TCMB) geride bıraktığımız hafta iki ilginç karara imza attı. Önce tüketici enflasyonunun (%80) 66 puan, üretici enflasyonunun (%145) ise 131 puan altında olan politika faiz oranını bir puan daha düşürdü ve yüzde 13’e, yani tüketici enflasyonun 67 puan, üretici enflasyonunun ise 132 puan altına getirdi. Gerekçe olarak da şunu belirtti: “… üçüncü çeyreğe ilişkin öncü göstergeler iktisadi faaliyette bir miktar ivme kaybına işaret etmektedir. Küresel büyümeye yönelik belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin arttığı bir dönemde sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi açısından finansal koşulların destekleyici olması önem arz etmektedir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin 100 baz puan düşürülmesine karar vermiş…”
[Devamı]
İşsizlik oranını düşürmek
17 Ağustos 2022
İşsizlik oranımız oldukça yüksek. “Hangi işsizlik oranı?” diye sorabilirsiniz. En düşük olanı da yüksek ‘atıl işgücü oranı’ olarak açıklananı da yüksek. İlki yüzde 10,3, ikincisi yüzde 20,4. Bir de şu var. Türkiye’de işgücüne katılım çok az. Oysa farklı işsizlik oranları hesaplanıyorken işgücü dikkate alınıyor. İşsiz olmalarına karşın, iş aramadıkları ya da iş aramaktan usandıkları için işgücünde olmayanlar bir gecede fikir değiştirip işgücüne katılsalar, onlar uzun süre iş bulamayacaklarına göre işgücü büyürken, işsiz sayısı da artacak. Böylelikle işsizlerin işgücüne oranı, yani işsizlik oranı da sıçrayacak.
[Devamı]