logo tobb logo tobbetu

TEPAV Direktörü Sak: "Dicle Bölgesi, Orta Doğu Pazarındaki Avantajlarından Yararlanmalı" TEPAV'ın çalışmalarına destek verdiği Dicle Kalkınma Ajansı'nın Yönetim Kurulu Toplantısı'nda konuşan Sak, Dicle bölgesinin avantajlarından hareketle başta Orta Doğu pazarı olmak üzere tarım-hayvancılık, kültür-doğa turizmi ve yenilenebilir eneji alanlarına odaklanabileceğini söyledi.
Haber resmi
23/11/2010 - Okunma sayısı: 2719

MARDİN - TEPAV Direktörü Prof. Dr. Güven Sak, bölgesel kalkınma çalışmaları kapsamında Mardin, Siirt, Batman ve Şırnak illerinden oluşan "Dicle Bölgesi" için önemi artan Orta Doğu pazarını adres gösterdi.

TEPAV'ın çalışmalarına teknik destek sağladığı Dicle Kalkınma Ajansı'nın (DİKA) 23 Kasım 2010 Salı günü gerçekleştirilen Yönetim Kurulu Toplantısı'na katılan Sak, burada yaptığı konuşmada bölgenin önümüzdeki süreçte başta Orta Doğu pazarı olmak üzere dört potansiyel alana odaklanabileceğini söyledi.

Orta Doğu pazarı için Irak, Suriye ve İran'a odaklanan bir yatırım stratejisine ihtiyaç olduğunu belirten Sak,  bu bölge için söz konusu illerin lojistik avantajından bahsetti. Sak, Türkiye'nin Irak'ın yeniden yapılanmasında en önemli inşaat malzemeleri sağlayıcısı konumunda olduğunu da hatırlatırken, Avrupa Birliği (AB) pazarında rekabetçiliğini yitiren emek yoğun sektörler için yatırımların bu bölgeye taşınması imkanına işaret etti. Sak ayrıca, DİKA Bölgesi'nin gıda ürünlerinin artan önemi çerçevesinde tarım ve hayvancılıktaki potansiyelini kullanması gerektiğini söylerken; kültür, alışveriş ve doğa turizmi ile yenilenebilir enerji alanlarındaki avantajlara da dikkat çekti.

DİKA ile TEPAV arasındaki işbirliği hakkında bilgi veren Sak, iki kurumu Kalkınma Ajansları'nın kuruluşlarının ardından hazırlamakla yükümlü oldukları "bölge planı" çalışmasının buluşturduğunu belirtti. Bu planın kalkınmayı yönlendirecek bir araç olarak tasarlanıp tasarlanamayacağı ve başarısız olmuş önceki planlama deneyimlerinden farklı neler yapılabileceği noktasında çalışıldığını anlatan Sak, TEPAV'ın bu çalışmalarda bölgesel kalkınmaya hem bölge hem Türkiye için bir öğrenme süreci olarak bakarak, bu alandaki yeni dönem hafızasını tuttuğunu söyledi. Sak, Haziran ayından bu yana DİKA ile yapılan çalışmalarda mevcut durum analizinden eğitim çalışmalarına ve sosyal haritalama anketi tasarımına kadar çeşitli adımlar atıldığını dile getirdi.

Ajanslar için sıra yerelde diyalog kurmada

Türkiye'de sanayi Anadolu'ya yayılırken bölgesel farklılıklar üzerinde durulmadığını belirten Sak, ancak yerel kalkınmanın yerel yatırım ortamıyla ve yatırım ortamının da yaşanabilir şehirlerle yakından alakalı olduğunu vurguladı. Sak, bu noktada yerel kalkınma konusuna yaklaşırken sanayileşmenin hedeflenen il veya bölgelerde nasıl derinleşebileceği ve daha nitelikli çalışanların oralara gitmesinin nasıl sağlanabileceği sorularına yanıt bulunması gerektiğini söyledi. Bölge Kalkınma Ajansları konusunda ise merkezde yapılabileceklerin büyük kısmının başarıyla tamamlandığını ancak yerelde yapılacaklar için diyalog sürecine ihtiyaç olduğunu belirten Sak, "Önce yaşayanlar için, ardından nitelikli insan kaynaklarını çekebilmek için kentler yaşanabilir hale getirilmeli. AVM'lerden kaliteli sağlık hizmetine kadar birçok eksiklik, Kalkınma Ajansları'nın da gündeminde olmalı. Kamu harcamaları bölgesel eşitsizlikleri azaltmak için kullanılmalı" dedi.

Türkiye'nin çevresiyle daha çok ilgilenip iktisadi ilişkilerini artırması gerektiğini de ifade eden Prof. Dr. Güven Sak, DİKA Bölgesi'nin Irak ve Orta Doğu'ya artan ihracattan daha fazla pay aldığını hatırlattı. Sak, bölgedeki ihracatın tamamına yakınının Irak'a gerçekleştirildiğini ve bu pazara artan ihracatta da Şırnak ve Mardin'in öne çıktığını kaydetti. Sak, Irak pazarıyla ilgili iki önemli belirsizliğin analizinin önemli olduğunu, bunların da petrol fiyatları ile ülkedeki istikrar olarak sıralanabileceğini anlattı. Bu belirsizliklerin yanında yatırım programının tasarımı ile kural hakimiyeti ve kontratların bağlayıcılığı alanlarında adım atılmasına duyulan ihtiyaca değinen Sak, yerelde de yatırım ortamının iyileştirilmesi konusunda yapılabilecekler olduğunu belirtti. Sak, bundan sonra atılabilecek adımların Irak'ta iş yapan Türk işadamlarıyla yapılacak toplantılar, Irak çalışma gezisi ve potansiyel yatırımcılarla görüşmeler olabileceğini sözlerine ekledi.

 

 

Medyada

TUNAYDIN

Yazdır

« Tüm Haberler