Okumanın yaşı yok mu? Heyecanla başladığın üniversite biter mi?
12 Şubat 2024
TEPAV Kalkınma Programı Direktörü H. Ekrem Cunedioğlu’nun “Türkiye’de Yoksulluk ve Gelir Dağılımı: TÜİK Verilerine Nasıl Bakalım?” başlıklı değerlendirme notu geçtiğimiz hafta yayımlandı. Cunedioğlu, notunda yükseköğretim mezunlarının ortalama gelirinin lise mezunlarının ortalama gelirinden 2012’de yüzde 77 fazlayken 2022’de sadece 38 fazla olduğunu ve bu durumun potansiyel işgücünün önemli bir kısmı için neden yükseköğretime devam edeyim sorusunu anlamlı hale getirebileceğini belirtiyor. Diğer taraftan Yüksek Öğretim Kalite Kurulu’nun Gösterge Değerleri Raporu kapsamında açıkladığı “Üniversiteden Ayrılan Öğrenci Sayısı (Mezunlar Hariç)” verisi son zamanlarda birçok haberde yer aldı. Bu haberlerde 2018-2022 yıllarını kapsayan beş yıllık dönemde yaklaşık 2 milyon üniversite öğrencisinin oku
[Devamı]
Mızrak çuvala sığmadı: Ocak 2024’te Hazine rekor nakit açığı verdi
10 Şubat 2024
2023 yılı bütçe gerçekleşmeleri Hazine nakit dengesinin öncü gösterge niteliğinde olduğunu bilenler açısından sürpriz oldu. Zira 2023 yılında Hazine nakit dengesi 625 milyar TL açık vermişken merkezi yönetim bütçe açığı 1,375 milyar TL olarak gerçekleşti. Diğer bir ifadeyle nakit dengesi GSYH’nin yüzde 2,5’i kadar açık vermişken bütçe açığının GSYH'ye oranı yüzde 5,4 olarak gerçekleşti. Aradaki bu büyük fark, Aralık 2023’te tahakkuk eden bütçe harcamalarının nakit ödemesinin 2024 yılına ertelenmiş olmasından kaynaklanıyordu. Yaklaşık 750 milyar TL tutarındaki harcamanın 2023’te ödenmemiş olmasının Aralık sonunda 800 milyar TL civarında olan Hazine banka hesap bakiyesinin korunması çabasından kaynaklandığı değerlendirilmektedir.
[Devamı]
Merkez Bankası Toplantısından Gözlemler
10 Şubat 2024
Bu hafta gerek yurt içinde gerekse yurt dışında gözler göreve sürpriz bir şekilde atanan Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın yapacağı Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısındaydı. Peki, toplantıda öne çıkan konular neydi; gelin bunları değerlendirelim.
[Devamı]
Hedef açıklamama inadının rasyonel bir nedeni var mı?
09 Şubat 2024
Bugün yılın ilk enflasyon raporunu açıklayacak Merkez Bankası. Son raporda 2024 sonu için tahmin edilen enflasyon aralığı yüzde 30-42 düzeyinde. Orta noktası ise yüzde 36. İlk merak edilen, yeni raporda enflasyon tahmininin değiştirilip değiştirilmeyeceği. Bu merakın ana nedeni ise Ocak enflasyonun yüzde 6,7 gibi yüksek bir düzeyde gerçekleşmesi. Ek olarak Şubat enflasyonunun bu gelişmeden etkilenerek daha önce tahmin edilenden biraz daha yüksek çıkma olasılığından söz ediliyor.
[Devamı]
Deprem felaketi ve maliye politikası
07 Şubat 2024
Bugün 6 Şubat. Büyük deprem felaketinin üzerinden tam bir yıl geçti. Ne yazık ki canlarımızı kaybettik, çok sayıda vatandaşımız yaralandı ve çok sayıda aile parçalandı. Depremin yol açtığı maddi hasarı ortadan kaldırmak amacıyla yapılan çalışmalar ile maliye politikası arasındaki ilişkiye bakacağım. Mart 2023’te, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı depremin oluşturduğu maddi hasarın maliyetini 104 milyar dolar olarak tahmin etti. Altyapı, konut, özel işyerleri ve kamu binaları için yapılacak ve üç-dört yıllık bir süreye yayılması beklenen harcamaları kapsıyordu bu büyüklük.
