Arşiv

  • Nisan 2024 (14)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)
  • Mayıs 2023 (9)

    Sermaye hareketleri
    Hasan Ersel, Dr. 07 Mart 2008
    Dani Rodrik ve Avrind Subramanian 25 Şubat 2008 tarihli Financial Times gazetesinde yayımladıkları bir makale ile ülkeler arasındaki sermaye hareketlerinin doğurduğu sorunlar ve bunları önlemek için neler yapılabileceği konusunu bir kez daha gündeme taşıdılar. Sanıyorum, artık, sermaye hareketlerinin ciddi olumsuz sonuçlar doğurabildiği konusunda kuşkusu olan yok. Ama pek çok kimse uluslararası sermaye hareketlerinin, abartıldığı kadar olmasa bile, yararı olduğunu da düşünüyor. Dolayısıyla "ne yapmalı" biçimindeki bir sorunun yanıtını bulmak güçleşiyor. Çünkü yanıtın "sermaye hareketlerinin yararından taviz vermeden zararını yok etmenin yolunu bulalım" biçiminde olması gerek. Yan etkisiz ilaç bulmak gibi bir şey. Dani Rodrik ve Avrind Subramanian'ın yazısı bu konuda somut öneril [Devamı]
    ABD'ye odaklanan ekonomi Avrupa'yı unuttu
    Hasan Ersel, Dr. 03 Mart 2008
    ABD kendisini gündemde tutmayı başarıyor. Bu, ülkenin dünyadaki ağırlığının doğal sonucu olarak görülebilir. Ama bir de buna ABD'nin propaganda/reklam alanındaki başarısı da eklenmeli; kendi ulusal gündemlerinin bir maddesini, hatta yerel bir konuyu, küreselleştirmeyi başarıyorlar. Kutlamak gerek. Ancak biz de bu işe fazla kapılıyoruz galiba. ABD ekonomisinde ne olup bittiğini dakikası dakikasına izliyor ya da izliyormuş görünümü veriyoruz. Buna karşılık iktisadi ilişkilerimizin çok daha yoğun olduğu AB gündemimizde o kadar yer tutmuyor. İtiraf etmek gerekir ki, AB'yi izlemek daha zor. Çünkü, AB içinde, iktisadi bütünleşme yolunda atılan bunca adıma rağmen Alman, İspanyol ya da Danimarka ekonomilerinden söz etmek olanaklı ve anlamlı. Oysa ABD'de Wyoming diye bir eyalet ve onun da [Devamı]
    Bankacılıkta kâr oranları ve kriz
    Hasan Ersel, Dr. 29 Şubat 2008
    ABD kaynaklı mali kriz gelişmiş ülkelerin mali sistemlerini ciddi bir biçimde sarstı. Peki gelişmekte olan ülkelerin mali sistemlerine niçin bulaşmadı? Bu ülkeler 1997'de mali krize düştükleri için aşılanmış mı oldular? Bu sorunun yanıtını araştıranlar hep aynı noktaya geliyorlar: Gelişmekte olan ülkelerin mali kurumları kârlılıklarını artırabilmek için ne kadar risk taşıdığı anlaşılamayan yeni mali araçlara yatırım yapmak durumunda değillerdi. Çünkü, bu ülkelerde babadan kalma yollarla kredi verip, yeterince yüksek kâr etmek olanaklıydı. Böyle olunca da mali kriz, gelişmekte olan ülkelere bulaşmadı. [Devamı]
    NRB olayının gösterdiği: Piyasa devletsiz yapamaz
    Hasan Ersel, Dr. 25 Şubat 2008
    Northern Rock Bank'ın (NRB) devletleştirilmesi etkinlik ve adalet gibi temel iktisadi sorunlar bağlamında ele alınmasını gerektiriyor. Bu olay devletsiz piyasanın pek çalışamadığının göstergesi oldu. [Devamı]
    Gustav Mahler üzerine 50 yıl
    Hasan Ersel, Dr. 23 Şubat 2008
    Gustav Mahler, müzik tarihinin kuşkusuz en ilgi çeken insanlarından birisidir. Yanlış anımsamıyorsam ve istatistiklere güvenilebilirse Ludwig van Beethoven 'den sonra hakkında en çok yazı yazılan müzikçi de odur. Bruno Walter, Otto Klemperer ve Colin Matthews gibi müzikçilerden Theodor W. Adorno gibi felsefecilere kadar yayılan geniş bir yelpaze içinde yer alan kişiler Mahler hakkında kitap yazmışlar. Tabii buna binlerce makaleyi de eklemek gerek. Bugün dünyanın çeşitli yerlerinde kurulmuş, belki yüzlerce, Mahler derneği var. Mahler'in müzik tarihinde bir isim olmaktan çıkıp bir araştırma alanı konumuna gelmesi bu konuda uzmanların yetişmesine de yol açtı. Bu uzmanlardan en önemlilerinden birisi de İngiliz müzik yazarı Donald Mitchell. 6 Mayıs 1925'te Londra'da doğmuş. Annesi İs [Devamı]
