Arşiv

  • Nisan 2024 (10)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)
  • Mayıs 2023 (9)

    Alma masumun ahını, çıkar aheste aheste
    Fatih Özatay, Dr. 19 Temmuz 2023
    Hafta sonu gündemin birinci sırasındaydı: Vergi oranlarındaki artış, akaryakıt fiyatlarına öyle bir yansıdı ki bir aylık artış neredeyse yüzde 30 oldu. Gelen tepkiler nedeniyle Hazine ve Maliye Bakanlığı, dolar cinsinden akaryakıt litre fiyatını Avrupa ülkelerindeki dolar cinsinden litre fiyatları ile karşılaştırdı. Karşılaştırmaya göre bizdeki akaryakıt fiyatı oldukça ucuzdu. [Devamı]
    Yakıcı soruna merhem ne zaman?
    Fatih Özatay, Dr. 14 Temmuz 2023
    “Türkiye'nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır” açıklaması yapıldığından bu yana yaklaşık kırk gün geçti. Ne yapıldı bu sürede? Öncelikle, Türkiye’nin en can yakıcı sorununu azaltmak üzere yurtdışından döviz finansmanı sağlamak için Birleşik Arap Emirlikleri’nde ve Katar’da görüşmeler yapıldı. Suudi Arabistan’a da benzer bir ziyaret yapılacağı açıklandı. [Devamı]
    Kısa vadeli avansa yeşil ışık yakmamak gerekir
    Fatih Özatay, Dr. 12 Temmuz 2023
    Son vergi gelirlerini artırıcı düzenlemeler ve Kur Korumalı Mevduattan (KKM) gelecek yükün TCMB’nin üzerine yıkılması sonrasında, 2023 yılı bütçe açığının alabileceği değerler hakkında üç aşağı beş yukarı görüş birliği var. Mesela eski DPT Uzmanı ve TCMB Araştırma Genel Müdürü Zafer Yükseler, pazar günü sosyal medyada kısa bir not paylaştı. Bu çalışmaya göre 2023 bütçe açığının 1,26 trilyon liraya ulaşabileceğini tahmin ediyor. Bir başka uzmanın, Atılım Üniversitesi Maliye Bölümü öğretim üyesi Hakan Yılmaz’ın konu hakkında hazırladığı raporun bir özeti dün Mehmet Kaya tarafından gazetemizde yayımlandı. Hakan Yılmaz da hemen hemen ayını düzeyde bir açık tahmin ediyor: 1,3 trilyon lira. Peki, vergi düzenlemeleri ve KKM transferi yapılmasaydı bütçe açığı ne düzeye çıkacaktı? Gazetemizdeki hab [Devamı]
    Enflasyonda sevimsiz gidişat
    Fatih Özatay, Dr. 07 Temmuz 2023
    Haziran aylık tüketici enflasyonu beklenen değere yakın bir düzeyde gerçekleşti: Yüzde 3,9. Yıllık enflasyon ise 38,2 oldu; geçen aya kıyasla 1,4 puanlık bir düşüş yaşandı. Öncelikle şu noktaya vurgu yapmak gerekiyor. Mevcut tüketici fiyat endeksi Ocak 2003’ten bu yana açıklanıyor. Bu yılın Haziran enflasyonu, o tarihten bu yana gözlenen en yüksek ikinci Haziran aylık enflasyonu oldu. İşin sevimsiz tarafı da burada. [Devamı]
    Ne hedefler açıkladım zaten yoktular
    Fatih Özatay, Dr. 05 Temmuz 2023
    “Ne hedefler açıkladım zaten yoktular Böyle bir açıklama görülmemiştir.” [Devamı]
    Nerede çıpa?
