logo tobb logo tobbetu

TEPAV'ın Politika Geliştirmede Katılımcılığın Artırılması İçin Yürüttüğü Proje Tamamlandı Proje, “Kamuda Katılım: İngiltere Örneği Paneli” ile sona erdi.
Haber resmi
04/04/2012 - Okunma sayısı: 2715

ANKARA - TEPAV’ın İngiltere Büyükelçiliği fonuyla yürüttüğü “Stratejik Planlama ve Politika Geliştirmede Katılımcılık Projesi” tamamlandı. Stratejik plan yapmakla yükümlü merkezi kamu kurumları ile gerçekleştirilen ve bu süreçte paydaş katılımını geliştirmeyi amaçlayan proje kapsamında 3-4 Nisan 2012 tarihlerinde son eğitim çalışması ile kapanış etkinliği olarak bir panel düzenlendi.

Katılımcılık Uzmanı ve The Guardian Gazetesi Yazarı Richard Wilson tarafından verilen  “Kurumda Katılım Kültürü Yaratmak” başlıklı son eğitim çalışmasına, 11 kamu kurumunun strateji geliştirme birimlerinden 31 temsilci katıldı. Böylelikle, başta merkezi kamu kurumları tarafından hazırlanmakta olan stratejik planlar olmak üzere politika geliştirmede paydaş katılımı konusunu ele alan ve geliştirmeyi amaçlayan proje süresince beş eğitim ve bir atölye çalışması gerçekleştirilmiş oldu.

Panele 27 kamu kurumu katıldı

Eğitimin ardından projenin kapanış etkinliği olarak 4 Nisan 2012 Çarşamba günü bir de panel düzenlendi. “Kamuda Katılım: İngiltere Örneği” başlıklı panele 27 kamu kuruluşundan strateji planlama birimleri yönetici ve uzmanları katıldı.

Panelin açılışında TEPAV Yönetişim Çalışmaları Analisti Emre Koyuncu ile İngiltere Büyükelçiliği’nden Louise Taylor birer konuşma yaptı. Koyuncu ve Taylor, projenin çıktıları hakkında katılımcılara bilgi verdi. Ardından Kalkınma Bakanlığı Kurumsal ve Stratejik Yönetim Daire Başkanı Kutluhan Taşkın’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen panel kısmında ise The Guardian Yazarı Richard Wilson, İngiltere merkezli düşünce kuruluşu Involve'un Direktör Yardımcısı Edward Andersson ve Office for Public Management (OPM) Katılım Birimi Direktörü Diane Beddoes birer sunum yaptı.

Türkiye için 4 konu etrafında öneriler…

The Guardian Yazarı Richard Wilson, genç nüfusu ve deneyimleriyle Türkiye’nin İngiltere’ye öğretecekleri de olduğunu söyledi ve bu noktada TEPAV sekretaryasında yürütülen Anayasa Platformu Vatandaş Toplantıları’nı övdü. Wilson, “Türkiye’de çok heyecanlı, başka hiçbir yerde olmadığını düşündüğüm çalışmalar yapılıyor” diye konuştu. İngiltere’nin katılımcılık konusunda uzun bir süre insan yerine sistemlere odaklandığını ifade eden Wilson, Türkiye’de her şeyin çok hızlı değiştiğini ve bunun bürokrasi için de bir meydan okuma olduğunu belirtti. Wilson, daha demokratik ve katılımcı bir kültür için Türkiye’ye 4 temel konu etrafında önerilerde bulundu.

Richard Wilson, toplumun değerlerinin nasıl değiştiğine ilişkin sosyal araştırmalara bakılması gerektiğini, ardından ise kurumsal hafızanın oluşturulmasına ihtiyaç olduğunu belirtti. Wilson, “Eğer bu konuya kendini adamış kurumlar olmazsa kamudaki bilgiyi yakalamak çok zor. Siyasetçiler, bürokratlar görevlerinden ayrılıyor ama hizmet ettiğimiz insanlar yerinde kalıyor. TEPAV gibi kurumlara, kamuda öğrenilenlerin ve yeniliklerin ortaya çıkarılarak sonraki yönetimlere taşınmasında ihtiyaç var” dedi. Kurum içi iletişim ağlarına odaklanmak ve yöneticilerle çalışanlar arasında eşit düzeyde diyaloglar oluşturulması gerektiğini ekleyen Wilson, son olarak yenilikçiliğin ve mevcut teknolojilerin geliştirilmesinin önemi üzerinde durdu.

