Arşiv

  • Mayıs 2024 (2)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)

    Kayıt dışı ve işsizlik

    Fatih Özatay, Dr.03 Ağustos 2009 - Okunma Sayısı: 1051

     

    Dünkü yazımda kayıt dışı ekonomi ile mücadele etmenin Türkiye için giderek kaçınılmaz bir hal aldığı üzerinde durmuştum. Bu mücadeleyi başlatmanın yolu elbette vergi reformundan geçiyor. Böyle bir reformu gerçekleştirmenin önemli siyasi maliyetleri olabilir. Başka riskler de var siyasetçilerin böyle bir reforma başlamaları olasılığını azaltan.
    Kayıt dışında çalışan firmaların önemli bir kısmının verimli, yenilikçi, kaliteli üretim yapan şirketler olduğunu söyleyemeyeceğimiz açık. Mesela kayıt dışında çalışan şirketlerin normal yollardan banka kredilerine erişimi çok güç. Bu, tek başına onların küçük kalmalarına yol açan önemli bir engel. Eğer bu savımda bir yanlışlık yoksa kayıt dışındaki firmalarda çalışan işgücünün azımsanmayacak bir kısmının nitelikli olmadığını da kabul etmemiz gerekiyor. Kendisi verimli olmayan, yeni teknolojilerden nasibini almamış bir üretim sürecine sahip bir firma neden nitelikli eleman çalıştıracak?

    Bu özellik kayı dışında çalışan şirketler için ne denli geçerliyse, o ölçüde de kayıt dışı ile mücadelenin siyasi yapılabilirliği azalacak. Zira eskiden kayıt dışında çalışmanın getirdiği 'vergi avantajlarından' yararlanan şirketin kayıt içine alınması ile bu avantajı ortadan kalkacak. Eskiden beri kayıt içinde çalışan firmalarla rekabet yapmakta giderek zorlanacak. Bu zorluğu aşamayanlar bir süre sonra kapanacaklar.
    Ama bu şirketlerin üretimlerini durdurmaları demek, çalışanlarının işsiz kalması demek. Açığa çıkan bu işgücünün nitelikli olmadığını hatırlayın. Bu durumda bu insanların önemli bir kısmı yeni iş bulmakta zorlanacaklar. Elbette, eskiden beri kayıt altında çalışan firmaların kendileriyle haksız rekabet yapan rakiplerinden 'kurtulmaları' onların ileriye doğru atılım yapmasını tetikleyebilir. Yapacakları kapasite artırıcı yatırımlar yeni istihdam yaratabilir. Ama işgücü talebinde bu yolla doğacak artışın açığa çıkacak işgücünden karşılanacağının bir garantisi yok. En azından yeni işsizlerin niteliklerinin artırılması gerekiyor.

    Kısacası, kayıt dışını kayda almak sadece vergi reformu yapmak anlamına gelmiyor. Vergi reformu, olmazsa olmaz koşul. Ama çetrefilli bir sürecin sadece ilk adımını teşkil ediyor vergi reformu. En az bu reform kadar önemli olan bu çetrefilli sürecin işgücü piyasasında yarattığı çalkantının nasıl yönetileceği. Yeni işsizler eskiden kayıt dışı şirketlerde çalıştıklarından büyük olasılıkla sigortasız olacaklar. İşsizlik yardımından yararlanamayacaklar. Bu sorunun üzerine gitmek gerekiyor. Bu insanların bir yandan yoğun biçimde nitelik artırıcı kurslara ihtiyaçları var. Diğer yandan da onlara sosyal güvence sağlamanın formülleri üzerinde çalışılmalı.

    Bu süreç hakkında düşünmeye başlayıp, daha yapılabileceklerin kaba başlıklarını yazmak bile işin ne kadar zorlu olduğunu gösteriyor. Elbette işin ilk adımı da güç; 'kayıt dışını kayda almak' deyip geçtim. Bunun da teknik açıdan önemli güçlükleri var.
    Bir de küresel kriz sürecinde bir gözlemimiz var. Ne o? Şu: İşsizlik yardımının kapsamının genişletemedik ve işsizlik yardımı miktarını artıramadık. Hangi koşullarda? Derin kriz koşullarında. İç talep yerlerde sürünüyorken ve bu tür bir uygulama iç talebi biraz olsun canlandıracakken. Kimlere yönelik gerçekleştiremedik? Kayıt içinde çalışanlar için bile yapamadık.

    Bu gözlemden yola çıkarak, ortada kriz falan yokken, yani 'durup dururken' bu kadar güç bir sürecin layıkıyla yönetileceğini düşünüyor musunuz? Yönetmeyi bırakın, buna cesaret edileceğine inanıyor musunuz? Umarım, bu gözlem 'tekil' bir gözlem olarak kalır.
    Tek bir gözlemden geleceğe ilişkin sonuç çıkarılamayacağına göre, bu tekil gözlem umutsuz olmak için bir neden oluşturmaz. Cesur reformcular çıkar ve bu süreci başlatırlar. Evet, umalım...

    Bu arada, kayıt dışını kayda almanın yaratabileceği verimlilik ve istihdam etkilerini inceleyen ve ODTÜ Ekonomi Bölümü'nden Erol Taymaz tarafından kaleme alınan güncel ve ilginç bir akademik çalışma olduğunu da belirteyim.

    Bu yazı 03.08.2009 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

    Etiketler:
    Yazdır