Arşiv

  • Mayıs 2024 (3)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)

    Araştırmadan hanehalkı borçluluğu üzerine konuşmak

    Hasan Ersel, Dr.13 Haziran 2008 - Okunma Sayısı: 1612

     

    Geçen hafta Ankara Ticaret Odası (ATO) "Türk ailesinin borcu 7'ye katlandı" gibi çarpıcı bir başlık altında bir açıklama yaptı. Doğrusu hepimizi yakından ilgilendiren bu konuda yapılmış bir araştırmanın sonuçları açıklanıyor sandım, heyecanlandım. Araştırma filan yokmuş. ATO, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) finansal istikrar raporlarında verilen rakamları, dramatik sözcükler eşliğinde, yeniden kamuoyuna duyurmuş, (Tablo 1). ATO'nun açıklaması 2008 yılının haziran ayında yapılıyor. Yani Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) yeni gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) rakamlarını açıkladıktan aylar sonra. Bu konuda duyarlı olduğu iddiasında olan bir kuruluş, böyle bir açıklama yapmadan önce bu rakamlara lütfedip bir bakmaz mı? Eğer bakılsaydı Tablo 2'de görülen garip durumla karşılaşacaktı. TÜİK'in verdiği hanehalkı tüketim harcaması rakamları kullanıldığında 2003-2007 döneminin ortalaması olarak, tüketim harcamaları harcanabilir gelirinden yüzde 80,7 daha fazla çıkıyor! Yani halkımız 100 YTL kazanmışsa bir yerlerden 80,70 YTL de borçlanmış ve bunu tüketimine harcamış görünüyor. Ne Türkiye'deki insanlar bu derece tüketim çılgınlığına kapıldı ne böyle bir borçlanma yapmaya kalkışsalar onlara bu kaynağı sağlayacak büyüklükte mali sistemimiz var ne de dışarıdan bu kadar borç bulabiliriz. Bu acayipliğe yol açan, hanehalkı harcanabilir gelirini tahmin etmek için eski milli gelir serisinin kullanılmış olması. TÜİK'in açıkladığı yeni GSYH verileri kullanıldığında ulaşılan sonuçlar Tablo 3'te veriliyor. Yeni GSYH verileri kullanıldığında hanehalklarının bankalar+ tüketici finansman şirketlerine olan borcunun hanehalkı harcanabilir gelirine oranının arttığı görülüyor. Ancak bu artış Tablo 1'dekine oranla çok daha düşük: Söz konusu olar 2007'de 2003 düzeyinin 4 katına çıkmış ama ulaştığı düzey de hanehalkı gelirinin beşte birinden az! Benzer bir sonuç faiz ödemeleri için de geçerli. "Araştırma yapmış" gibi davranılacağına, araştırma yapılsa ya da yaptırılsa belki bir işe yarar!

    Hanehalkı Harcanabilir Geliri,
    Borçluluğu ve Faiz Ödemeleri
    (milyon YTL)
    2003 2004 2005 2006 2007
    Hanehalkı Faiz Ödemeleri 3.983 7.219 10.209 12.109 15.576
    Hanehalkı Borcu 13.442 28.073 50.033 73.537 100.564
    Hanehalkı Harcanabilir Geliri 180.305 218.752 255.640 292.775 340.786
    Faiz Ödemeleri/Hane Halkı
    Harcanabilir Geliri (%)
    2,2 3,3 4 4,1 4,6
    Borç / Hanehalkı
    Harcanabilir Geliri (%)
    7,5 12,8 19,6 25,1 29,5

     

    YILLAR (I) Hanehalkı Tüketimi (II)
    ATO'nun Verdiği Hanehalkı Harcanabilir Geliri
    (I) / (II)
    2003 324.0 180.3 1.797
    2004 398.6 218.8 1.822
    2005 465.4 255.6 1.814
    2006 534.8 292.7 1.827
    2007 605.2 340.8 1.776
    (Milyar YTL)

     

    2003 2004 2005 2006 2007
    Hanehalkı Harcanabilir Geliri *
    (milyar YTL)
    276.40 336.90 369.10 452.30 509.60
    Faiz Ödemeleri / Hanehalkı Harcanabilir Geliri
    (%)
    1,45 2,13 2,76 2,65 3,12
    Borç / Hanehalkı Harcanabilir Gelir
    (%)
    4,85 8,34 13,55 16,25 19,7

    (*) Yazarın, yeni GSYH verilerini kullanarak yaptığı tahmin
    (TCMB 2005-7 dönemi için hanehalkı harcanabilir gelirinin
    özel harcanabilir gelire oranını % 67 olarak varsaymaktadır.
    Bu varsayım 2003-4 yılları için de varsayılmıştır.)

     

     

    Bu yazı 13.06.2008 tarihinde Referans Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

    Etiketler:
    Yazdır