Anayasa Vatandaş Toplantıları’na atıf yaptılar

Merkezi - yerel yönetimler ile sivil toplum kuruluşları ve uluslararası örgütler arasında katılımcı süreçleri desteklemek amacıyla çalışan İngiltere merkezli bir sivil toplum kuruluşu olan Involve’un Direktör Yardımcısı Edward Andersson da konuşmasında Anayasa Vatandaş Toplantıları’na değindi ve şöyle devam etti:

“Katılımcılığın planlanması bir düğün organizasyonuna benzer. Düğün organize etmek oldukça stresli ve çok meşakkatli bir iştir. TEPAV’ın Anayasa Toplantılarında yaptığı gibi katılım süreçleri çok zahmetlidir. Ancak evliliğe sadece bir düğün organizasyonu olarak bakarsanız başarılı olmayacaktır. Katılımcılık çalışmaları kurumlar ve onların hizmet ettikleri insanlar arasındaki uzun sureli bir ilişki şeklinde olmalıdır. Deyişteki gibi; ‘Tüm evlilikler başlangıç için mutludur. Birlikte yaşamak ise tüm sorunların kaynağıdır.’ Bir ilişkiyi sürdürebilmek büyük emek gerektirir.”

dscf4083.520px

Sciencewise modeli ile bilim adamı-halk diyaloğu…

İngiltere’de katılımcılık konusunda bir danışma merkezi olarak çalışan ve bilim-teknoloji alanlarında halk ile diyaloğu sağlayan Sciencewise Programı hakkında bilgi veren Andersson, doğrudan proje desteği, program yönetimi, kapasite geliştirme, katılım uzmanları arasında iletişim ağı gibi çalışmalar yaptıkları modelde iyi katılımcılık konusunda sadece tek seferlik projeler değil bir ekosistem yaratmaya çalıştıklarını kaydetti.

Andersson, şunları dile getirdi:

“Katılımcılık ve diyaloğun desteklenmesi konusunda önerilebilecek bazı araçlar şunlar olabilir:  Süreçleri izleyen, destek veren ve halka neden katılımın yapıldığını anlatan bağımsız bir yapının oluşturulması (Örneğin; Türkiye’deki stratejik plan süreçlerine katılım ile ilgili bu düşünülebilir); bir kamu kuruluşuna doğrudan bağlı bir danışma organı; katılımcılık çalışmalarına kaynak sağlayan fon programları; kapasite geliştirici bir birim; iletişim ağı…”

İngiltere’de izlenen politika değişiyor

OPM Yetkilisi Diane Beddoes ise konuşmasında İngiltere’de siyasilerin katılımcılık konusunda son yıllarda izlediği politikaları katılımcılarla paylaştı. Önceki yıllarda politika yapımında yöneticilerin belirlediği merkezi yaklaşımların olduğunu ancak İşçi Partisi hükümetiyle yerelde insanları kendilerini etkileyen kararlara katılmaya imkan sağlayacak daha ademi merkeziyetçi politikaların izlendiğini anlatan Beddoes, Gordon Brown yönetiminin ardından katılımcılığın bir süre ilgi kaybettiğini söyledi. Beddoes, koalisyon hükümeti ile yaşanan radikal değişimi ise şöyle anlattı:

“Sciencewise gibi programların devam edip etmemesi gerektiği tartışıldı. Hükümetin bütçesi azaldı. Bu dönemde ortaya atılan ‘büyük toplum’ politikası herkesin zihnini allak bullak etti… Bu daha önce tepeden inmeci yaklaşımlardan farklıydı. Bütçede politikayı uygulamak için para yoktu ve imkansız isteniyordu. Politikanın içeriğinde kamu sektörü reformu, kırtasiyeciliğin azaltılması, gücün yeniden dağıtılması, toplumun değerlerinin kullanılması gibi unsurlar vardı. Hedefler ve denetimlere olan odaklanmadan vazgeçildi. Yerel Yönetim Sayıştayı’nın kapatılmasına karar verildi. Kurumsal hafıza da yok ediliyordu aynı zamanda. İnsanların sadece kendileri ile ilgili kararlara katılım imkanı verilmesine değil, gerçek bir rol üstlenerek politikayı yerine getirmeleri sağlanmaya çalışılıyor. ‘Halkın ne düşündüğünü öğreneceğiz ve bunu politika yapımında kullanacağız’ yaklaşımından ‘Politikayı halkın kendisi yerine getirirken halkın ne tür desteğe ihtiyacı var’ yaklaşımına geçilmiş oldu. Bu çok ilginç bir değişim…”

Projede neler yapıldı?

“Stratejik Planlama ve Politika Geliştirmede Katılımcılık Projesi”, stratejik plan çalışmalarının paydaş katılımı boyutunu değerlendirmeyi ve geliştirmeyi amaçladı. Proje, katılımcılığın mevcut durumunun değerlendirilmesi, çalışma ziyareti, referans dokümanlarının Türkçeye çevrilerek yayımlanması, katılımcılığa yönelik atölye çalışmaları, stratejik plan süreçlerine katılımın değerlendirilmesi için çerçeve oluşturulması ve katılımcılık konusunda bir panel yapılması faaliyetlerinden oluştu. Ayrıca kamuda stratejik yönetim web sayfası, içeriği geliştirilerek kurumların strateji belgelerinin birarada bulunduğu ve kullanıcılarla etkileşimin sağlandığı bir içeriğe kavuşturuldu.

Yazdır

« Tüm Haberler