Arşiv

  • Mayıs 2024 (8)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)

    Bize acilen bir üst akıl lazım
    Güven Sak, Dr. 24 Ağustos 2015
    Konjonktürel olanın yapısal olana karıştığı bir dönemin içinden geçiyoruz. Bugünün işini yarına bırakarak kendi kendimizi bir belanın içine soktuğumuz kesin. Ama nasıl çıkacağımızı pek biliyormuş gibi de görünmüyoruz. İşte ben buna bakıp, “bize bir üst akıl lazım” deme eğilimindeyim doğrusu. Eskiden olsa koordinasyon filan derdim ama bugünlerde anladığım, üst akıl demek daha bir moda. Buradan gideyim. [Devamı]
    50 bin kişi öldü, tek bir siyasetçi bile içeri girmedi
    Güven Sak, Dr. 18 Ağustos 2015
    17 Ağustos Büyük Depremi’nde devlete göre 17 bin, millete göre 50 bin kişi öldü. 50 bin kişi öldü ve bugüne kadar benim bildiğim tek bir siyasetçi bile içeri girmedi. Siyasetçi derken öyle cumhurbaşkanı, başbakan, bakan filan da yok aklımda doğrusu. O kadar ileri gitmeyelim ama bir belediye başkanı, belediye meclisi üyesi, encümen üyesi bile içeri girmedi. Halbuki 50 bin kişiyi pisi pisine kaybettikten sonra “deprem değil, hukuka uygun olmayan çürük yapılar ve beton adam öldürür” demeyi pek de güzel öğrenmiştik. [Devamı]
    Türk Lirası cinsinden yüzde 30 yıllık getiri nerede var?
    Güven Sak, Dr. 17 Ağustos 2015
    2014 yılının Ağustos ayının ortasında 1 Amerikan Doları, 2,16 Türk Lirası ediyordu. Geçen Cuma itibariyle 1 Amerikan Doları, 2,84 Türk Lirası oldu. Ne oldu? Ne olur ne olmaz diye geçen yılın Ağustos ayından beri tasarrufunu Amerikan Doları cinsinden yastık altında saklayanlar, Türk Lirası cinsinden yıllık ortalama yüzde 30’u aşkın bir getiri elde ettiler. Dolarlarını bir bankada ya da yurt dışında başka enstrümanlarda değerlendirenler ise Türk Lirası cinsinden yüzde 30’u daha da aşkın bir getiri elde ettiler. Ben bu rakamlara baktığımdan beri, Türklerin neden Türkiye’de değil de yurt dışında yatırım yapmayı tercih ettiklerini doğrusu daha iyi anladım. Yurt dışında yatırım rakamları boş yere artmıyormuş. [Devamı]
    Ben Kore’de kendimi yine ezik hissettim.
    Güven Sak, Dr. 14 Ağustos 2015
    Geçen hafta Güney Kore’nin başkenti Seul’deydim. Doğrusu ya ben orada kendimi yine ezik hissettim. Bundan birkaç yıl önce Seul’u ilk gördüğümde “yok artık” demiştim. 1980’lerde kişi başına milli geliri Türkiye seviyesinde olan Güney Kore’nin başkenti Seul, yürünebilir kaldırımları olan, pırıl pırıl bir dünya kentiydi. Çakmanın başkenti Ankara, Seul’un yanında hala ufak bir köy gibiydi. Orası şehir iken, biz kent adı altında bir mezbelenin içinde yaşıyorduk. Ben kendimi ezik hissetmiş, 1960’lardan beri bizi yönetenlerin hepsi adına utanmıştım. O zaman yine Radikal’de kendimi nasıl hissettiğimi yazmıştım. Bu kez Seul’de, doğrusu ya, kendimi bir başka açıdan ezik hissettim. [Devamı]
    Biz KOBİ yerine yeni başlayanlar demeyi tercih ediyoruz
    Güven Sak, Dr. 13 Ağustos 2015
    Geçenlerde Berlin’de bir toplantıda Silikon Vadisi’nden bir girişimci, hem de bir Türk, Magdalena Yeşil, konu KOBİ’lerden açılınca aynen böyle söyledi: “Biz” dedi, “kendimizi öyle küçük ve orta boy işletme (KOBİ) olarak filan görmüyoruz. Kendimize işe yeni başlayan (Startup) demeyi tercih ediyoruz.” Sonra da ekledi: “Eğer ilk yılın sonunda başladığımız girişimi milyar dolarlık bir işletmeye dönüştürebileceğimizi göremiyorsak, kendimizi başarısız addederiz.” İlk o vakit farkına vardım galiba okyanusun iki yanındaki bakış açısı farkının. [Devamı]
    Politikaya gireceğime, gider inek sağarım
    Güven Sak, Dr. 11 Ağustos 2015
    Genç insanlar politikadan hoşlanmıyorlar. Bir yere seçilerek gelmenin şerefli bir iş olduğunu düşünmüyorlar. Politikacıların yalancı olduğuna inanıyorlar. İkiyüzlü olmanın, siyasetçi olmanın ön şartı olduğu kanaatindeler. Üstelik bunlar 2000’lerin çocukları, yani 13-25 yaş arası gençler. Soğuk Savaş’ın ne olduğunu bilmiyorlar. Sovyetler Birliği’ni tarih kitaplarından okumuşlar. Küba ve Kuzey Kore’nin nasıl olup da olduğundan haberleri yok. Microsoft’un kuruluşunu ve Bill Gates’i herhalde hayal meyal hatırlıyorlar. Ama Mark Zuckerberg’i ve Facebook’u çok iyi biliyorlar. Elon Musk ve Tesla’dan haberdarlar. Steve Jobs ve Apple’ı bilmemeleri düşünülemez. Onların başka kahramanları var. İş yapmanın ve başarının tanımı onlar için bir başka. [Devamı]
    İç savaş Suriye’yi nasıl kararttı?
