logo tobb logo tobbetu

TEPAV'da AB Tartışmaları: "Türkiye Ne Düşünüyor?" TEPAV'da AB ile ilişkiler ve komşuluk politikasına ilişkin iki gün sürecek tartışmalar, Avrupa Dış İlişkiler Konseyi'nin "Türkiye Ne Düşünüyor?" başlıklı çalışmasına katkı sağlayacak.
Haber resmi
02/03/2011 - Okunma sayısı: 3135

ANKARA - Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) algısı ve ilişkilerde gelinen son nokta, TEPAV'da ele alınıyor. TEPAV, ODTÜ Avrupa Çalışmaları Merkezi ve Ekonomi ve Dış Politika Araştırmaları Merkezi (EDAM)'yle birlikte Avrupa Dış İlişkiler Konseyi (European Concil on Foreign Relations - ECFR)'nin katılımıyla iki gün sürecek tartışmalara evsahipliği yapıyor. Düzenlenen yuvarlak masa toplantıları, AB konusunda calışmalar yapan  bir düşünce kuruluşu olan ECFR'nin hazırlamakta olduğu "Türkiye Ne Düşünüyor?" isimli çalışmasına da katkı sağlayacak.

Toplantıların ilki 2 Mart 2011 Çarşamba günü "Türkiye - AB İlişkileri" başlığı altında yapıldı. Moderatörlüğünü ODTÜ Avrupa Çalışmaları Merkezi Direktörü Prof. Dr. Atilla Eralp'in yaptığı toplantının açılışında TEPAV AB Enstitüsü Direktörü Nilgün Arısan Eralp, ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Zana Çıtak ve ODTÜ Öğretim Üyesi Yrd. Doç Dr. Özgehan Şenyuva'nın sunumlarıyla Türkiye - AB ilişkilerinde dünden bugüne bir çerçeve çizildi.

Türkiye'nin AB üyelik müzakereleri hakkında bilgi veren Nilgün Arısan Eralp, "açık uçlu" olacağına başta işaret edilen bu süreçte Kıbrıs sorunu ile Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkan Fransa'nın etkisiyle çok sayıda faslın askıya alındığı bir noktaya gelindiğini hatırlattı. Eralp, olumsuzluklara karşın AB'nin Türkiye'nin demokratikleşme sürecindeki yerinin önemini de vurguladı. Yrd. Doç Dr. Özgehan Şenyuva ise, kamuoyu araştırmalarından hareketle Türkiye'deki mevcut AB imajının en olumsuz olduğu dönemden geçildiğini ifade etti. AB üyeliğine verilen kamuoyu desteğinin 2007 yılından bu yana yüzde 50'nin altında seyrettiğini belirten Şenşyuva, AB sürecine duyulan inancın ise 2010 yılında bugüne kadar alınmış en düşük oran olan yüzde 44'e gerilediğini anlattı. Hükümetin izlediği dış politika konusunda değerlendirmelerde bulun Doç. Dr. Zana Çıtak da Osmanlı'dan bu yana iç ve dış politikadaki değişimlerin paralellik gösterdiğini belirtti. Çıtak ayrıca, Türkiye'nin artık AB'ye ihtiyacı olmadığı yönündeki değerlendirmelere katılmadığını söyledi.

Sunumların ardından, aralarında Dışişleri Bakanlığı ve Avrupa Birliği Genel Sekreterliği (ABGS)'nin bulunduğu kamu kurumları ile sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerden temsilcilerle tartışma bölümüne geçildi. Bu çerçevede Türkiye'nin sürecin "iten tarafı" olduğu ve müzakerelerde iki taraftan da güçlü liderliklere ihtiyaç olduğu ifade edildi. Ayrıca Hükümet'in Kıbrıs konusunda süreci iyi yönetemediği eleştirisi yapıldı. Kamuoyunda geçmişte AB konusunda yanlış veya eksik bilgiden dert yanıldığını hatırlatan katılımcılar,  bugünkü ortamda vatandaşın o zamanki ilgisinin arandığını belirtti.

Tartışmalara, 3 Mart 2011 Perşembe günü "Türkiye'nin Komşuluk Politikası" başlığı altında yapılacak toplantıyla devam edilecek.

 

 

 

Yazdır

« Tüm Haberler