Arşiv

  • Mayıs 2024 (11)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)

    USNS Comfort da neyin nesi

    Hasan Ersel, Dr.22 Ağustos 2008 - Okunma Sayısı: 1148

     

    Bu defa da Gürcistan-Rusya takışması gündemimize düştü. Savaş, görünüşe göre karada ve daha az bilinen boyutuyla denizde oldu. Ancak "sözümona bilgilendirme" [aslında "yanıltma"] savaşı çok daha yoğundu. Bunun sonucu olarak ne olup bittiğini anlayabildiğimizi söylemek olanaklı değil. Bizi doğrudan ilgilendiren boğazlardan gemi geçişi öyküsü de öyle. ABD, Gürcistan'a insani destek vermek üzere boğazlardan hastane gemisi geçirmek istediği konusunda da bir haber savaşı yaşadık. Türkiye'de "ABD askerlerinin Çanakkale Boğazı açıklarında beklediğini" ima eden başlık bile atıldı. Yurtdışında da "Ruslar SS-21 füzelerini Güney Osetya'ya yerleştirirken Türkiye, Amerikan hastane gemisine izin vermedi" gibi acayip haberlere rastlanıyordu. Sorun ne? Söylenenler doğruysa ABD insani yardım için USNS Comfort (T-AH-20) hastane gemisini göndermek istemiş ve Türkiye buna yanaşmamış! Peki ama daha 30 Temmuz 2008 günü ABD donanmasının Arleigh Burke sınıfı güdümlü füze destroyerlerinden USS McFaul (DDG-74) İstanbul Boğazı'ndan geçiyordu! Tam yüklüyken 8915 ton ağırlığında olan bu gemi Tomahawk, Harpoon ve Standard SM-2ER füzeleri, top ve torpidolar ile donatılmış. Tomahawkseyir füzesinin menzilinin 2500 km olduğu anımsanırsa bu geminin Karadeniz'de olmasını Rusya'nın ciddi bir tehdit olarak algılaması daha doğal değil mi? Peki daha 20 gün önce bu gemi boğazlardan hadisesiz geçiyor da silahsız bir hastane gemisi neden sorun oluyor? Söylenen şu: Montreaux Sözleşmesi'ne göre Karadeniz'e kıyısı olmayan ülkelerin Karadeniz'de bulundurabilecekleri askeri gemiler toplam 45.000 tondan fazla olamıyor. Oysa USNS Comfort 70.000 tonluk bir gemi. Acaba Amerikalılar Montreaux Sözleşmesi'nin bazı maddelerini mi unuttular yoksa gemilerinin kaç tonluk olduğunu mu bilmiyorlar? Bunların ikisi de geçerli olmayacağına göre eğer böyle bir teklif varsa detaylarına daha dikkatle bakmak gerek. ABD donanmasında "görevli" gemilerin isimlerinin önünde USS kısaltması yer alır. Bu United States Ship (Birleşik Devletler Gemisi) kelimelerinin baş harflerinden oluşmuştur. Oysa Comfort gemisinde bu kısaltmanın yerinde USNS ibaresi yer alır. Bu ise United States Naval Ship (Birleşik Devletler Donanma Gemisi) ifadesindeki kelimelerin baş harfleri. Bu tür gemiler ABD deniz kuvvetlerine bağlı Askeri Deniz Taşıma Komutanlığı (Military Sealift Command) bünyesinde "hizmet" görürler. Yani "görevli" gemi statüsünde değillerdir. Mürettebatları ya ABD deniz kuvvetlerindeki ya da anlaşmalı şirketlerin sivil elemanlarından oluşur; gemilerde askeri personel yoktur. (Taşıdıkları sağlık personeli askeri olabilir herhalde. Ama asker de olsalar onların sağlık personeli olma statüsü değişmiyor.) USNS Comfort 1000 hasta yatağı taşıyan, 12 ameliyathane, çok sayıda özel bakım birimi olan bu nitelikte bir gemi. Cenevre Antlaşması'na göre Kızılhaç işareti taşıyan bu tür gemilere ateş açılması savaş suçu sayılıyor. Özetle bu geminin özel bir statüsü var. Hem askeri hem de değil! ABD bu gemiyi göndererek Gürcistan'a moral desteğini üst düzeyde göstermek istemiş olabilir. 70.000 tonluk böyle bir gemi, Poti ya da Batum limanlarında, herhalde görkemli bir manzara oluşturacaktır. Öte yandan verebileceği sağlık hizmeti de Gürcistan'daki insanların belleklerinde ve kalplerinde ciddi yer tutacaktır. Özetle, Rusya buna izin verirse, ABD barışçıl bir gövde gösterisi yapmış olacak; vermezse, bir hastane gemisini engellemiş olmanın ahlaki sorumluluğunu üstlenmiş olacak. Başarılı bir hamle. Muhatabı da Türkiye değil, Rusya. Bir nokta daha: USNS Comfort şu anda çok uzaklarda: ABD'nin Baltimore limanında! Dün ABD, USS McFaul ve ABD sahil muhafaza örgütüne bağlı USCG Dallas gemilerini Gürcistan'a yardım malzemesi taşımak üzere görevlendirdiğini açıkladı. Her iki gemi de çok daha yakında, Girit'te bulunuyor. Akla şu soru geliyor: Acaba bütün bu öykü gemi göndermekle mi ilgili yoksa Montreuax Sözleşmesi'nin çağdışı kaldığı mı ima edilmek isteniyor? İşte bunun üzerinde biz de dikkatle düşünmeliyiz. Hele tanker trafiği giderek yoğunlaşıyorken...

     

    Bu yazı 22.08.2008 tarihinde Referans Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

    Etiketler:
    Yazdır