Arşiv

  • Temmuz 2024 (13)
  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)

    Eleştirelim ama hakkını da teslim edelim
    Fatih Özatay, Dr. 24 Ocak 2024
    Merkez Bankası Başkanı hakkında son zamanlarda çok fazla şey yazıldı, konuşuldu. Söylentilerin bir kısmının doğru olmadığı açık. Mesela bir Merkez Bankası Başkanı tek başına birisini genel müdür ya da müdür yapamaz, görevden de alamaz. Ancak önerebilir. Önce, Başkan ve Başkan Yardımcılarından oluşan Yönetim Komitesi’nden en azından oy çokluğuyla geçmesi gerekir o önerinin. O da yetmez. Yönetim Komitesi’nde karara bağlanırsa, o kararın Banka Meclisi’ne gitmesi ve orada da en azından oy çoğunluğuyla onaylanması gerekir. Banka Meclisi’nin yedi üyesi var. Başkan bunlardan sadece biri ama Meclis’in başkanı. Kalan altı üyenin görev süreleri üç yıldır. Her yıl iki üyenin görev süresi biter; ya yeniden seçilirler ya da yenileri göreve gelir. Göreve getiren ise bir anonim şirket olan Merkez Bankası [Devamı]
    Yapay zekâ kimi güçlendirir?
    Güven Sak, Dr. 23 Ocak 2024
    Yapay zekâ ile ilgili tartışmalar geçen hafta Davos toplantıları nedeniyle yine gündemdeydi. Dünyanın yeni bir teknolojik devrimin eşiğinde olduğu konusunda bir uzlaşma var ama bu teknolojik devrimin etkileri konusunda rivayet muhtelif. Otomasyon beceri gerektirmeyen işleri ortadan kaldırmıştı, yapay zekâ ile birlikte sıra yüksek beceri gerektiren işlere de geldi. [Devamı]
    Ah şu bütçenin bir dili olsa…
    Burcu Aydın Özüdoğru, Dr. 20 Ocak 2024
    Bu haftanın gündemi bütçe idi. Peki neden? İlki merkezi yönetim bütçesinin kamuoyunu şaşırtması oldu. Zira bir hafta önce açıklanan Hazine nakit dengesi 626 milyar TL açık verirken aynı dönemi kapsayan merkez yönetim bütçe açığı 1,4 trilyon oldu! Ekonomi ve kamu maliyesiyle ilgilenen kişilerin henüz cevaplayamadığı sorular ortaya çıktı. Örneğin bütçe açığı neden nakit dengesine yansımadı? Aralık ayında sermaye transferleri altında yer alan yaklaşık 700 milyar TL tutarındaki harcama ne için yapıldı? Detaylar neden açıklanmadı? [Devamı]
    Tahakkuk-nakit farkı enflasyonla mücadeleyi zorlaştırabilir
    Fatih Özatay, Dr. 19 Ocak 2024
    Bütçe açığı (tahakkuk eden açık) ile nakit bütçe açığı arasında bugüne kadar görülmemiş bir fark gerçekleşti 2023’te. Tahakkuk ettiğine göre, 1.38 trilyon liralık açığa yol açan harcamalar yapılmış, ancak ödemeleri gerçekleşmemiş. Nakit bütçe açığı 626 milyar lira olduğuna göre, demek ki 2023’ten bu yıla sarkan 750 milyar liralık bir nakit çıkışı olacak bütçeden. Çok muhtemelen bugünlerde ödenmeye başlandı ve birkaç ay içinde ödeme tamamlanmış olacak. Nereden ödenecek? Hazine’nin Merkez Bankası’nda ve kamu bankalarında mevduat hesabı var. 15 Ocak itibarıyla Merkez Bankası’ndaki mevduatının (lira cinsinden olanın) büyüklüğü 350 milyar liraydı. Kamu bankalarında tutulan mevduatın büyüklüğünü bilmiyoruz. Ödeme için bir başka ‘kaynak’ iç borçlanma olabilir. İç borçlanma finans sisteminde likid [Devamı]
    Nakit bütçe ve bütçe açıkları: Neden bu kadar farklılar?
