Arşiv

  • Mart 2024 (17)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)
  • Mayıs 2023 (9)
  • Nisan 2023 (9)

    Israrcı olmamak gerekir
    Fatih Özatay, Dr. 25 Şubat 2022
    Merkez bankalarının merkez bankası konumundaki Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) merkez bankalarının çeşitli kademelerindeki yöneticiler için tartışma toplantıları düzenler. TCMB’de çalışırken bu tür toplantılara katılırdım. Başkanlar için ayrı, başkan yardımcıları için ayrı toplantılar. Başkan yardımcıları için yılda iki kez toplantı vardı. Biri BIS’in merkezinde -İsviçre’nin Basel kentinde, diğeri ise Türkiye’nin de içinde bulunduğu Merkezi ve Doğu Avrupa ülke grubundan bir ülkede yapılırdı. Basel’daki toplantılara iki-üç Latin Amerika ülkesinin, İsrail’in ve Suudi Arabistan’ın yetkilileri de davet edilirdi. Her ülke bir kişi tarafından temsil edildiğinden sonuçta az sayıda kişi katılmış olurdu. Toplantıda bir de Avrupa Merkez Bankası üst düzey yöneticisi bulunurdu. Her toplantıdan yak [Devamı]
    Bazı avantajlar
    Fatih Özatay, Dr. 18 Şubat 2022
    ‘Örtük sabitimsi döviz kuru’ rejiminin sürdürülebilmesi halinde enflasyonun birkaç ay sonra ulaşacağı zirve değerinden aşağıya doğru bir iniş başlayacağı açık. Bu durumda, yılın sonunda enflasyonun düzeyinin ne olacağını yurtdışı piyasalarda emtia fiyatlarının özellikle de enerji fiyatlarının nasıl şekilleneceği belirler. Öte yandan mevcut rejimin sürdürülebilmesi Hazine açısından da önemli. Kur korumalı mevduat bir yandan borcunun %65’ninin döviz cinsinden olması öbür yandan, döviz kuru artışına karşı Hazine’yi önemli ölçüde riskli hale getirdi. Özellikle kur korumalı mevduat Hazine açısından kısa vadeli ve önemli bir potansiyel borç yükü. Bu olası yükün Hazine’nin üzerine binmemesi için döviz kurundaki kontrollü artışın sürmesi gerekir. Elbette mevcut döviz kuru rejiminin sürmesi kendi b [Devamı]
    "Örtük sabitimsi döviz kuru rejimi" | 2
    Fatih Özatay, Dr. 16 Şubat 2022
    “Örtük sabitimsi” döviz kuru rejiminden kastettiğim şu: Ocak ayının ilk günlerinden beri dolar kuru 13.5 liraya yakın çok dar bir aralıkta dalgalanıyor. Bu anlamda ‘sabitimsi’. Öte yandan döviz kurunun içinde dalgalandığı koridor ve o koridorun alt ve üst sınırlarının zaman içinde nasıl değişecekleri önceden ilan edilmiş değil. Bu anlamda da ‘örtük’. Bu tür rejimler, ayrıntıları önceden açıklanır ve sürdürülebilir olurlarsa önemli faydalar sağlayabiliyorlar. Birincisi, enflasyonu düşürmekte önemli bir rol oynuyorlar. İkincisi, döviz kuru sabite yakın tutularak önemli bir makroekonomik değişken hakkındaki belirsizlik ortadan kaldırılıyor. Üçüncü olarak, yurtiçi faiz hadlerinin düşük olan yurtdışı faiz hadlerine yakınsaması sağlanıyor. Ancak bu tür bir rejimin sürdürülebilirliği risk altında [Devamı]
    “Örtük sabitimsi döviz kuru rejimi” | 1
    Fatih Özatay, Dr. 11 Şubat 2022
    Başlıktaki Türkçe kullanımı için affedin lütfen. Ocak ayının ilk günlerinden beri 1 dolar 13.5 liraya yakın bir yerde tutulmaya çalışılıyor. Bir anlamda sabit döviz kuru rejimi altındayız. ‘Bir anlamda’, çünkü sabit kur rejimlerinin uygulanacağı önceden ilan edilir ve döviz kurunun her gün ne değeri alacağı önceden bilinir. Bizde ilan edilen bir şey yok; bu anlamda ‘örtük’. Aynı zamanda döviz kuru çok dar bir aralıkta dalgalanıyor; bu anlamda ‘sabitimsi’. Bugün bu konuya genel bir giriş yapacağım. Bir sonraki yazıda ise ‘örtük sabitimsi döviz kuru rejiminin’ Türkiye açısından ne ölçüde uygulanabilir olduğunu tartışacağım. [Devamı]
    Baş belası
    Fatih Özatay, Dr. 09 Şubat 2022
