Köpüren köpükler
05 Ocak 2009
ABD'de konut piyasasında oluşan köpük patladı ya, artık sağımız solumuz 'köpükçüler' oldu. Amanın da Türkiye'de nasıl da köpük oluşmuşmuş da, işte "bakın görün nasıl patlarmış" da, hah işte öyle İsa'nın doğumundan bu yana 'yanlış para politikası uygulanırsa' olacağı buydu da, falan.
[Devamı]
Durgunluk enflasyonu da çarptı
04 Ocak 2009
Yılsonu enflasyonlarının 2004-2008 ortalaması yüzde 9. Yeni endeks yayınlandığından beri en yüksek yılsonu enflasyonu ise 2008'de gerçekleşti: Yüzde 10.1. Rakamlara salt böyle bakınca karamsar bir tablo ortaya çıkıyor. Ama öyle değil. Son iki ayda enflasyonda iki puanlık önemli bir düşüş gerçekleşti. Ek olarak, 'I' çekirdek enflasyon göstergesi ile ölçülen yılsonu enflasyonu çok daha düşük, ayrıca 2009 hedefi ile uyumlu sayılabilecek bir düzeyde seyrediyor.
[Devamı]
Olmaması gereken belirlilik
01 Ocak 2009
Adettendir; artık niye adetse, ya da gerçekten adet mi, neyse... Yeni yıla giriyorken muhasebe yapılır, geride bırakılan yıl için önceden neler denmiş, söylenenlerin ne kadarı gerçekleşmiş falan... Bu yazıyı yazdığım 2008'in son günü sabah biraz da korkarak eski dosyaları karıştırdım; 'korkarak' çünkü bütün bir yıl 'dümende kim var' mealinde sorular sordum, eylemsizliği eleştirdim. Peki, 'bu köşenin yazarı' neler söyledi? Al başına belayı; ne gerek var böyle gerçekten adet olup olmadığını bilmediğim ama herhalde öyledir diye düşündüğüm adetlere? Sonra demezler mi adama "Ne biçim yazılar yazmış; üstelik üniversite hocası olacak, vah zavallı öğrencileri, bürokraside falan da çalışmış, kim bilir neler yaptılar da bizler bu hale düştük!" Bu kadarla kalsa iyi, ya bir de "köşe yazarı böyle olan
[Devamı]
İç talebi artırmak için
29 Aralık 2008
90'lı yıllarda bu ülke yüksek bütçe açıklarından çok çekti. Yıllar boyunca hüküm süren yüksek bütçe açığı nedeniyle kamunun borcu sürekli arttı, bu süreçte borçlanma faizleri enflasyonun çok üzerine çıktı ve borçlanma vadeleri kısaldı. O dönemlerde hep "Acaba Hazine bu haftanın borçlanma ihalesini kazasız belasız atlatacak mı?" kaygısı oldu.
[Devamı]
Kefalet sistemi yardımcı olur
28 Aralık 2008
İçinde bulunduğumuz ekonomik durgunluktan çıkabilmemiz için hem iç talebi artıracak hem de şirketlerin krediye erişimini kolaylaştıracak önlemler öneriliyor. Bu köşede, özellikle şirketler kesiminin krediye erişimini kolaylaştırıcı önlem önerilerine bol miktarda yer verdim. Zira bunların çoğu olağandışıydı ve tartışılmaları gerekiyordu.
[Devamı]
Topyekûn hücum
25 Aralık 2008
Şu gerçeğin altını çizmek gerekiyor: Talep daralması, kredi daralması ve ekonomiye duyulan güvenin azalması ayna anda varlar ve birbirlerini besliyorlar. Geldiğimiz noktada 'talebi mi artırsak', yok sadece 'şirketler kesiminin krediye erişimini kolaylaştıralım' veya 'IMF parası gelir, dertler biter' lüksüne sahip değiliz.
[Devamı]
‘IMF light’a ek ne yapabiliriz?
22 Aralık 2008
IMF ile anlaştınız. Piyasada söylenen rakam dolaylarında, hatta daha fazla tutarda kredi aldınız. Diyelim bu miktar 30 milyar dolar. Çok güzel; bekleyişler bozulmadı, hata beklenenden fazla kaynak geldiği için olumluya da döndü. Üstelik üzerinde anlaştığınız program 'IMF light' da olsa, en azından anlaşma süresince uygulayacağınız ekonomik programınızın uluslararası ölçütler açısından kabul edilebilir bir program olmasını da garanti altına aldınız. Bu da güzel.
[Devamı]
‘IMF light’ dertleri bitirecek mi?
21 Aralık 2008
Yapılan açıklamalara göre IMF ile anlaşmak üzereyiz. Bu kısa vadeli bir anlaşma olacak ve IMF'den önemli bir kaynak sağlanacak. Muhtemelen bu program kamu harcamaları açısından biraz daha esnek olacak, faiz dışı fazla hedefini iddialı bir düzeyde tutmayacak ve çok fazla yapısal önlem diye diretmeyecek. Bu programa 'IMF light' diyelim.Peki, bu anlaşma derdimize deva olacak mı? 19 ekim tarihli yazımdan alıntıyla başlayayım. Aşağıda söyleyeceklerim ve bir süre daha bu köşede okuyacaklarınız o yazıdaki şu üç paragrafta saklı çünkü:
[Devamı]
Mahkûm değilken mahkûm nasıl olunur?
18 Aralık 2008
Kabul etmek gerekir ki çok eğlenceli bir ülkede yaşıyoruz. Televizyonu açıyorsunuz, bir bakıyorsunuz siyasi parti liderleri arasında hararetli bir tartışma. 2009 bütçesi üzerinde konuşmuşlar. 'Muşlar', çünkü oturup da görüşmeleri izleyecek vakit yok, sabah haberlerindeki özetlerden söze ediyorum.
[Devamı]
Brezilya’nın yapamadığı, bizim yapabileceğimiz
15 Aralık 2008
'Herkesin önlemi kendine; önemli olan aynı önlemleri almak değil, özünde aynı işi yapmak. Yani güveni artırıcı önlemler almak gerekiyor.' şeklinde bitirmiştim dünkü yazımı. Brezilya geride bıraktığımız perşembe günü yine ilginç ekonomik kararlar açıkladı. Paketin ilk maddesinde vergi indirimleri var. İkinci unsur çok daha ilginç: Özel sektörün 2009'da vadesi gelen dış borçlarını geri ödeyebilmesi için Brezilya Merkez Bankası'nın döviz rezervleri kullanılacak. Başlangıç olarak, 10 milyar dolarlık bir borç geri ödemesi yapılacağı hesaplanıyor. Bu tutar 40 milyar dolara kadar çıkabilirmiş.
[Devamı]