logo tobb logo tobbetu

TEPAV’dan Yolsuzlukla Mücadele Konferansı… Konferansta kamu, özel sektör ve sivil toplumdan temsilciler yolsuzluk algısı, mevzuatı ve mücadelesi üzerine tartıştı.
Haber resmi
11/11/2013 - Okunma sayısı: 3297

ANKARA – TEPAV, 8 Kasım 2013 Cuma günü kamu, özel sektör ve sivil toplum temsilcilerinin katılımıyla “Yolsuzlukla Mücadele Konferansı” düzenledi.

TEPAV Direktörü Güven Sak, açılışta yaptığı konuşmada, TEPAV’ın, neredeyse kuruluşundan itibaren çalıştığı yolsuzluk konusunda “Kalkınıyoruz, gelişiyoruz; azıcık da olsun” anlayışının artık geride kalarak buna ilişkin az da olsa o olumlu algının ortadan kalktığını belirtti. Sak, gelinen noktada özel sektör ve sivil toplumun da “nasıl daha düzenli ve temiz olunacağı” konusunda bir bilinç geliştirdiğini ifade etti.

TEPAV Yönetişim Çalışmaları Direktörü Emin Dedeoğlu’nun moderatörlüğünde devam eden konferans, şu üç oturumdan oluştu: “Yolsuzlukla Mücadelede Mevzuat, Anlayış ve Uygulama: Gelişmeler ve Sorunlar”, “Yolsuzluk Konusuna ‘Topyekûn’ Bakış: Kamu, Özel Sektör ve STK’lar” ve “Yolsuzlukla ‘Topyekûn’ Mücadele: Kamu, Özel Sektör ve STK’lar”.

İlk oturumda Başbakanlık Başmüfettişi R. Bülent Tarhan, Türkiye’deki kurumsal yapıların yolsuzlukların ortaya çıkartılmasında göreceli olarak başarılı ancak yolsuzluğu üreten sistemin tasfiyesi konusunda yetersiz olduğunu, kurumlar sorununda çözümün ise “tek birim” ya da “çoklu kurumsal yapılar” arasına sıkıştırıldığını söyledi. Tarhan, “Eşgüdüm yönünden yaşanan sorunların aşılması için yeni bir yapılanmaya gidilmeksizin mevcut kurumlardan birinin koordinatör olarak görevlendirilmesi düşünülmelidir” dedi.

“Komisyona 2003’ten bu yana ihtiyaç duyulmadı”

Ardından konuşan Hacettepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Muhittin Acar, TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu’na 10 yıldır “ihtiyaç duyulmadığını” söylerken, öncelikle bunun nedenlerinin konuşulması gerektiğini belirtti. Halen bu konunun gelişmekte olan ülkelerde “kalkınma zayiatı” olarak görüldüğünü ancak son küresel krizin AB’de yolsuzluğun zararlarını daha çok ön plana çıkardığını ifade eden Acar, Türkiye’de sivil toplumu da içine alacak geniş bir tanımlamaya ve siyasi iradeye ihtiyaç olduğunu vurguladı. Acar, yolsuzluğun teknolojik gelişmeyle azaldığına dair bir algı olsa da büyük ihaleler kısmında aynı iyimserliğin söz konusu olmadığını belirtti.

İkinci oturumun ilk konuşmacısı TEPAV Yönetişim Çalışmaları Analisti Emre Koyuncu oldu. Koyuncu, “Hanehalkı Gözünden Kamu Hizmetleri ve Yolsuzluk Anketi - 2013”ün sonuçlarını katılımcılarla paylaştı.

Kamu İç Denetçileri Derneği Temsilcisi Bahadır Topal, 2003 yılında 5018 sayılı kanunla kamuda bu alanda önemli bir reform yapıldığını, bu kapsamda kurulan İç Denetim Koordinasyon Kurulu’nun ise artık yapısının güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti. İç Denetim Birimleri’nin organizasyonel ve bütçe sorunlarına da işaret eden Topal, diğer ihtiyacın Teftiş, İç Denetim, Kontrolör Başkanlığı gibi denetim birimleri arasındaki işbirliğinin artırılması olduğunu söyledi.

Özel sektörde ilkeler manzumesi ihtiyacı…

Son oturumda konuşan Etik ve İtibar Derneği Genel Sekreteri Tayfun Zaman, verdikleri eğitimlerin uygulamaya aktarılamadığından yakınırken, şirketlerin yüzlerce sayfalık prosedürleri olduğunu ancak bunların üstünde bir “politikalar ve ilkeler manzumesi”nin söz konusu olmadığını söyledi. Bir itibarsızlaşma sorununun varlığına da işaret eden Zaman, “Bir takım anormalleriniz, normaller haline gelebiliyor. Bunun için hukukun gerektirdiğinden büyük bir çaba gerekiyor” diye konuştu.

Örnek proje: “Gümrük Müşavirleri Etik Taahhütnamesi”

“Mesleki dayanışma yolsuzlukla mücadelede ne kadar etkili? Bir örnek olay” başlıklı bir sunum yapan Gümrük Müşavirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Atilla Şahin ise, Derneğin üyelerinden “iş ahlakına, yolsuzlukla mücadele ve kara para aklamanın engellenmesine uygun davranacağına ilişkin” bir Etik Taahhütnamesi imzalamasını istediğini ve şimdiye kadar üyelerinin yarısının bu taahhütnameyi imzaladığını kaydetti. Şahin, ayrıca meslek örgütü olmayı arzu ettiklerini ekledi.

Konferansın son konuşmacısı Doğuş Üniversitesi’nden Doç. Dr. Besim Bülent Bali oldu. Bali, spesifik olarak yolsuzlukla mücadele eden sivil toplum kuruluşlarının tarihinin görece yeni olduğunu, bunun da etkin faaliyet için gerekli bilgi, deneyim ve teknik kapasite ile mali kaynakların eksikliği anlamına geldiğini dile getirdi. Bu yapıların geliştirilmesi ve izlenmesi konusunda örneğin Avrupa’da görece zayıf ülkelerde taahhütler alındığını belirten Bali, kamu-sivil toplum işbirliği ile STK’lara yurttaşların ve diğer alanlarda çalışan STK’ların desteğinin de üzerinde durdu.

Konferans her sunumun ardından soru ve katkıların alındığı bir tartışma ortamında gerçekleştirildi.

Yazdır

« Tüm Haberler