[Devamı]
6 Şubat’a Ağıt
06 Şubat 2024
Gecenin bir yarısı eşimin telefonu çalmıştı. Babasıyla konuşuyordu ve sesindeki tedirginlik kendime gelmeme yetmişti. Deprem kelimesini duyup hemen sosyal medya paylaşımlarına bakmaya başladım. Kahramanmaraş merkezli 7,5 şiddetinde bir deprem olduğu yazıyordu. Deprem büyüktü ama çok yıkıcı değil diye düşünmüştüm. Çünkü, bizimkilerde bir sıkıntı yok gibiydi. Sonra, Antakya’da yaşayan kuzenini aradı eşim. “Çok kötü, çok kötü, her yer yıkıldı” diye ağlamaklı bir haykırış yankılandı telefonda. Sonra, başka bir kuzenini aradı ve kendisine ulaşamayınca kuzeninin eşini aradı. Sessizce “yardım gönderin bize, enkaz altındayız” diyen bir çaresizlik… Sonrası, kıyamet… Oysa, tüm bunları yaşarken bir yandan da durumun ehemmiyetini anlamak için açık tuttuğumuz televizyonda Hatay’dan kimse bahsetmiyordu.
[Devamı]
Yoksulum, yoksulsun, yoksuluz
03 Şubat 2024
Bu hafta TÜİK Gelir Dağılımı ile Yoksulluk ve Yaşam Koşulları istatistiklerini yayınladı. 2022 yılını referans alan her iki veri seti de Türkiye’deki yaşam koşulları ve gelir adaleti açısından kara bir tablo çiziyor. Biz ekonomistler, yüksek enflasyonun en büyük kaybedeninin düşük ve orta gelirli haneler olacağını uzunca bir süredir söylüyorduk. Bu hafta açıklanan veriler de malumun ilanı oldu.
[Devamı]
Enflasyonla mücadele için niyet olmayınca - II
02 Şubat 2024
Yazının başlığında yer alan ‘2’ sayısı da nereden çıktı diye sorarsanız, haksız olmazsınız. Üç hafta önce -9 Ocak’ta- yayımlanan yazımda, 1924-2024 döneminde her yıl gerçekleşen ortalama yıllık enflasyonun seyrini gösteren bir grafik vermiştim. Birinci yüzyılın ortalaması yüzde 23,6 idi. Yüksek enflasyonlu günler artık geride kaldı derken, 2017’den itibaren enflasyon yine yükselmeye başladı. Hem de ne yükseliş; 2022’de tüm yüzyılın en yüksek ikinci ortalama yıllık enflasyonu gerçekleşti. Bu gelişmeleri özetledikten sonra şu kısa soruyu sormuştum: “Neden böyle?”
[Devamı]
Küresel Değişimler Bağlamında NATO Müttefiklerimiz ile İlişkiler ve Beklentiler
01 Şubat 2024
Putin Rusya’sının, Ukrayna’ya karşı başlattığı savaş yaklaşık iki yıldır sürüyor. Herhangi bir barış olasılığı da henüz ufukta görünmüyor. Rusya'nın uluslararası kuralları açıkça ihlal eden saldırısı, başta Batılılar olmak üzere birçok ülkenin Ukrayna'yı desteklemesi ile sonuçlandı. Ancak savaşın gidişatına ilişkin gelişmeler, bu ülkelerin başlangıçta verdikleri koşulsuz desteği, bugün de aynı kararlılıkta devam ettireceklerinin sorgulanmasına yol açıyor.
[Devamı]
Enflasyonla mücadelede karşılaşılan zorluklar
31 Ocak 2024
Uygulanmakta olan ‘eksik’ ekonomi programının enflasyonla mücadele açısından karşılaştığı önemli zorluklar var. Birinci zorluk Mayıs seçimlerinden sonra döviz kurunun bu kadar sıçramasına izin verilmesinden kaynaklanıyor. İlk PPK toplantı tarihini öne çekerek -olağanüstü bir toplantı yaparak- politika faizi önden yüklemeli artırılabilirdi. Daha sonra kademeli bir artışa gidilebilirdi. Kurun bu kadar sıçramasında, programın faiz ve vergi oranları artışları dışında başka bir unsur taşımaması, kapsamlı bir programın uygulamaya sokulmaması da büyük rol oynadı. Bu eksiklikler, U-dönüş olabileceğine dair şüpheleri yaygınlaştırdı. Sonuçta, döviz kuru anlamsız bir ölçüde sıçradı. Mayıs sonunda dolar kuru 20 TL iken, Temmuz ortasında 26, Ekim ortasında ise 28 oldu. Beraberinde enflasyon da yükseldi
[Devamı]