    Fatih Özatay, Dr. 28 Haziran 2023
    Merkez Bankası faiz kararını almadan önce yazdığım son yazıyı “işte bu ortamda, Merkez Bankası faiz kararı açıklayacak. Hadi hayırlısı” diye bitirmiştim. Neydi o ortam? O yazıdan alıntıyla, şu: “Yeni ekonomi ekibi yok, yeni ekonomi programı yok, döviz ihtiyacımızın nasıl karşılanacağı belirsiz, bütçe açığının nasıl kontrol altına alınacağı ve nasıl finanse edileceği belirsiz. Bu dördüne şu beşincisini de eklemek gerekir: Birkaç günde bunlara ilişkin açıklamalar yapıldı diyelim; sürdürülebilecek mi yeni durum? Yani, yeni bir Ağbal-Elvan sendromu yaşanma ihtimali az mı çok mu?” [Devamı]
    Hadi hayırlısı
    Fatih Özatay, Dr. 23 Haziran 2023
    Yazıyı yazmak için bilgisayarın başına oturduğum an itibarıyla durum şöyleydi: Hazine ve Maliye Bakanı değişmişti. Devir-teslim döneminde yeni bakan rasyonel (akla uygun) politikalara dönüleceğini açıklamıştı. Farklı bir ifadeyle, seçime kadar uygulanmakta olan ekonomi politikasının akla uygun olmadığını belirtmişti. Merkez Bankası Başkanı değişmişti. Eski Merkez Bankası Başkanı ise Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı olmuştu. Yani, akla uygun olmadığı ima edilen ekonomi politikasının önemli uygulamalarına imza atan bir kişi, önemli bir başka kurumun başkanlığına getirilmişti. Akla uygunluk açıklamasının ardından nerdeyse üç hafta geçmişti ama henüz açıklanmış bir ekonomi programı yoktu. Buna karşılık bir önemli değişkene ilişkin (asgari ücret) karar alınmış, bir diğeri (polit [Devamı]
    Bir tut ucundan da itelim şu sarkacı
    Fatih Özatay, Dr. 21 Haziran 2023
    Sarkaç Eylül 2021’den beri bir uçta duruyordu. Ne zaman salınmaya başlamasına yol açılacak ve diğer uca ne kadar yaklaşacağına izin verilecek diye merak ediyoruz. Yetmezmiş gibi, o gittiği yerde ne kadar durabileceğini; eski uca ne zaman yönlendirileceğini de sorguluyoruz. Oysa sarkacın, artık nasıl bir sarkaçsa bu, bu garip hareketi yapmasına yol açan yönlendirmelerin arka planındaki temel sorun orada öylece duruyor. [Devamı]
    Turpun büyüğü
    Fatih Özatay, Dr. 16 Haziran 2023
    Son yazımda “bütçe açığı çok yüksek düzeylere -2001 krizinden önce alıştığımız düzeylere- doğru yöneliyor” demiştim. 2001 krizi öncesindeki döneme haksızlık yapmışım. Yaklaşık elli yılın (1975-2022) en yüksek bütçe açığı GSYH’nin yüzde 11,5’i ile 2001’de gerçekleşmiş. 2001 krizi sonrasında uygulamaya konulan ‘Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı’ sürekli düşüyor: 2002’de hala yüksek (yüzde 11,1) ama izleyen dönemde her yıl üçer-dörder puan azalarak 2005’te yüzde 1’e kadar geriliyor. 2001 krizi öncesinde ulaştığı en yüksek değer ise 1999 yılında: Yüzde 8,6. 1975-2022 döneminin bütçe açığı gelişmelerini grafikte gösteriyorum. [Devamı]
    İsimlerin önemi
    Fatih Özatay, Dr. 14 Haziran 2023
    Aylardır üzerinde durduğum ‘makule dönüş’ programı üç ayaktan oluşuyordu: İstikrara yönelik adımlar, ekonomi alanında kurumsal yapıda değişiklikler, ekonomi dışındaki alanlarda kurumsal yapıda değişiklikler. Henüz ortada açıklanan bir program yok. Açıklanacak programda kurumsal alanda yapısal değişikliklere ilişkin gösterişli cümleler olabilir. Ancak uzun bir süredir yaşadıklarımız, bunların uygulamaya konulması açısından umutlu olmamamız gerektiğini söylüyor bize. Bu durumda, uygulamada sadece ilk ayağa –istikrarı sağlamaya, yönelik kararlar göreceğiz. Hem döviz kurundaki gidişat hem de TCMB’ye yapılan atama nedeniyle daha çok faiz politikası konuşuluyor. Oysa bütçe açığı çok yüksek düzeylere -2001 krizinden önce alıştığımız düzeylere doğru yöneliyor. O açıdan da tehlikeli sulardayız; Per [Devamı]