Arşiv

  • Mayıs 2024 (1)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)

    Banka kredilerinin ticari kredi yaratma etkisi

    Hasan Ersel, Dr.31 Ekim 2008 - Okunma Sayısı: 1189

     

    Bir ülkede banka kredilerinin GSYH oranı ne gösterir ve ne göstermez? Sadece bu göstergeye bakarak bankacılığın aracılık faaliyetlerinin büyüklüğü hakkında bir yargıya varmak ne kadar doğrudur? Bu sorular üzerinde düşünmeye yardımcı olmak üzere Tablo 1'de Türkiye ve Mısır'ın son iki yılda banka kredisi/GSYH oranları veriliyor. Görüldüğü üzere Mısır'da banka kredilerinin/GSYH oranı Türkiye'nin epeyce üstünde. Buna bakıp, "Türkiye'de şirketler kesiminin özkaynak açısından Mısır şirketlerinden daha güçlü olduğu" sonucunu mu çıkaracağız? Yoksa "Mısır bankacılık sistemi kredi sağlamak açısından Türkiye'den çok daha gelişmiştir" biçiminde bir yargıya mı varacağız. (Tabii bu ikinci sonuca varırken her iki ülkede de tüketici kredilerinin toplam içindeki payının sonucu değiştirmeyecek düzeyde olduğunu varsayıyoruz.) Sanırım her ikisini de söyleyemeyiz. Örneğin, eğer Türk şirketlerinin yurtdışından elde ettikleri kredilerin GSYH'ye oranı Mısır şirketlerinden yüksekse bu oran daha yüksekse Türk şirketlerin özkaynak açısından daha zengin olduğu sonucuna varmayız. Öte yandan Türk bankacılık sistemi, bu tür kredilerin alınmasında garanti vermek gibi bir rol oynamışsa, o zaman da ikinci sonuç doğru olmayacaktır. (Garantiler nazım hesaplarda muhasebeleştirilir, bilanço içinde değil.) Özetle banka kredileri/GSYH oranı önemli bir gösterge olmakla birlikte, iktisadi faaliyetlerin finansmanına ilişkin kurumsal bilgi ile desteklenmedikçe fazla açıklama gücü olan bir değişken değildir. Banka kredilerinin GSYH oranının düşük olması, bazen de bu finansman biçiminin önemli olmadığı biçiminde yorumlanıyor. Dolayısıyla banka kredilerinde bir azalma olmasının ekonominin işleyişi üzerindeki etkisinin sınırlı kalacağı ima ediliyor. Oysa bu da doğru değil. Aşağıdaki örneği ele alalım: İki ekonomi olsun. Her ikisinde de 4 firma çalışıyor olsun. Her iki ekonomide de GSYH 1000 birim olsun. Ekonomilerden ilkinde bankalar bu şirketlere toplam 200 birim kredi açmış olsunlar. Şirketler bu kredileri kendi gereksinimleri için kullanmış olsunlar. Başka bir kredi kaynağı da olmasın. Dolayısıyla bu ekonomide banka kredisi=toplam kredidir. Kredi/GSYH oranı da yüzde 20'dir. İkinci ekonomide ise banka sistemi şirketlerden sadece birisini kredi açmaya değer bulmuş olsun. Bu şirkete 100 birim kredi açsın. Ancak o şirket bu kredinin yüzde 20'sini kendisi kullanıp, geri kalan 80 birimini iş yaptığı ikinci şirkete "ticari kredi" olarak versin. O da aynı kurallarla üçüncü şirkete, üçüncü şirket de sonuncuya ticari kredi açsın. Bu durumda söz konusu ikinci ekonomide toplam kredi (banka kredisi+ticari kredi) miktarı 297.2 birim olacaktır. İkinci ekonomide banka kredisi/GSYH oranı yüzde 10 olduğu halde toplam kredi/GSYH oranı yüzde 29.72, yani ilk ekonominin kredi/GSYH oranından epeyce fazladır. Öte yandan, banka sistemi kredi sunumunu yüzde 10 daraltırsa ilk ekonomide toplam kredi hacmi 20 birim, ikinci ekonomide ise 29.72 birim düşmektedir. Türkiye'de şirketlerin finansmanında ticari krediler önemli bir rol oynuyor. TCMB verilerine göre 2006 yılında tüm (büyük) şirketlerin aldığı banka kredisi toplamı 36.5 milyar YTL idi. Oysa aynı şirketlerin ticari borçları (aldıkları ticari krediler olarak düşünebiliriz) toplamı 63.1 milyar YTL, yani banka kredilerinden yüzde 72,9 daha fazla idi. Eğer Türkiye'de yukarıdaki örnekte verilene benzer bir mekanizma çalışıyor, yani banka kredilerinin bir kısmı ticari kredileri yaratan süreci başlatıyorsa, bankaların kredilerini azaltmasının şirketler kesimi ve dolayısıyla üretim üzerindeki etkisi, ticari kredilerin de düşmesi nedeniyle daha da fazla olacaktır. Banka kredilerinin daralmamasını sağlamanın önemi konusundaki gerekçelere bunun da altı çizilerek, eklenmesi gerekiyor.

    Banka Kredisi/GSYH Oranı (%)
    2006 2007
    Mısır 55,8 51,8
    Türkiye 30,0 34,6

    Kaynak: Türkiye için TCMB: Finansal İstikrar Raporu, No. 6 Mayıs 2008, s. 36; Mısır İçin Rania Al-Mashad & Andreas Billmeier: The Monetary Transmission Mechanism in Egypt, ERF Discussion Paper, October 28, 2007, s.15


    Bu yazı 31.10.2008 tarihinde Referans Gazetesai'nde yayınlanmıştır.

    Etiketler:
    Yazdır