logo tobb logo tobbetu

Güven Sak: “Yeni dönemde yeni bir iş ortağımız var: Dünya” “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi”nde konuşan TEPAV Kurucu Direktörü Prof. Dr. Güven Sak, değişen dünyada küresel değer zincirlerinin yeniden yapılanacağını belirterek “Artık atacağımız her adımda bunun dünyaya maliyetine de bakmamız gerekiyor. Hepimizin refahı arttığı için dünyanın artık bize bakabilme imkânı yok. Hep birlikte alışkanlıklarımızı değiştirmemiz gerekiyor.” dedi.
Haber resmi
21/03/2023 - Okunma sayısı: 2514

 

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İzmir Planlama Ajansı (İZPA) tarafından düzenlenen “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi” 15 Mart günü İzmir’de başladı. 21 Mart’a kadar devam edecek kongrenin “Sadakate Davet” başlıklı altıncı gününde konuşan TEPAV Kurucu Direktörü Prof. Dr. Güven Sak, “İkinci yüz yıla girerken dünya bildiğimiz gibi değil” konulu bir sunum gerçekleştirdi.

Değişen dünyaya ve bu çerçevede yapılması gerekenlere değinen Sak, Türkiye’nin ilk yüz yılda zorlu koşullara rağmen iyi bir kapasite biriktirdiğinin altını çizerek “Uzun bir süredir Türkiye’de anı yaşayıp geleceğe yönelik ne yapacağımızı konuşmuyoruz. Oysa Türkiye’ye orta vadeli bakmamız gerekiyor. Önümüzdeki süreçte ilk yüzyıldaki birikim, bizim sıçrama kabiliyetimizi arttırabilir.” dedi.

Dünya tüm projelerde ortağımız olacak

Değişen dünyada küresel değer zincirlerinin yeniden yapılanacağını ve hesap yapma sistemlerinin değişeceğini dile getiren Sak, “Artık atacağımız her adımda bunun dünyaya maliyetine de bakmamız gerekiyor. Gelişmiş ülkeler zamanında dünyayı çok kirlettikleri için değil, daha çok insan batılılar gibi yaşamaya başladığı ve hepimizin refahı arttığı için dünyanın artık bize bakabilme imkânı yok. Hep birlikte alışkanlıklarımızı değiştirmemiz gerekiyor. Türkiye’de sanayiye dayalı bir beceri kapasitesini oluşturduk. Yeşil üretim potansiyelimiz de son derece yüksek. 195 ülke arasında 6’ıncı sıradayız. Yeşil dönüşümde Türkiye’nin geride kalmama imkânı var.” ifadelerini kullandı.

Kamuya çok iş düşüyor

Sak, yeni dönemin bir diğer özelliğinin de kriz dönemlerinde hep birlikte ileriye doğru sıçrama gerekliliği olduğunu ifade ederek “Bunu yaparken hepimiz kendi intibak kabiliyetimizi arttırmak ve dikkat etmek zorundayız. Yanlış hesap yaparsak oyunun dışında kalabiliriz. Dünden daha farklı yeni bir dönemin içerisindeyiz ve kimseyi geride bırakmamamız gerekiyor. Bir halden diğerine sıçrayacağız ve bazıları diğerleri kadar iyi sıçrayamayabilir. Başlangıç koşullarını herkes için eşitlemek ve bunu örgütlemek de kamuya düşecek.” diye konuştu.

Ortaklaşma kültürünü genişletmemiz gerekiyor

Anın meselelerinin yönetilebilir olduğuna dikkat çeken Sak, “Enerjimizi boşa harcamazsak, konuya odaklanırsak, küresel ve bölgesel önceliklerin farkına varırsak, kaybettiğimiz politika tasarım kabiliyetimizi geri kazanabilirsek ve kapsayıcılığı sağlamak için ortaklaşmayı öne çıkartacak meşverete dayalı karar mekanizmaları geliştirirsek fırsat var. Bu çerçevede de seçimi de bir imkân olarak görüyorum.” dedi.

Ekonomik ve sosyal konseyi işler hale getirmeliyiz

Yaşanan deprem felaketinin ülkede bazı sistemlerin işlemediğini ortaya çıkarırken sivil toplumun ise hala güçlü olduğunu gösterdiğini söyleyen Sak, “Katılımcı bir geçiş süreci yönetimine ve akıllı politikalara ihtiyacımız var. Son 5 yıldır yaptıklarımızı yapmayacağız. İşlemeyen mekanizmaları süratle değiştireceğiz. Önümüzdeki dönemde geleceğe doğru sıçrayacağımız için doğru adımları atabilmek için bir karar alacağız, sonra bir ölçüm yapacağız. Doğru yapıp yapmadığımızı, diğer ülkelere göre konumumuzu tekrar ölçeceğiz. Yanlış yaptıysak hatamızı hemen düzelteceğiz. Ne yaptığımızı bilerek karar vermemiz gerekiyor. Yanlıştan dönebilmek için de bir altyapı, bir mekanizmaya ihtiyacımız var. Önümüzdeki dönemde Türkiye’de hiç kullanmadığımız ekonomik ve sosyal konseyi daha güçlendirerek, içine daha çok STK’yı katarak son derece önemli bir meşveret meclisi haline gelebileceğini düşünüyorum. Hepimizin bir araya gelerek önümüzdeki süreçte ne yapacağımızı konuşmamız gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

STK, kamu ve toplum arasındaki iletişimi güçlendirmeliyiz

Yeni yüzyılın her ülkeden bir hazırlık gerektirdiğine vurgu yapan Sak, “Yeni muhasebe parametreleri, yeni değer zincirlerine eklemlenme ve yeni yatırım öncelikleri ortaya çıkacak. Termik santral üreticileri 2035’ten sora da aynı işe devam edeceklerini düşünüyorlar ama öyle bir dünya olmayacak. Bu değişene hazırlıklı olmalıyız. İntibak her yerde ve her kesimde aynı olmayacak. Bazıları kaybedecek, bazıları kazanacak. Kazananların kaybedenleri nasıl tazmin edeceğine, geçişin nasıl adil olacağına dair bir sistemi tasarlamamız lazım. Bunu da karşılıklı konuşarak tasarlayacağız. STK, kamu ve toplum arasındaki iletişimi güçlendirmeliyiz. Aksi halde daha bölünmüş bir toplum olmaya hazırlıklı olmamız gerekiyor.” şeklinde konuştu.

 

Güven Sak'ın sunumunu izlemek için tıklayınız.

"İkinci yüz yıla girerken Dünya bildiğimiz gibi değil" başlıklı Güven Sak'ın sunumu için tıklayınız.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İzmir Planlama Ajansı (İZPA) tarafından hazırlanan kitaba buradan ulaşabilirisniz.

Etiketler: İktisat Kongresi,

Yazdır

« Tüm Haberler