21. YY ve Radikalleşme Değerlendirme Notu / Yasemin Satır Çilingir

"Henüz AVM’ler şehirleri kuşatmadan önce bizde de öyleydi, lunaparka gitmek iple çekilen bir hafta sonu eğlencesi idi. Bu defa coğrafya farklı: Pakistan - Lahor. Akşam sıcaklığı 20 dereceyi buluyor. Pazar günü tatili, üstelik Hristiyan aileler için günü bir arada geçirmeye değer bir sebep, Paskalya. Gülşen-i İkbal Parkı’nda eğlenen ailelerin ve çocukların mutlu seslerini bir insan bedeninden yükselen korkunç bir patlama sesi bölüyor. Taliban’ın üstlendiği saldırı sonucu şimdilik 74 ölü ve 300’ü aşkın yaralı var. Onlarca çocuk cesedi. Korkunç bir manzara; tıpkı Kızılay’da olduğu gibi, Brüksel Havaalanı’ndaki tablo gibi, Paris Bataclan Tiyatrosu’ndaki gibi…

Son bir yılın küresel gündemine şüphesiz ki bombalı intihar eylemleri damga vurdu. Gazetelerden taradığımız bilgilere göre 2016 yılının ilk 3 ayında dünyada 2898 kişi terör saldırıları sonucu hayatını kaybetmiş. Bu dönemde yapılan 254 terör saldırısının 57’si intihar bombacıları tarafından gerçekleştirilmiş. Bildiklerimizden çok daha fazla değil mi? Bugünlerde çoğumuzun aklına gelen bir soru var.  Sivilleri hedefleyen bu tarz saldırılarda son yıllarda bir artış mı oldu; yoksa Paris ve Brüksel saldırıları ile Avrupa’nın hedef alınması küresel farkındalığı, Ankara-İstanbul-Suruç derken Türkiye’de sivillere yönelik ardı ardına gelen terör eylemleri de yerel farkındalığı mı artırdı? Biraz rakamlara göz atmakta fayda var. Nitekim rakamlar, her iki soru için de “evet” yanıtını veriyor."

Çalışmanın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.