Arşiv

  • Mayıs 2024 (1)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)

    Döviz kuru ve kaçak elektrik kullanımı

    Fatih Özatay, Dr.06 Nisan 2009 - Okunma Sayısı: 1389

     

    Geride bıraktığımız hafta çok önemli veriler açıklandı: 2008 büyüme hızını, mart ayı geçici ihracat rakamlarını ve enflasyonu öğrendik. Daha önce de güven endekslerine ilişkin bilgiler gelmişti. Ek olarak her hafta düzenli olarak açıklanan kredi rakamları hakkında bilgi sahibi olduk. Enflasyon (çekirdek enflasyon) dışında olumlu bir gelişme yok.

    Dolayısıyla, yeni bir 'haber' de yok.Elbette bu rakamlar 'geçmişe' ait. Oysa bizim 'önümüzdeki maçlara bakmamız' gerekiyor. Önümüzdeki maçlarda eski maçlardaki gibi oynamayacağımızın, dolayısıyla bir alt lige düşme tehlikesinin tüm şiddetiyle devam etmeyeceğinin göstergeleri var mı?Bu sorunun yanıtı dış koşullara (hava şartlarına; mesela saha buzlu mu?) ve bizim ne yapacağımıza (takım iyi çalışıyor mu? Antrenör dizilişi değiştirecek mi? Yönetim duruma el koyacak mı?) bağlı.

    Neyse, bunları nasıl olsa sık sık ele alıyorum. Gelin bugün değişik bir konuya yüzümüzü dönelim. Enerji sektörüne bakalım ve elektrik enerjisi kullanımına odaklanalım. Grafikte 1970-2007 dönemi için önemli bir oranın gelişimi gösteriliyor.Söz konusu oran iletim ve dağıtım kayıplarının toplamından oluşan şebeke kaybının şebekeye verilen toplam elektrik enerjisine oranı. Kayıp oranında son yıllarda olumlu bir gelişme var; azalıyor. Ama 'düşmüş' haliyle bile bu oran çok yüksek. Aralık 2008'de yayımlanan '2007-2008 Türkiye Enerji Raporu'na (Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi yayını)' göre 2007'deki kayıp oranı yüzde 14.5. Aynı rapora göre bu oran uluslararası standartların oldukça üzerinde seyrediyor.

    İletim kaybı açısından fazla bir sorun yok; standartlara uygun (yüzde 2.5 dolaylarında).
    Ama dağıtım kaybı çok yüksek düzeylerde. Bunun önemli bir kısmı kaçak kullanımla alakalı. Kalanı da dağıtım sistemindeki teknik yetersizliklerle ilgili. Kayıt içinde çalışan ciddi sanayici elektrik enerjisinin pahalılığından şikâyet ediyor. Maliyetlerini yükseltiyor bu durum. Kaçak kullanım nedeniyle tahsil edilemeyen elektriğin parasını da kayıt içindeki ödemiş oluyor bir anlamda.

    Şimdi bu basit birkaç rakamın ışığında insan şu noktaya gelmeden edemiyor: Yıllarca dış dünya ile rekabet edebilmemiz açısından sadece döviz kuruna odaklanıp reel sorunlara gözlerini kapayanların, onları yok sayanların asıl tartışılması gereken konuları nasıl gündem dışına ittikleri çok çarpıcı biçimde ortaya çıkıyor. Hele bugünkü ortamda Yükselen döviz kuruna rağmen yüzde 35 dolaylarında azalan ihracat karşısında...

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

     

    Grafik 1: Şebeke kaybının şebekeye verilen elektrik enerjisine oranı (%, 1970-2007)

    Bu yazı 06.04.2009 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

    Etiketler:
    Yazdır