    Fatih Özatay, Dr. 17 Ocak 2024
    Dün Aralık ayı bütçe açığı açıklandı. Salt Aralık’ta 843 milyar TL açık gerçekleşmiş. Böylelikle 2023 yılı toplam bütçe açığı 1.38 trilyon TL’ye yükseldi. Oysa bir hafta önce açıklanan 2023 yılı nakit bütçe açığı sadece Aralık’taki bütçe açığının da altında: 626 milyar TL. İlginç işler oluyor Türkiye’de. Aynı bütçe, biri nakit bütçe açığı biri bütçe açığı. Ama aralarında müthiş fark var. [Devamı]
    İstihdam piyasası S.O.S veriyor
    Burcu Aydın Özüdoğru, Dr. 13 Ocak 2024
    Bu yıl ve önümüzdeki yıllarda konuşmamız gereken en önemli konular arasında istihdam piyasası ve toplumsal refah yer alıyor. Son yıllarda uygulanan genişlemeci ve büyüme odaklı politikalara rağmen istihdam piyasası ve toplumsal refahta eksen kayıpları yaşanmış. Önümüz ise yüksek faiz oranları ve kısıtlı mali imkanlarla çok daha da zorlu. [Devamı]
    Siyaset daha ne kadar sabreder?
    Fatih Özatay, Dr. 12 Ocak 2024
    Kasım sanayi üretimi, istihdam oranı ve işsizlik oranı verileri açıklandı. Soru şu: Bu gidişata siyaset daha ne kadar tahammül eder? Temmuz-Kasım döneminde, yani üst üste beş aydır (mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış) sanayi üretimi bir ay öncesine kıyasla azalıyor. Aylık değişim oranları (yüzde) şöyle: Temmuz: -0,4; Ağustos: -0,8; Eylül: -0,1; Ekim: -0,3 ve Kasım: -1,4. Dolayısıyla, bir aylık hareket denilip geçilecek bir gelişme değil; beş aydır sürüyor. [Devamı]
    Enflasyonla Mücadele İçin Niyet Olmayınca-I
    Fatih Özatay, Dr. 10 Ocak 2024
    İlk grafikte 1924-2023 döneminde yıllık enflasyonların gelişimi ve ortalaması gösteriliyor. Ayrıca üç en yüksek yıllık enflasyon ve geçekleştiği yıllar işaretlenmiş durumda. Cumhuriyet’in ilk yıllarına giden tüketici enflasyonu yok. Yerine grafikte yer alan, ‘GSYH deflatörü’ olarak bilinen fiyat endeksindeki yıllık değişimler. Herhangi bir yılda gerçekleşen ortalama enflasyonu temsil ediyor. Kabaca üretici enflasyonu ile tüketici enflasyonunun ortalaması olarak düşünebilirsiniz. Yüz yılın ortalama enflasyonu yüzde 23,6. [Devamı]
    2023 kazasız bitti, ya 2024?
    Güven Sak, Dr. 09 Ocak 2024
    2023 hem dünyada hem Türkiye’de doğrusu kazasız bitti. Bir nevi, korkulan olmadı. Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) 24 aya yayılan faiz artırım sürecine rağmen, Amerikan ekonomisi resesyona girmedi, yüzde 3’ten fazla büyüdü. Çin’deki yavaşlama korkulduğu kadar büyük olmadı. Çin ekonomisi, sonuçta, hükümetin hedefi olan yüzde 5’e yakın büyüdü. Türkiye ekonomisi ise bir ödemeler dengesi krizine girmeden 2023 yılını kazasız atlattı. [Devamı]
    Kafkaesk bir sabah
    H. Ekrem Cunedioğlu 08 Ocak 2024
    “Gregor Samsa bir sabah huzursuz düşlerden uyandığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.” Kafka’nın insanın kendine yabancılaşmasını anlattığı Dönüşüm adlı uzun hikayesi bu cümle ile başlar. Ticaret Bakanlığı’nın 4 Ocak’ta yayımladığı, firmaların üretim yerlerini dikkate alarak hesaplanan il bazında ihracat verilerine baktığım anda aklıma bu hikâye geldi. Ancak Ticaret Bakanlığı’nın bize sunduğu, Kafka’nın hikayesindekinin aksine bir öze dönüş hikayesi. Çünkü yeni verinin sunduğu ilk mesaj şu: TÜİK’in kamuya açık il bazında ihracat verilerini kullanarak yaptığınız tüm analizler aslında illerin gerçeklerini yansıtmıyor. Birçok il toplantısında bu yönde şikayetler duymuştum. Mesela, Bursa’da reel sektör temsilcilerine yaptığım bir sunumda Bursa’nın ihracatını değerlend [Devamı]