Arşiv

  • Mayıs 2024 (5)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)

    Köpeği sarhoş sahibini neden terketti?

    Fatih Özatay, Dr.04 Kasım 2010 - Okunma Sayısı: 907


    Son on iki ayın TÜFE endeks değeri temel göstergeden on iki kat daha yüksek!

    On iki. Evet, on iki. Bu yıl ve gelecek yıl için hedeflenen enflasyon rakamlarını toplarsanız, on iki rakamına ulaşıyorsunuz. Yüzde on iki elbette.

    Merkez Bankası'nın açıklamalarından, para politikası kararları alınırken özellikle dikkate alınan temel enflasyon göstergesinin 'I' endeksi ile ölçülen fiyat artışları olduğunu anlıyoruz. Bu endeks, para politikasının etki alanı dışında kaldığı düşünülen enerji, gıda, tütün ve alkollü içeceklerin fiyatlarını dışlıyor.

    TÜİK'in yayımladığı veriler 2003 yılının başından itibaren var. Endekslerin türetilişi gereği, doğal olarak hem tüketici fiyat endeksi (TÜFE) hem de temel göstergenin 2003 yılı ortalama değerleri 100'e eşit. Eşit olmaları gerekmiyor ama 2006 yılı ortalamaları da neredeyse aynı. Oysa 2006'dan sonra her iki endeks arasındaki fark açılıyor: TÜFE'nin son on iki ay ortalama endeks değeri 176.5, temel göstergeninki ise 157.9.

    Endeksler arayı açtı

    Özür dilerim; biraz fazla rakam oldu. Ama bir tane daha: Son on iki ayın TÜFE endeks değeri temel göstergeden yüzde on iki daha yüksek! Ne demek bu?

    Şu: Bu yılın ve gelecek yılın, yani koskoca iki yılın enflasyon hedeflerinin toplamı kadar iki endeks birbirinden açılmış. Oysa adı üstünde; eğer 'I' endeksi temel enflasyon göstergesi ise bu gösterge ile ölçülen enflasyonun, göstergesi olduğu tüketici enflasyonuna eninde sonunda kavuşması gerekir.

    Tüketici enflasyonunun ölçüldüğü mal sepetinde alkollü içecekler de var. Oysa 'I' temel göstergesinde bu içecekler yok. Biri biraz 'sarhoş', diğeri ise 'temiz' anlayacağınız.

    Gösterge değişsin mi

    Bu durumda, son zamlara aldırmayıp sağlığını da düşünmeyen ve içkiyi fazla kaçıran bir vatandaşımızı düşünelim. Bu vatandaşımızın bir de sadık köpeği olsun. Vatandaşımız içkiyi fazla kaçırdığı mekândan evine dönerken yalpalıyor. Ama ana doğrultusu doğru: Mekândan evine gidiyor. Köpeği, alışkanlık, düz bir hat üstünde yola devam ediyor. Yalpalamalar sonucunda geçici bir süre birbirlerinden kopuyorlar, bazı anlarda da çok yaklaşıyorlar.

    Tüketici enflasyonu ile temel enflasyon göstergesi arasındaki ilişkinin de böyle olması gerekiyor. Tam bir 'ayrılsak da beraberiz' durumu geçerli olmalı. Oysa durum böyle değil.

    Böyle olmayınca da Merkez Bankası'nın, para politikası kararları alırken sıkça vurgu yaptığı temel enflasyon göstergesi meselesi üzerinde düşünmesinde yarar var. Sorun basitçe sadece temel göstergenin değiştirilmesi sorunu mu? Yoksa daha temel ve karmaşık bir sorunla mı karşı karşıyayız? Bizim gibi ülkelerde temel göstergeye bakarak tepki vermek mi asıl sorun?

    Bir de not: Dün açıklanan verilere göre ekim ayı TÜFE enflasyonu yüzde 8.6, temel enflasyon ise yüzde 2.5 oldu. Aralarındaki fark on ikinin yarısı!


    Bu köşe yazısı 04.11.2010 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlanmıştır.

    Etiketler:
    Yazdır