Arşiv

  • Nisan 2024 (6)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)
  • Mayıs 2023 (9)

    Eksikliği gidermek için

    Fatih Özatay, Dr.01 Haziran 2008 - Okunma Sayısı: 840

     

    Eksik olan ne? Şu: Türkiye'yi orta vadede gelişmiş ülkelerin refah düzeyine yaklaştıracak, çok iyi bir zamanlamayla ve çok iyi anlatılarak herkesi heyecanlandıracak yeni bir ekonomik program. 'Yeni bir ekonomik program', 'zamanlama' ve 'iyi anlatılarak' sözcüklerinin altını çizelim.

    Önce şu soruyla işe başlamak gerekir:  Bu programın amacı ne olmalı? Herhalde bunun yanıtı açık. Ekonomik istikrarı kalıcı kılacak, Türkiye'nin potansiyel (sürdürülebilir) büyüme hızını yüzde 7'lere çıkaracak (şu anda 5'e yakın bir yerde) ve gelir dağılımını daha adil kılacak bir ekonomik program.  u durumda bu programın 2001 mayısında devreye konulan programdan temel farkı hemen ortaya çıkıyor: O programın amacı krizden sonra yayılan yangını söndürmek, sonra istikrarı sağlamak ve sağlanan istikrarı kalıcı kılacak kurumsal düzenlemeleri (yapısal reformları) gerçekleştirmekti. Böylelikle potansiyel büyüme hızını artırıcı bir ortam yaratılacaktı. Yeni program ise istikrarı kalıcı kılarak asıl olarak sürdürülebilir büyüme hızını artırmayı amaçlayacak. Temel fark bu. İşte bu anlamda eski program miadını doldurdu.

    Sonra sıra şu soruların yanıtlanmasına geliyor: İstikrarın kalıcı hale gelmesi için neler yapacağız? Potansiyel büyüme hızımızın yeterince yüksek olmamasına yol açan engeller neler? Bunları nasıl ortadan kaldırabiliriz? Bu soruların yanıtları bilinmedik şeyler değil. Ama kısaca tekrarlamakta yarar var. Kamu borcunu daha da düşürmemiz gerekiyor. Çünkü borcumuz mali sistemde toplanan fonlara kıyasla hala oldukça yüksek bir düzeyde. Reel faizlerin yüksek olmasının önemli nedenlerinden birisi de bu. Bu, mali disiplinin herkese güven verici bir şekilde sürdürülmesinin gerekli olduğu anlamına geliyor. En iyi nasıl yapılır? IMF ile kuvvetli bir biçimde devam etmek bu açıdan bir çözüm olabilir. IMF ile kuvvetli biçimde yola devam edilmeyecekse "Bu da şimdi nereden çıktı?" dedirtecek bir biçimde yapılmaması gerektiği açık. Yaklaşan yerel seçimlerin ya da gerginleşen siyasi ortamın açıkladığınız mali programa şüpheyle yaklaşılmasının önüne geçecek bir mali çerçeveye, açıklama biçimine ve zamanlamasına ihtiyaç var.

    Parasal disiplin sürecek. Ama nasıl? Burada temel öncelik, yerine koyabilecek kuvvetli bir alternatif olmadığı için enflasyon hedeflemesi rejimini sürdürmek. Bu çerçevede bakınca ve enflasyonun 2006-2008'de hep hedefin üzerinde kaldığı dikkate alındığında, temel sorun enflasyon hedeflemesi rejiminin kredibilitesini korumak olmalıdır. Bu konuya ileride tekrar döneceğim; ama şimdilik sadece şu kadarını belirteyim: Enflasyon hedefini değiştirmekten gerekirse istifa müessesesini çalıştırmaya değin geniş bir yelpaze söz konusu. Hem bankaların hem de şirketler kesiminin sağlığını birlikte gözetecek bir denetim ve düzenleme çerçevesi tasarlamak gerekiyor. Bu iki kesimin karşılıklı bağımlılığı gözden kaçmamalı. Şirketler kesiminin döviz açık pozisyonu eninde sonunda bankaların problemi haline gelebilir. Potansiyel büyüme hızımızın arzuladığımız düzeyde olmamasının temel nedenleri için o kadar çok rapor var ki...

    Üst başlıklar halinde geçeyim: İşgücü piyasamız esnek değil. Olmayınca işsizlik düzeyi de yüksek bir düzeyde seyrediyor. Mevcut işgücünün beceri düzeyi refah düzeyimizi yukarıya sıçratmak için yeterli değil. Önemli bir eğitim sorunumuz var kısaca. Bazı sektörler rekabet ortamından oldukça uzak çalışıyor. Bu, enflasyonun belli bir eşik değerin altına inmesini engelliyor. Şirketlerimizin ölçekleri küçük. Büyük bir kısmının finansmana erişimde sorunları var. Bu olgunun kayıt dışılıkla bağlantısı yüksek. Vergi tabanı geniş değil. Araştırma ve geliştirmeye ayrılan kaynaklar artma eğilimi göstermekle birlikte hala düşük seviyelerde.
    İstikrarı koruyarak bu engelleri kaldırmayı amaçlayan ve herkesi ikna edici biçimde takvimiyle birlikte açıklanacak yeni bir program, dışarıda olan bitenden bağımsız önümüzü açacak.

     

    Bu yazı 01.06.2008 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

     

    Etiketler:
    Yazdır