TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
Görüş birliği mi çoğunluk kuralı mı
Gelelim anayasa tartışmalarına.. Herkesin "görüş birliği aranması" gerektiğini söylemesine rağmen aslında sorunun "çoğunluk kuralına" göre çözüleceğini ve "çoğunluk kuralı"nın da özgürlükçü bir anlayışla uygulanması durumunda (yani ikiden fazla seçenek olmasına izin verildiğinde) güvenilir sonuç vermediğini söylemiştim. Peki ne yapacağız? "Bu iş olmuyormuş" mu diyeceğiz? Yoksa "görüş birliğine yaklaşmanın" bir başka yolu bulunabilir mi? Bu soruya olumlu yanıt vererek, bari kendimi biraz affettireyim.
Toplumsal tercih yaklaşımı kişilerin tercihlerini veri alıyor. Bunlara dayanarak toplumun tercihlerini türetmeye çalışıyordu. Kişinin tercihlerine saygı bağlamında bu yaklaşımın anlamı olduğuna kuşku yok. Ancak siyaset bilimciler bir süre önce bir başka yaklaşım daha geliştirdiler. Görüşmeci demokrasi (deliberative democracy) adı verilen bu yaklaşım ise kişilerin tercihlerinin görüşme, tartışma, birbirini anlayarak değişmesine dayanıyor. Bu bir ikna olma/etme süreci. Ama zorlama, tehdit, şantaj, kandırma ve dalavere yapma gibi yöntemlere kesinlikle başvurulmaması kaydıyla. Görüşmeci demokrasi anlayışı, yasa koyma için meşru yolun yurttaşların kamuya açık biçimde görüşmesinden geçtiğini savunmaktadır.
Görüş birliği mi gevezelik mi
Anayasa değişikliği gibi önemli bir konuda bu yolun izlenmesi gerekir. Ancak bunun önkoşulu da toplumu anayasa değişikliği konusunda etraflı bir biçimde bilgilendirmektir. O zaman, belki 72 milyon kişi tartışmasa bile tartışmalarla ilgilenebilecek, onlardan etkilenebilecek ve belki de ilk görüşlerini değiştirebileceklerdir. Anayasa gibi temel bir konuda toplumun öğrenmesini sağlamak için özel gayret gösterilmesine örnekler yakın yıllarda hem gelişmiş ülkelerden (Avrupa Birliği) hem de gelişmekte olan ülkelerden (Güney Afrika Cumhuriyeti) verilebilir.
Bir konu daha var. Bu yaklaşımın isminden de anlaşılacağı üzere, bu iş aceleye gelmez. Onun için kalkıp "Üç dört ay tartışılır bu da yeter" denirse, amacın görüş birliği sağlamak değil, gevezelik olduğu hemen anlaşılır.
Bu köşe yazısı 12.10.2007 tarihinde Referans Gazetesi'nde yayınlanmıştır.
Fatih Özatay, Dr.
05/02/2025
Güven Sak, Dr.
04/02/2025
Burcu Aydın, Dr.
01/02/2025
Fatih Özatay, Dr.
31/01/2025
Fatih Özatay, Dr.
29/01/2025