Arşiv

  • Mayıs 2024 (2)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)

    Yine çift karakterli bir büyüme performansı

    Fatih Özatay, Dr.01 Temmuz 2010 - Okunma Sayısı: 939

     

    İlk çeyreğe ilişkin büyüme rakamlarını dün öğrendik. Beklendiği gibi geçen yılın aynı dönemine göre gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) yüksek bir artış gösterdi: Yüzde 117. Bundan önceki son büyüme rakamı ise yüzde 6 düzeyindeydi. Dolayısıyla, iki çeyrektir büyüyoruz; sevindirici.
    Büyümenin ayrıntıları da merak konusu elbette. Durum şöyle: Özel kesim tüketim harcamaları yüzde 9.9, özel kesim yatırım harcamaları ise yüzde 22.1 oranında artmış. Özellikle yatırım harcamalarındaki artış dikkat çekici. Uzun bir süredir ilk defa, özel kesim yatırım harcamalarında bir yıl öncesine kıyasla artış gerçekleşiyor.
    Son kez 2008'in ilk çeyreğinde artmıştı özel kesim yatırımları. Bu da çok olumlu bir gelişme. Peki, küresel kriz öncesindeki durumumuza geri döndük mü? Bu sorunun yanıtı da önemli elbette. Yanıtlayabilmek için iki biçimde ele alayım son gelişmeleri.
    Tablo 1'de ilk çeyreğe ilişkin GSYH'nin ve bazı alt bileşenlerinin hem 2009'un hem de 2008'in ilk çeyreğine göre artış hızları veriliyor. 2008'in ilk çeyreği küresel krizden önceki zirve GSYH değerine ulaşılan tarih. Bu nedenle o çeyreğe göre de kıyaslama yapıyorum.



    Tabloda son sütunda yer alan değerler sorduğum sorunun yanıtının olumsuz olduğunu gösteriyorlar. 2008'in ilk çeyreğine kıyasla bu yılın ilk çeyrek büyüme hızları hala negatif. Kısacası, kriz öncesindeki zirve değerlere hala ulaşamamışız. Özellikle özel kesim yatırımları 2008'in ilk çeyreğine kıyasla oldukça düşük bir düzeyde.
    Uzun bir süredir yakamızı bırakmayan çift karakterli bir performans söz konusu dolayısıyla. Ama bu da normal; sonuçta derin bir krizden çıkma sürecindeyiz. Bir çırpıda olmuyor bu işler.
    Bu çift karakterli büyüme performansını sergilemenin bir yolu da mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış GSYH değerlerinin gelişimine bakmak. Grafik 1'de arındırılmış GSYH'nin 2007'den bu yana sergilediği hareketler var. Yorumlamak kolay olsun diye GSYH değerlerini 2008'in ilk çeyreği 100 olacak şekilde çizdim.
    Bu grafik de eski zirveye varmak için daha alınacak yolumuz olduğunu gösteriyor. Ek olarak, bir çeyrek
    öncesine göre bu çeyrekte pek de büyümediğimiz ortaya çıkıyor (yüzde 0.15'lik bir artış var).
    Son yazımda GSYH'nin bir alt kalemi olan sanayi sektöründe yaratılan katma değerin büyüme hızı ile her ay yayımlanan sanayi üretim endeksinin büyüme hızı arasında 2009'un ikinci çeyreğinden itibaren belirgin bir farklılaşmaya dikkat çekmiştim.
    Bu farklılaşma GSYH lehine idi: Mart 2006 ile Mart 2009 arasında kalan dönemde, bu fark en fazla 1.9 puan, en düşük de eksi 1.8 puan olmuştu.
    Oysa 2009'un son üç çeyreğindeki farklar, GSYH lehine çok daha fazla: GSYH'nin sanayi alt kalemindeki büyüme, sanayi üretim endeksindeki büyümeden çok daha yüksek. Sırasıyla 4, 3.7 ve 2.4 puan. Tablo 1'in son iki satırı bu karşılaştırmayı 2010'un ilk çeyreği için de yapmaya izin veriyor. Bu değerler kadar yüksek olmasa da yine de GSYH lehine 1.5 puanlık bir fark sürüyor. GSYH lehine olan bu durumun son yedi çeyrektir sürdüğünü not edeyim. Bunun olası nedenlerini son yazımda tartışmıştım; geçiyorum.  



    Grafik 1: Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış GSYH: 2007 ilk çeyrek 2010 ilk çeyrek (2008'in ilk çeyreği = 100)

    Bu yazı 01.07.2010 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

     

     

    Etiketler:
    Yazdır