Cuntacılar da aynen böyle anayasa yazmamışlar mıydı?
Güven Sak, Dr.
15 Eylül 2007
Aslında gelin gerçeği kabul ederek başlayalım: Bu anayasa hazırlama işi bizim için fevkalade zor. Çünkü biz daha önce hiç kendi irademizle bir anayasa hazırlamadık. Anayasaları hep anormal dönemlerden sonra hazır bulduk. Aynı vergi reformlarını hazır bulduğumuz gibi. (Yıllar önce biz de hiç normal yollardan vergi reformu yapılmadığını Sayın Selami Şengül'ün kitabından öğrenmiştik. Aynı biçimde biz de normal yollarla yazılan bir anayasa da halen yok.) O nedenle demokratik bir anayasanın, hepimizin ortak iradesini yansıtacak bir anayasanın nasıl hazırlanacağını bilmiyoruz. Bilmediğimiz için de, eskiden yapıldığı gibi yapılır sanıp, cuntacıların daha önce yazdıkları yöntemlerle bir anayasa yazmaya çalışıyoruz. Normalleşme sürecinde anayasa nasıl yazılır, vallahi de bilmiyoruz, bil
[Devamı]
Öncelik belirleyemeyen hedef koymamalıdır
Güven Sak, Dr.
14 Eylül 2007
Türkiye ekonomisinin bir sıkıntısı var. Merak etmeyin, bugün büyüme rakamlarına filan takılacak değiliz. Türkiye'nin sıkıntısı, ekonomi alanında, işe nasıl başlanılacağının kimse tarafından bilinmiyor olmasıdır. Bu, küresel risk iştahının azalmaya başladığı, olası gelişmelerin bizim kontrolümüzde olmadığı bir dönemde son derece vahimdir. "Merkez Bankası faiz indirsin" demek politika filan değildir. Keşke olsa. Kolay olurdu. Merkez Bankası faiz indirirdi. Türkiye ekonomisi tempolu bir biçimde büyürdü. Memleket kurtulurdu. Son beş yılda göz göre göre yanlışlığı kanıtlanmış bir lafı yine ortaya atıp, oradan medet ummak olmayacak duaya amin demektir. Türkiye'deki programsızlık sıkıntısının dışavurumudur. Tehlikelidir.
[Devamı]
Faiz indirimi öteleniyor mu?
Fatih Özatay, Dr.
13 Eylül 2007
Son iki yazım enflasyon üzerineydi. Enflasyonda gözlenen eğilim değişikliğinin, 2002'de başlayıp 2006'nın mayıs ayına kadar devam eden, sonra da uluslararası piyasalardaki dalgalanma sonucunda kesintiye uğrayan düşüş yönündeki ana eğilime bir geri dönüş olup olmadığını ele almıştım. Analiz için enflasyonun temel dinamiğini belirleyen unsurlarda bundan sonra olabilecek hareketlere ilişkin bir varsayım yapmak gerekiyordu. Bu varsayım 'Mevcut durum devam edecek' şeklinde olursa, yıllık enflasyondaki düşüş eğiliminin süreceğini belirtmek mümkündü. Gerçi bu koşullar altında yüzde 6'yı aşan bir 2007 enflasyonu olacaktı, ancak 2008 yılı içinde yüzde 4 hedefiyle uyumlu bir patikada yol aldığını gözleyecektik enflasyonun. Bu açıdan çok fazla bir belirsizlik söz konusu değil.
[Devamı]
2007'nin ilk yarısında büyüme
Hasan Ersel, Dr.
13 Eylül 2007
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2007'nin ikinci çeyreğine ilişkin büyüme tahminlerini açıkladı. Bu arada ilk çeyreğe ilişkin tahminlerinde de bazı değişiklikler yaptı. TÜİK'in son verilerine göre ekonomimiz ikinci çeyrekte, gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) ile ölçüldüğünde, yüzde 3,9 büyümüş. 2006'nın aynı dönemi için TÜİK'in büyüme tahmini yüzde 8,3 idi. 2007'nin ilk çeyreğinde, bir önceki yılın aynı dönemine göre daha hızla büyümesine rağmen bu yılın ikinci dönemindeki yavaşlama, yılın ilk yarısı itibariyle büyüme hızını da geçen yılın altına çekmiş görünüyor. Büyümeyi, bir yıl önceye oranla aşağıya çeken gelişmelerin sanayi ve ticaret kesimlerinden geldiği anlaşılıyor. Tarım bu yıl da geçen yıl da ikinci dönemde yüzde 1,1 daralmış. Bu dönemde kuraklığın, üretimde belirgin b
[Devamı]
Asimetrik yavaşlamaya hazır mısınız?
