Sloven Gazetecilerin Gözünden Arap Baharı… Gazeteciler, ülkeleri için daha önce İsrail-Filistin çatışmasından ibaret olan Arap dünyasında yaşanan son gelişmeleri TEPAV’da değerlendirdi.

ANKARA – Slovenya’dan gazeteciler, Arap ülkelerindeki son gelişmeleri ve bu resimde Türkiye’nin yerini nasıl gördüklerini TEPAV’da değerlendirdi.

TEPAV, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ile Slovenya’nın Ankara Büyükelçiliği, 22 Mart 2012 Perşembe günü “Sloven Gazetecilerin Gözünden Arap Baharı” başlıklı bir toplantı düzenledi. TEPAV Dış Politika Analisti Dr. Erhan Türbedar’ın moderatörlüğünde yapılan toplantının açılışında, kariyerine gazeteci olarak başlayan Slovenya’nın Ankara Büyükelçisi Milan Jazbec kısa bir konuşma yaptı.

“Dar Orta Doğu algısı değişti”

Açılışın ardından ilk konuşmacı Dnevnik Gazetesi’nden Gazeteci Ervin Hladnik Milharčič oldu. Milharčič, Sloven Karikatürist Samira Kentrić’in siyasi çalışmalarından örnekler eşliğinde yaptığı konuşmada, Tunus ve Mısır’da yaşanan gelişmelerle birlikte Slovenya’da Orta Doğu’ya ilişkin kamuoyu algısını değiştirdiğini, daha önce ise bu algının İsrail-Filistin çatışmasından ibaret epey dar bir perspektife sahip olduğunu belirtti. Yaşananların ilham verici olduğunu söyleyen Milharčič, ülkelerin deneyimlerinin birbirinden farklılık gösterdiğine de dikkat çekti. 1990’larda Doğu Avrupa’daki değişimlerle Arap ülkelerindeki değişimin benzerlik taşıdığına işaret eden Milharčič, bu bağlamda Slovenya’nın AB ve NATO üyeliğini bir çıkış stratejisi olarak kullandığını, ancak Arap ülkelerinin bu noktada farklı bir pozisyonunun olduğunu anlattı.

Ervin Hladnik Milharčič, Suriye örneğinin ise Bosna’da yaşananları hatırlattığını ve BM’nin burada da aynı dili kullandığını ifade etti.

Slovenya Radyo ve Televizyonu Muhabiri Karmen W. Švegl ise, insanların, örneğin Mısır’da ayaklanmalar sırasında her şeyin değişeceğine inandığını ancak isyanların ardından, darbeyle birlikte Kahire’nin yine eski Kahire olduğunu ve işsizlik gibi sorunların sürdüğünü gördüklerini aktardı. Švegl, Slovenya’da da benzer bir deneyim yaşandığını ancak değişim için zamana ihtiyaç olduğunu ifade etti.

“Suriye konusunda sorumluluk alınmıyor”

Türkiye’nin tarihi ve coğrafi yakınlığı bakımından komşusu Suriye’de yaşanan krizi çözebileceğine inandığını ancak gelinen noktada Türkiye’nin olayların başında bu yönde sergilediği pozisyonunu şimdi geride bıraktığı izlenimi taşıdığını söyleyen Karmen W. Švegl, uluslararası toplumun krizlerde sorumluluk almamasını ve NATO’nun tavrını eleştirdi.

OTPOR’un isyanlarla bağlantısı…

Delo Gazetesi’nden Muhabir Boštjan Videmšek de Arap isyanlarında gençliğin bakış açısını değerlendirirken, “Değişimi görmek istiyorlar” dedi. Sosyal medyanın bu kapsamda “neden” değil “araç” olduğunu ifade eden Videmšek, Sırbistan gençlik hareketi OTPOR’un Arap isyanlarıyla bağlantısı hakkında da konuştu. Videmšek, OTPOR’un bağlantısız bir hareket olmadığını ve George Soros tarafından finanse edildiğini savundu.

Toplantı, katılımcılardan soru ve katkıların alınmasıyla sona erdi.