Arşiv

  • Temmuz 2024 (12)
  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)

    Japonya’nın Ekonomik Güvenlik Bakanı da belli oldu
    Güven Sak, Dr. 04 Ekim 2022
    Çok alametler belirdi, Japonya da ekonomik savaş ortamına intibak için geçen yıldan beri planladığı adımları atmaya başladı. Bu yıl önce “Ekonomik Güvenlik Yasası” hazırlıkları tamamlandı ve yasa Mayıs 2022 gibi parlamentodan geçti. Ağustos ayının sonunda ise Sanae Takaichi kabineye yeni eklenen Ekonomik Güvenlik Bakanlığına atandı. Artık Japonya’nın bir Ekonomik Güvenlik Bakanı var. [Devamı]
    Millet yüksek enflasyonu kabineden biliyor
    Güven Sak, Dr. 27 Eylül 2022
    Rusya-Ukrayna savaşı yedinci ayını bitirdi, sekizinci aydayız artık. Hadise sekizinci ayına girince nitel bir değişime uğradı sanki. Benim gördüğüm, Rusya-Ukrayna savaşı ile ilgili anlatı dünyanın her tarafında değişmeye başladı. Anlatıdaki değişimi dikkate almakta fayda var doğrusu. Anlatı önemli. [Devamı]
    “Servet vergisine neden ihtiyacımız var?”
    Güven Sak, Dr. 13 Eylül 2022
    İlginç bir zamanda yaşıyoruz. Dünyada işler alıştığımız biçimde olmuyor. Önce virüslerin dünyası ile insanların dünyası arasında bir savaş başladı. Ne yapacağımızı şaşırdık. Yüz yıldır hiç böyle bir savaş durumu görmemiştik. [Devamı]
    COP bölgemize geliyor
    Güven Sak, Dr. 06 Eylül 2022
    Doğrusu ben artık pek sıkıldım. Dünyanın gündemi ile Türkiye’nin gündemi bir türlü örtüşmüyor. Dünyanın temel gündemi iklim değişikliği ve teknoloji yarışı. Dünya işin aslıyla, Yeşil Mutabakat süreciyle, biz ise Rusya-Ukrayna savaşının bölgesel sonuçları gibi ikincil etkilerle uğraşıyoruz. Dünya yarına odaklanmışken, biz günün meseleleri ile ilgileniyor ve hadiseleri takip etmekten yoruluyoruz sanki. [Devamı]
    Merkezin itibarı olmazsa, işte böyle olur
    Güven Sak, Dr. 16 Ağustos 2022
    2001 krizi günleri ile bugün arasında ne fark var? Geçenlerde bana bunu sordular. Bana sorarsanız, geniş halk kitleleri açısından bugün o günden daha kötüdür. Neden? 2001’de bankalar ve şirketlerle ilgili daha kısmi bir problemimiz vardı, daha az sayıda vatandaşımızı doğrudan etkiliyordu ve doğrusu ya, problem daha kolay kontrol edilebilir bir boyuttaydı. Bugün öyle değil. [Devamı]
    Tayvan Ukrayna olur mu?
    Güven Sak, Dr. 09 Ağustos 2022
    Amerikan Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi Tayvan’ı ziyaret ettiğinden beri bugünlerde en çok bunu duyuyorum doğrusu: Tayvan Ukrayna olur mu? Ne demek? Aynı Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimi gibi, Çin de Tayvan’ı işgale kalkışır mı? Sanmam. Çin, Rusya değil. [Devamı]
    Rusya’ya dokunan yanıyor
    Güven Sak, Dr. 02 Ağustos 2022
    Geçenlerde 44 gün savaşı sonrası başlayan Ermenistan-Türkiye yakınlaşması konusunda bir toplantıdaydım. Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki 44 gün savaşı ile başlayan süreci neden futbol diplomasisi döneminden daha güçlü ve sağlıklı gördüğümü anlattım. Bu kez resim hakikaten farklı. [Devamı]
    Bu kış ısınmadan mı yoksa üretimden mi feragat ederiz?
    Güven Sak, Dr. 26 Temmuz 2022
    Geçen cuma Rusya-Ukrayna savaşı 150’nici gününü doldurdu. Üç günde bitmedi. Birkaç haftada bitmedi. Kaç ay sürer derken artık kaç çeyrek diye sormak makul hale geldi. Savaş daha birkaç yıl sürecek gibi duruyor. Geçenlerde, “artık daha uzun vadeli düşünmeye başlama zamanı” demiş, ilk düşünme konusu olarak da “Türkiye böyle lay lay lom gitmeye devam ederse yakında Polonya ve Macaristan gibi Ukrayna da Türkiye’yi geçer” diye eklemiştim. Hani sonra “gitti kervan kaldık dağlar başında” diye yakınmaya başlamayalım yine. [Devamı]
    Fırsatı Türkiye yerine Ukrayna kullanabilir mi?
    Güven Sak, Dr. 19 Temmuz 2022
    Bugün Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısının 145. (yazıyla, yüz kırk beşinci) günü. Rusya beklediği gibi üç günde zafere ulaşamadı. Rusya-Ukrayna savaşı yakında beşinci ayını tamamlayıp altıncı ayına girecek. [Devamı]
    Şimdi değilse ne zaman?
    Güven Sak, Dr. 28 Haziran 2022
    Türkiye’nin içinde debelendiği çukurdan çıkabilmesi için ilk koşulun “artık kazmayı bırakmak” olduğunu söylemiştim. Hatırlayın Birinci Çukur Kanunu’nu. Sonra İkinci Çukur Kanunu ne diyordu? “Artık kazmayı bırakmış olmanız, bir çukurda olduğunuz gerçeğini değiştirmez”. [Devamı]