    Güven Sak, Dr. 10 Ağustos 2015
    Bundan bir kaç yıl önceydi. Ürdün’ün başkenti Amman’da işlerimi bitirmiştim. Havaalanına gitmek için bindiğim taksinin şoförü yol boyu çok şey anlattı ama ben bir tanesini hiç unutmadım. Bana “Amman çölün mücevheridir” dedi. Sonra birden durdu ve “Gerçi iç savaş patlamadan bir saat önce Şam da öyleydi” deme ihtiyacını duydu. Amman’ın hali işte tam da böyleydi. Her şey hem son derece gerçek hem de hayal gibiydi. Taksi şoförü için Amman’ın sükûneti her an bozuluverecek bir hayal gibiydi. Ürdün’e hakim olan, o geçicilik hissiydi bana sorarsanız. [Devamı]
    Çin, gelen fırtınanın habercisi midir?
    Güven Sak, Dr. 07 Ağustos 2015
    Çin borsaları düşüyor. Temmuz ayında Çin’de hisse senetleri ortalama yüzde 15 civarında değer kaybetti. Haziran ortasından alırsanız, Çin hisse senetlerindeki değer kaybı yüzde 30’u geçiyor. Ben uzaktan bu hareketliliğe baktıkça, Çin borsalarının bugünkü halini Türkiye’nin 1980’lerdeki sermaye piyasaları ortamına benzetiyorum. Doğrusu ya, aynı bizim burada eskiden daha sık gördüğümüze benzer işler oluyor. Ama Çin’in bugünkü yanlış adımlarına karşılık, Türkiye’nin zamanında doğru işler yapmış olduğunu da düşünüyorum. [Devamı]
    Suriye iç savaşı Türkiye’den bir dizi cevap bekliyor
    Güven Sak, Dr. 03 Ağustos 2015
    Analiz yapmaya başlamanın ilk aşaması, veri setinde bir desen, bir düzenlilik, bir pattern aramaktır. Nedir pattern? Bizim 8 yaşındaki Ela, arada “ben size buradaki ‘örüntü’yü anlatayım” diyor. İşte o’dur pattern, örüntüdür. Sonra o örüntüyü açıklamaya çalışır, ona manalar yüklersiniz. Doğru ya da yanlış, o örüntüye bir hikaye yazarsınız. Bilim bundan sonra başlar. İnsanoğlu her yerde desen arayan ve o desene bakarak hikaye anlatan bir türdür. Bir nevi kahve falı diyebilirsiniz. Bugün size Suriye iç savaşının ihracatımız üzerindeki etkisinden bahsetmek istiyorum. Ortada bir örüntü var ve doğrusu ya, gidişat pek de sağlıklı görünmüyor. Gelin birlikte bir bakalım. [Devamı]
    Çin’de yaşananları biz 1980’lerde izlememiş miydik?
    Güven Sak, Dr. 31 Temmuz 2015
    Geçen gün Şangay Borsası yine bir düştü, pir düştü. Bilenler 2007’den beri böyle olmamıştı diye yazıyorlar. Geçen Pazartesi günü endeks yüzde 8,5 gerilemiş. Bu aralar Çin önce yavaşlayan büyüme trendi ile anılıyordu. Son zamanlarda ise gerileyen borsa endeksleri ile anılır oldu. Sabah programlarının ana geyiği işte bu: “Ne oluyor da bu borsa endeksi düşüyor?” İnsanlar gizemli buluyor. Açıklayamıyorlar. Çin hükümeti de bir süredir tedbir üstüne tedbir alıyor. Borsaya likidite sağlamaya bile çalışıyor. Hisse senedi satışını filan yasaklıyor. Neden? Endeks düşmesin diye. Halbuki borsa endeksi bu, iner de çıkar da. Hep yükselen borsa endeksi tarihte görülmüş bir şey değil. Ama oluyor işte. Bütün bu olanlar bana 1980’li yılların ikinci yarısında Türkiye’de olup bitenleri hatırlatıyor. Gelin bak [Devamı]