Güven Sak, Dr.
11 Eylül 2007
Keşke dünya eskisi gibi olsaydı. Ekonomiler bu kadar birbirine bağlı olmasaydı. O vakit, şimdilerde rahat rahat arkamıza yaslanır ve çayımızı yudumlayarak gelişmeleri izlerdik. Ortadaki bizim değil onların krizi olduğu için huzur içinde, "Bak orada da olabiliyormuş" diye seyrimize bakardık. Ama bakınız durum öyle değil. Küçülen dünya böyle işte. Kazanın doğurduğuna inananın öldüğü fikrine de kendini alıştırmasında fayda var. Bu dönemin Türkiye ekonomisi için olası etkisini, "büyümede yavaşlama" olarak nitelemiştik. Peki ama nasıl bir yavaşlama? Eğer bir önlem alınmazsa, olacak olanın, nasıl bir şey olacağını merak ediyor musunuz?
[Devamı]
Enflasyon açısından belirsizlikler
Fatih Özatay, Dr.
10 Eylül 2007
Dün enflasyondaki son gelişmeleri incelemeye başlamıştım. Ulaştığım sonuç şuydu: "Enflasyonun temel dinamiğini belirleyen unsurlardaki mevcut durumun ileride de hüküm sürmesi halinde yıllık enflasyondaki düşüş eğilimi sürecek." O yazıda yıl sonu tahmini olarak verdiğim yüzde 6-7 aralığı oldukça geniş. Bu aralığın üst yarısı daha olası görünüyor. Yanıtları bugüne kalan sorular ise şöyleydi: Dinamiği belirleyen unsurlarda statükonun sürmesi ne kadar ihtimal dahilinde? Olumlu ya da olumsuz yönde ne gibi değişiklikler olabilir?
[Devamı]
Hükümet programında cari açık küçümseniyor
Hasan Ersel, Dr.
10 Eylül 2007
Hükümet programında ihracatın 2013 yılında iki katına çıkacağına ilişkin beklenti, cari açık sorununun çözümünü içermemektedir. Oysa enflasyon konusunda söylendiğine benzer, cari açığın rahatsız etmeyecek düzeye indirilmesinin hedeflenmesi gerekirdi.
[Devamı]
Statüko sürerse enflasyonda düşüş eğilimi devam edecek gibi görünüyor
Fatih Özatay, Dr.
09 Eylül 2007
Beklendiği gibi ağustos ayında enflasyon oranında bir artış gerçekleşti. Yıllık tüketici enflasyon oranı bir ay önceki değerinin 0.5 puan üzerine çıkarak yüzde 7.39'a ulaştı. Bugün, endeksin alt detaylarına girmeden enflasyondaki son durum hakkında bir değerlendirme yapmak istiyorum.
[Devamı]
Maliye Bakanlığı, cep telefonu, KOBİ'ler ve Kerala balık pazarı
Güven Sak, Dr.
09 Eylül 2007
Evvelki gün Referans'ta haberdi. Ulaştırma Bakanlığı cep telefonu üzerindeki vergilerin indirilmesini istemişti. Konu son bakanlar kurulu toplantısında ele alınmıştı. Ancak bir uzlaşma sağlanamamıştı. Maliye Bakanlığı, cep telefonu vergilerindeki indirimin yol açacağı gelir kaybını öne sürerek, Ulaştırma Bakanlığı'nın önerisine karşı çıkmıştı. Böyle bir "hızlı okuma kursu" meali çıkarınca, Maliye Bakanlığı son derece haklı duruyor değil mi? Hani Woody Allen'ın o anekdotundaki gibi: "Hızlı okuma kurslarına gittim. Savaş ve Barış'ı okudum. Olay Rusya'da geçiyordu." İşte aynen böyle.
[Devamı]
Tüketici güvenindeki toparlanma
Güven Sak, Dr.
07 Eylül 2007
2001 krizi Türkiye için hayırlara vesile olmuştur. Onyılların makro ekonomik istikrarsızlık problemi çözülmüş, ekonomik büyümeye özel sektörün katkısı ilk kez bu kadar fazlalaşmıştır. Türkiye analistleri "tüketici güveni" kavramı ile tanışmışlardır. Tüketici tercihleri ekonomimizin performansı açısından önemli hale gelmiştir. Peki, bu güzel memleketin tüketicileri bu yılın başından beri kendilerini tedirgin mi hissetmektedirler? Rakamlara bakarsanız, "hayır".
[Devamı]