The articles and opinions on the TEPAV website are solely those of the authors and do not represent the official views of TEPAV.
© TEPAV, all rights reserved unless otherwise stated.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Campus, Section 2, 06560 Söğütözü-Ankara
Phone: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV is a non-profit, non-partisan research institution that contributes to the policy design process through data-driven analysis, adhering to academic ethics and quality without compromise.
Değerlendirme Notu / Berat Yücel
Türkiye, gelişmiş ekonomilere yakınsama hedefi doğrultusunda yaşanan yapısal dönüşümler sayesinde artan verimlilikle geçen bir yüzyıllık kalkınma dönemini geride bırakmış durumda. Türkiye’nin kentli nüfus oranı 1960’ta %32’den 2022’de %77’ye benzer bir biçimde kişi başı gayrisafi milli geliri 1967’de 460 dolardan 2022’de 10.640 dolara yükseldi (Dünya Bankası, 2024). Kentleşmenin artmasıyla paralel olarak Türkiye, 1923’te toplumun %90’ının tarımda çalıştığı bir istihdam yapısından sanayi ve hizmetlerin toplam istihdam içindeki payının %85’e yaklaştığı bir dönüşüm geçirdi (TÜİK, 2023). Günümüzde G20 üyesi olan Türkiye 2022 itibarıyla dünyanın en büyük 19.ekonomisi ve dolayısıyla kendi bölgesinin ve dünyanın önemli ekonomik merkezlerinden biri. (Dünya Bankası, 2024)
Türkiye'nin son yüzyılda yaşadığı ekonomik kalkınma, her ne kadar ülkenin genel refah düzeyini artırmış olsa da bu süreç ülke içinde bölgesel dengesizlikleri de beraberinde getirmiştir. Bu durum bölgelerin üretim potansiyelini gerçekleştirememesine ve dolayısıyla verimlilik kaybına, gelir dağılımında adaletsizliğe ve fırsat eşitsizliğine dolayısıyla toplumsal hoşnutsuzluğa, geride kalmış ya da “üzerine yeterince düşünülmemiş” bölgelerin yatırım çekememesine, işsizliğin beslenmesine ve iş imkânlarının daha çok olduğu gelişmiş bölgelere göçlerin artmasına neden olmaktadır.
Değerlendirme notunun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.