Arşiv

  • Nisan 2024 (7)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)
  • Mayıs 2023 (9)

    Bilgisayar yokken (1)...

    Fatih Özatay, Dr.02 Ekim 2008 - Okunma Sayısı: 1175

     

    İleriye yönelik tahmin yapmanın son zamanlarda ne kadar zorlaştığından dem vurmuştum pazar günü. Bilgisayarların bu kadar gelişmesine, dolayısıyla bilim dünyasının geliştirdiği son derece teknik modellerin kolaylıkla ve çok kısa zamanda çözülebilmesine karşın yaşanıyor bu sorun. Bu bayram günü gelin farklı bir konuyu ele alalım. Ortada hiç bilgisayar yokken acaba bu teknik modellerle uğraşanlar ne yapıyorlardı? Teknik modellerin geliştirilmesi, tahmin edilmesi ve çözülmesinde önemli katkılar yapmış bir bilim insanının (Arthur Goldberger) anılarına kısaca bakacağım bundan sonraki yazımda. Ama önce biraz 'hazırlık' yapmak gerekiyor.Daha iyi anlaşılabilmesi için, bir örnek vereyim. Diyelim ki enflasyonun gelecekte alacağı değerleri çok basit bir modelle bulmaya çalışıyorsunuz. Model o kadar basit ki sadece bir tane denklem içeriyor. Bağımlı değişkeniniz (eşitliğin sol tarafında olan ve hareketlerini açıklamaya çalıştığınız değişken) enflasyon (y) olsun. Eşitliğin sağ tarafında ise kur artışları (x diyelim) ve çıktı açığı (bu da z olsun) bulunsun. Üçer aylık veriler kullanıyorsunuz. Elinizde bu üç değişkenin geçmiş çeyreklere ait 100'er tane (25 yıllık) gözlenmiş değeri var.Öncelikle yapmanız gereken, bu gözlemlerden yola çıkarak (y = a.x + bz) gibi bir denklem elde etmek. Yani, a ve b'nin (katsayıların) değerlerini bulmak. Bunları bulabilirseniz, kur artışları ve çıktı açığının ileride almasını beklediğiniz farklı değerlere göre enflasyon tahminleri elde edebilirsiniz. Zira elinizde artık 'a' ve 'b' var, ayrıca 'x' ve 'z' için de beklediğiniz bir takım değerler var. Bu durumda tek bilinmeyen var, o da 'y'. Ama iş bu kadar kolay değil. Neden sadece x ve z? Başka değişkenler de olabilir. Başka değişkenler olmasa bile neden sadece şimdiki kur artışı şimdiki enflasyonu etkilesin? Bir dönem önceki kur artışının neden şimdiki enflasyona etkisi olmasın? Ya da iki dönem öncekinin? Keza aynı sorular çıktı açığı için de geçerli.Bunları da modele eklerseniz, sağ tarafa dört değişken ve bulunması gereken dört katsayı daha koyuyorsunuz demek. Neden modelde bir tane denklem var? Kur ve çıktı açığını da açıklamaya çalışan denklemlere de ihtiyaç yok mu? Enflasyonda atalet varsa, sağ tarafa (eşitliğin sağına) enflasyonun geçmiş değerlerini de koymak gerekmez mi? Neden denklemin biçimi yukarıda verildiği gibi olsun? Başka matematiksel formlar kullanılamaz mı? Başka sorular da sıralanabilir. Neyse uzatmayalım. Bu olasılıkları da dikkate alacak olursanız, hem farklı denklemler denemek zorundasınız hem de tahmin edilecek katsayı sayısı artacak. Çok sayıda ama çok sayıda alternatif var. Oysa tek başına 'a' ve 'b'nin bulunması bile bir iş. Bazı doğrusal cebir işlemlerini gerektiriyor (mesela vektör çarpımları ve matris tersleri falan alınacak).  Elinizde bilgisayar varsa ve bu işleri yapacak paket programlara sahipseniz katsayıları bulmak açısından şanslısınız. Çok sayıda alternatifi deneyebilir, işinizi birkaç günde bitirebilirsiniz.Peki, bilgisayarlar yokken ne yapılıyordu? Elbette 'olsa olsa' yöntemleri, 'aksini kanıtlamadıkça benim dediğim doğrudur' yaklaşımları her dönemde moda olmuştur. Bunlar bir tarafa ciddi insanlar ne yapıyorlardı? O da bayram sonrasına kalsın.

     

    Bu yazı 02.10.2008 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

     

    Etiketler:
    Yazdır