    Ertelenen bütçe harcamaları
    Hasan Ersel, Dr. 22 Şubat 2008
    TEPAV İstikrar Enstitüsü'nün 2007 Aralık Ayı Sonuçları ve Bütçeden Harcama Kaçırma Yöntemleri alt başlıklı Mali İzleme Raporu 14 Şubat 2008'de kamuoyuna açıklandı. İlgimi, doğal olarak, altbaşlık çekti. Baştan okuru bir noktada aydınlatmalıyım: Raporla hiçbir ilgim yok ama TEPAV'ın mütevelli heyeti üyesiyim. Raporda 2007 yılı bütçe sonuçları değerlendiriliyor. Bütçe yine açık veriyor fakat faiz harcamaları dışarıda bırakıldığında fazla var. Faiz dışı fazla ise hedeflenmesi gereken miktarın altında. Bu noktalarda, rakamlar dışında bilinmeyen bir şey yok. Ama yine de iki bilinenin altını çizeyim. Birincisi, bütçe açık veriyorsa, iç talebi artırıcı etki yapıyordur. Faiz dışı fazla veriliyor olması bu durumu değiştirmez. İkincisi ise faiz kazanabilecek durumda olanlar genellikle gör [Devamı]
    Cari açık dışsal nedenlerle düşse bile tekrar yükselir
    Hasan Ersel, Dr. 18 Şubat 2008
    Cari dengenin bileşenlerinden hiçbirinin dinamiği cari açığı kapatacak yönde değil. Dışsal nedenlerle cari açığımız biraz düşse bile, bunlar etkisini yitirdiğinde, yine eski haline gelecek gibi görünüyor. [Devamı]
    İktisat politikası neyi hedeflemeli
    Hasan Ersel, Dr. 15 Şubat 2008
    Sanırım, dünya ekonomisindeki son gelişmelerin Türkiye üzerinde olumsuz yönde etki yapacak cinsten olduğu konusunda görüş birliği var. Bu noktadan sonra rivayet muhtelif: Kimilerine göre bu Türkiye'yi az etkileyecek bir olay, kimilerine göre ise felaket kapımızı çalmak üzere. Söylendiğine göre bankacılık kesimimizde dünyayı sarsan türden sorunlu yatırımlar/krediler yok. Bankacılığın dış borcunun toplam özel kesimin borcu içindeki payı da az. Dolayısıyla soruna çare bulabilmek için şirketler kesimine bakmak yeterli olabilir. Şirketler yatırımlarını borçlanma ve dağıtılmamış kazançlarıyla finanse ediyor olsunlar. Kolaylık olmak üzere borçlanmanın tümüyle yurtdışından yapıldığını varsayalım. Dağıtılmamış kazançlar da kârın bir oranı olsun. Kârı da hasılattan girdi ve borçlanma maliy [Devamı]
    Merkez bankaları piyasa oyuncularını anlayacak, ama kolunu kaptırmayacak
    Hasan Ersel, Dr. 11 Şubat 2008
    Mali piyasa oyuncuları doğal olarak kendi çıkarları doğrultusunda ve kısa vadeli hareket eder. Merkez bankaları ise piyasa oyuncuları anlamakla birlikte toplumun tüm kesimlerini düşünerek hareket etmeli. [Devamı]
    İstanbul'un bütçe açığına niye kimse ses çıkartmadı
    Hasan Ersel, Dr. 09 Şubat 2008
    Ama 5 milyar 450 milyon YTL harcama büyüklüğüne sahip İBB bütçesi herhangi bir tepkiyle karşılaşmadı. Peki neden? Hükümetten esirgenen hoşgörü niçin belediyelere gösteriliyor? İstanbul Büyük Şehir Belediyesi (İBB) web sitesinde 2008 bütçesine ilişkin veriler yer alıyor. Hem harcamaların, hem de yatırım programı detayları hakkında da bilgi veriliyor. Geçmiş yıllara ilişkin karşılaştırılabilir bilgiler edinmek de olanaklı. Önümüzdeki iki yıl için de harcamaların fonksiyonel ve iktisadi sınıflandırılması temelinde projeksiyonları da sunulmuş. Daha önceki bir yazımda (Referans, 1 Mart 2007) şikayet ettiğim noktaların artık geçerli olmadığını görmek beni çok memnun etti. Eldeki bilgilere göre İBB'nin 2008 bütçe açığının gelirlerine oranı yüzde 22,47. Geçen yılın bütçe açığı oranı da b [Devamı]