logo tobb logo tobbetu

Köşe Yazıları

Güven Sak, Dr. - [Yazarın tüm yazıları]

Antakya neden Suriye’nin acısını hissetmektedir? 22/09/2012 - Okunma sayısı: 2425

 

İlçenin adı biz Türkler için Antakya, diğer pek çokları için ise Antioch. Hatay iline bağlı Antakya Türkiye’nin güneydoğusunda, Suriye sınırında... Ben Antakya’yı aslen bölgede bulunan Roma mozaiklerinin sergilendiği Arkeoloji Müzesi nedeniyle biliyorum. Ancak ilçeyi ziyaret etmek için başka bir sürü iyi neden var. Örneğin, lokantalarında Arap, Türk ve Fransız mutfağının doğal bir karışımını tadabilirsiniz. Antakya yakın zamanda UNESCO Gastronomi Şehri unvanını aldı. Yaklaşık 1,5 milyonluk misafirperver halkıyla ilçe Türkiye’ye gelen tüm meraklı ziyaretçilerin seyahat planında yer almalı.

Fakat bugünlerde Antakya, Suriye krizinin doğurduğu gerginliğin en yoğun hissedildiği yer... İlçede, Suriye’ye karşı yürütülen askeri operasyonun sonlandırılması için gösteriler yapıldı. Ancak ben bu yazıda ofis koltuğumdan oturduğum yerden gözlem yaparak popüler sosyal yorum sitesi “Ekşi Sözlük”te Hatay başlığı altındaki girileri sayacağım. Ekşi Sözlük’te Hatay başlığı altında toplam 204 giri var. Bunların yaklaşık yüzde 40’ı Suriye’deki gerginliğin Hatay’da doğrudan hissedilmesine ilişkin. Seksen küsur girinin tamamı yakın zamanda, 2012’nin ikinci yarısında yazılmış. Söz konusu dönemde Hatay hakkında yapılan tüm yorumlar Suriye ile ilgili. Dikkatinizi çekerim, gençler Ekşi Sözlük’te söylenmeyi çok sever ve site Türkiye’de en popüler 500 web sitesi arasında 22. sıradadır.

Peki, Ekşi Sözlük’teki bu hareketliliğin anlamı nedir? Suriye krizi, yerel siyasi hassasiyetler üzerinden Türkiye nüfusunun çeşitliliğini ortaya koymaktadır. Kriz Antakya’da doğrudan hissedilmektedir; çünkü Antakya Suriye’ye benzemektedir. Türkiye Cumhuriyeti 1923 yılında resmen ilan edildiğinde Hatay Türkiye sınırları içerisinde değildi. 1938 yılında yapılan referandumun ardından 1939 yılında Türkiye’ye katıldı. Hatay’ın ziyaretçileri bile belirgin bir Suriye havası hissetmektedir.

Gelin Google’a soralım: “Hatay ilinin 1,5 milyonluk nüfusunda Sünni ve Alevi Müslümanların sayısı neredeyse eşittir. Kentte ayrıca Ortodoks Hristiyan Arap azınlığı bulunmaktadır. Hatay Sünni ve Alevi Müslümanlara, Suriye Ortodoks ve Katoliklerine, Marunilere, Araplara (Yunan-Ortodoks) ve Ermeni topluluklarına ev sahipliği yapmaktadır. Pek çok Akdeniz ülkesinin aksine, Hatay Türkiye’nin diğer illerinden yoğun göç almadığı için geleneksel kültürünü büyük ölçüde koruyabilmiştir. Örneğin, Arapça halen yaygın olarak konuşulmaktadır.”

Şimdilerde Suriye’den ve diğer bölgelerden isyancılar Hatay’a aktığından, il tarihinde ilk defa toplu göçle karşı karşıya kalmıştır. Ekşi Sözlük’teki girilerde görülen gerginlik temel olarak iki başlık altında toplanabilir: Bir tarafta bugün Suriye’de yaşananlara şiddetle karşı çıkanlar vardır. Bu grup şiddet yoluyla sağlanan değişime ve sivil ölümlerine itiraz etmektedir. Diğer taraftaysa yabancıların özellerine tecavüz etmesinden şikayetçi olanlar vardır. Pek çokları için bu da ciddi bir kaygı unsurudur.

Önümüzdeki dönemde Suriye krizinin Türkiye’ye etkileri üzerine düşündüğümüzde ekonomik ve stratejik maliyetlerin ötesinde bir husustan bahsetmemiz gerekecektir. Türkiye’de mevcut Suriye hükümeti aleyhine sürdürülen kampanyayı derinden hisseden vatandaşlar vardır. Zira, ailelerinin ve miraslarının bir kısmı sınırın öteki tarafındadır. Çeşitliliğe hoş geldiniz!

Bu köşe yazısı 22.09.2012 tarihinde Hürriyet Daily News'te yayımlandı.

Paylaş Bookmark and Share

« Diğer köşe yazıları