    Türkiye, 2001 krizinden sonra enflasyonla mücadeleye önem verdi. Ocak 2002’de yüzde 70’i aşan tüketici enflasyonu, 2005 gibi yüzde 7.7’ye kadar düştü. Uzunca bir süre tüketici enflasyonu yüzde 8 civarında seyretti. 2017 başlarına kadar sürdü bu ‘sakinlik’. Sonra da olan oldu. Geldiğimiz noktada artık tek aylık enflasyon, o uzunca süre devam eden on iki aylık enflasyonun üzerinde. [Devamı]
    Enflasyonun düşmesi için koşullar
    Fatih Özatay, Dr. 04 Şubat 2022
    Bu yazıyı okurken muhtemelen açıklanan Ocak ayı enflasyonunu biliyor olacaksınız. Enflasyonun yukarıya doğru seyrinin sürmesine yol açacak iki büyük şok yaşandı. Birincisi, dolar kuru 8 liradan birkaç ay içinde 13,5 lira civarına çıktı. İkincisi, bütün mal ve hizmetlerin temel girdisi olan enerjiye ve petrol ürünlerine büyük zamlar geldi. Bunun dışında, bazı sektörler için hayati olan çoğu girdinin fiyatları birkaç kat arttı. Dolayısıyla, enflasyonun en azından birkaç ay daha yükselmeye devam etmesi beklenir. Elbette, bunu söylemek de yeni bir şey söylemek anlamına gelmez; malumun ilanı olur. [Devamı]
    Enerji kısıtları altında talep fazlası
    Fatih Özatay, Dr. 28 Ocak 2022
    Yaşamakta olduğumuz enerji krizi üzerine Leyla Karakaya tarafından kaleme alınmış güzel bir yazı TEPAV web sayfasında yayınlandı. Karakaya, kısa vadede iki önemli sorundan söz ediyor: Enerji arz güvenliği ve enerji maliyeti. Yazıyı özetlemek değil amacım; meraklısı verdiğim adresten okur. Bir süredir bu sorun basında da önemli bir yer tutuyor. Enerji kesilince üretim de büyük bir darbe alıyor; çoğu fabrika üretimini durdurmak zorunda kalıyor. [Devamı]
    Yeni para politikası çerçevesi
    Fatih Özatay, Dr. 26 Ocak 2022
    Cumartesi günü ekonomistlerle yapılan toplantıda Hazine ve Maliye Bakanı “politika faizinin önemi kalmadı, devreden çıkardık” demiş. Para politikasına ilişkin olarak bir de 3, 6 ve 12 ay vadeli repo penceresi çalışması yapılacağını belirtmiş. Bakan’ın konuşmasının basına yansıyan kısmından dikkatimi çeken bir başka nokta ise kredi faizlerin enflasyonun oldukça altında seyretmesini (reel faizlerin negatif olmasını) çok olumlu bir gelişme olarak nitelendirmesi oldu. [Devamı]
    Para tabanına dikkat
    Fatih Özatay, Dr. 19 Ocak 2022
    Türkiye’nin risk primi (CDS) yüksek: 550 baz puan civarında seyrediyor. 2021 yılını %36 enflasyonla kapattık. Yılın son aylarındaki kur artışlarının ve zamların önümüzdeki birkaç ayda yıllık enflasyonu belirgin biçimde yükseltmesi beklenir. Buna karşılık politika faizi çok düşük. Politika faizinin en az 10 puan üzerinde seyreden kredi faizleri ise enflasyonun alabileceği değerler düşünüldüğünde reel olarak eksi düzeyde seyrediyorlar. Buna karşılık, döviz kuru son günlerde oldukça istikrar kazanmış görünüyor. Döviz kurundaki istikrarlı seyrin sürmesi hem enflasyonun yaz aylarından itibaren düşmesi açısından hem de uygulamaya konulan yeni sistemin düzgün çalışıp kamu bütçesine yük getirmemesi açısından önemli. Dolayısıyla, enflasyonu ve riski düşürecek politikaların uygulanması kritik önemde [Devamı]
    Bazı iktisatçılar özür borçlular
    Fatih Özatay, Dr. 14 Ocak 2022
    Ocak 2002’de %72 düzeyinde olan tüketici enflasyonu 2005’in sonunda %7,7’ye düştü. O dönemi, bazı köşe yazarları ve ekonomistler ‘yüksek faiz – düşük kur” politikasının uygulandığı bir dönem olarak nitelendiriyorlar. Bu politikanın cari işlemler açığını çok yükselttiğini vurgulayarak dönemin para politikasını eleştiriyorlar. Ciddiye alınacak bir eleştiri olduğuna şüphe yok. Bir şartla: Cari işlemler hesabındaki gelişmeleri sadece faiz-kur ikilisi çerçevesinde değil bu ikilinin de dahil olduğu ama daha geniş bir çerçevede incelemek gerekir. [Devamı]