TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
Şu satırlar Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’nun (PPK) 12 Ağustos tarihli basın duyurusundan:
“Olumlu dış talep koşulları ve uygulanmakta olan sıkı para politikası cari işlemler dengesini pozitif etkilemektedir. İhracattaki güçlü artış eğilimi ve aşılamadaki kuvvetli ivmenin turizm faaliyetlerini canlandırmasıyla yılın geri kalanında cari işlemler hesabının fazla vermesi beklenmektedir. Cari işlemler dengesinde görülen iyileşme eğilimi fiyat istikrarı hedefi için önem arz etmektedir.”
Tüm metin 435 sözcükten oluşuyor. Cari işlemlerle ilgili alıntı ise 49 sözcükten. Farklı bir ifadeyle, politika faizine ilişkin karar metninin %11,2’si cari işlemler hesabına ilişkin. Soru şu: Bir merkez bankası neden cari işlemler hesabındaki gelişmelere politika faizi kararında bu kadar yer verir? Tamam, cari dengedeki iyileşmeyi sağlayan unsurlar fiyat istikrarına da katkı verebilir. Bunu da vurgulamak isteyebilirsiniz. Ama “yılın geri kalanında cari işlemler hesabının fazla vermesi beklenmektedir”e ne gerek var? “Dur; o metin Ağustos’ta yayınlanan metin, oysa cari işlemler hesabına ilişkin son veri Temmuz ayına ait” diyebilirsiniz. Ne yazık ki aynı tahmin 14 Temmuz’da yayınlanan PPK duyurusunda da var.
Bakın; bir merkez bankasının saygınlığı pazarda satılmaz. Tırnaklarınızla kazıyarak, yanlış yapmamak için her türlü çabayı harcayarak, attığınız her adımı ikna edici biçimde açıklayarak, dürüst açıklamalar yaparak ve bağımsız karar alarak saygınlık kazanabilirsiniz. Vaktiyle para politikasının kazandığı saygınlık, bu kadar gereksiz işlerde harcanmaz. O saygınlık yöneticilerin saygınlığı değil koskoca kurumun saygınlığıdır. Kurumunuz ne kadar saygınsa, uyguladığınız politikalar da o kadar saygın olacaktır. Para politikası çok önemli bir ekonomi politikası olduğuna göre, onun saygınlığının azalması ekonomik istikrarı tehdit eder. Geniş halk kitlelerini olumsuz etkiler.
Ne yazık ki bu genel doğrulara dikkat edilmiyor bir süredir. Tıpkı son ‘çekirdek enflasyon’ söyleminde olduğu gibi. Enflasyon hedefinizde böyle temel bir değişiklik yapabilirsiniz. Ama bu pattadak yapılmaz. Belli bir tarihten itibaren yapılacağı açıklanır. Açıklamanın yapıldığı tarihte enflasyonun belirgin bir düşüş eğiliminde olması gerekir. İkna edici bir duyuru yayınlanır. Bunların hiçbirini yapmazsanız, para politikasını ve saygınlığını son derece zayıflatır “faiz artıramayacakları için çekirdek enflasyondan söz ediyorlar” dedirtirsiniz. Tekraren: Burada önemli olan yöneticilerinin değil para politikasının saygınlığıdır.
Bu köşe yazısı 14.09.2021 tarihinde Dünya Gazetesi'nde yayımlandı.