Çabuk unutuyoruz
09 Temmuz 2009
Son açıklanan veriler, beklendiği gibi ikinci çeyrekte de işlerin yolunda gitmediğini ortaya koydu. Haziran ayında ihracat 2008'in haziran ayına kıyasla yüzde 32.8 oranında azaldı. Mayıs ayı sanayi üretimi ise bir yıl öncesinin aynı dönemine göre yüzde 17.4 oranında daha düşük bir düzeyde gerçekleşti.
[Devamı]
Yangına körükle gitmek
06 Temmuz 2009
İki yazıdır ekonomi kitaplarının ilk bölümlerindeki ekonomi politikalarına saplanıp kalmanın nasıl da Türkiye'yi yanlış politikalara yönlendirdiğinden söz ediyorum. Aslında bu köşenin düzenli izleyenleri açısından yeni bir tema değil bu. Dönüp dolaşıp laf buraya geliyor.
[Devamı]
Patinaj senaryosu (2)
05 Temmuz 2009
2010 ve 2011'e ilişkin temel ekonomik senaryom 'patinaj' senaryosuydu. Perşembe günü bir miktar neden patinaj yapma ihtimalimizin yüksek olduğu üzerinde durdum: Bizim gibi ülkelere gelecek dış kaynak miktarı 2010'da da az olacaktı. Dış talebin, dolayısıyla da ihracatımızın toparlanması zaman alacaktı. Çok yüksek işsizlik düzeyi yaklaşan seçimler nedeniyle panik halinde tutarsız ekonomik kararlar alınması olasılığını yükseltiyordu. Artık 'yeni şeyler söylememiz lâzımken', tasarım özürlü olmamızın 'eskide' saplanıp kalmamıza yol açması beklenirdi.
[Devamı]
2010 ve 2011: Patinaj senaryosu
02 Temmuz 2009
Herkesin çok büyük bir daralmanın gerçekleştiğini düşündüğü yılın ilk yarısına ilişkin milli gelir rakamları salı günü açıklandı. Beklendiği gibi oldu: Bir yıl öncesinin aynı dönemine kıyasla yüzde 13.8 oranında küçüldük. Kamu tüketimi ve yatırımındaki çok önemli artışa karşın gerçekleşti bu küçülme.
[Devamı]
2009 ve 2010 büyüme hızı
29 Haziran 2009
2009'un ilk çeyreğine ilişkin milli gelir rakamları salı günü açıklanacak. Çok yeni bir bilgi içermeyecek bunlar. Açıklanacak rakamların, yılın ilk çeyreğinde çok büyük bir oranda küçüldüğümüze işaret edeceğini herkes biliyor. Üstelik beklenen küçülme oranı da iki haneli.Daha önemlisi bundan sonra ne olacağı.
[Devamı]
Başkalarının krizleri, bizim krizlerimiz
28 Haziran 2009
Bir ölçüde 2006'dan, ama çok daha belirgin olarak 2007'den beri ekonomi politikası açısından patinaj yapıyoruz. Mesela 2007'de bütçe açığımız yükselmeye başladı ve yaklaşan yerel seçimler nedeniyle 2008'de daha da arttı. Küresel krize pek avantajlı bir konumda girmedik.Bunların hepsi doğru. Doğru da sonuçta bu bizim krizimiz değil. Bizim çıkarmadığımız, ama şimdiki gibi 'doyasıya' yaşadığımız bir başka kriz daha var: 1998-1999 krizi. Gelin bugün o krizde başımıza gelenlere biraz bakalım.
[Devamı]
Bizim şanssızlığımız, para politikasının şansı
25 Haziran 2009
Finansal kriz açısından bakıldığında en kötünün büyük olasılıkla geride kaldığı anlaşılıyor. Ancak istihdam ve büyüme açısından bakıldığında ise toparlanmanın oldukça uzun süreceği belirginleşiyor. Özellikle yurtiçi tasarruf miktarının yetersiz olduğu, bu nedenle yatırımların ve dolayısıyla büyüme hızının arzulanan oranda artırılamadığı bazı yükselen piyasa ekonomilerinde bu sorunun daha da ağırlaşması beklenir.
[Devamı]
Doğru politikanın oluşturduğu yanlışlık
22 Haziran 2009
Küresel krizin bundan sonra nasıl gelişeceğine ilişkin çoğu iktisatçının üzerinde anlaştığı nokta, artık en kötünün geride kaldığı şeklinde. Asıl anlaşmazlık, bundan sonra hangi hızla toparlanmanın gerçekleşeceği konusunda. Büyük olasılıkla en kötü geride kaldığına göre yavaş yavaş 'en kötü öncesi' dönemi masaya yatırmak zamanıdır şimdi. Para politikasıyla başlayayım.
[Devamı]
Sorunlu Krediler
21 Haziran 2009
Hafta içinde açıklanan yeni kararların ikincisi kredi kartlarına yönelikti. Yeni karara göre 31 Mayıs 2009 tarihi itibarıyla sorunlu hale gelen kart borçları, kart sahibinin 60 gün içinde bankaya başvurması halinde yeniden yapılandırılabilecek. Yapılandırma işleminde, kart sahibinin borcunun takibe düştüğü tarihten itibaren işletilen yüksek cezai faiz siliniyor, borcun faiz tutarı mevduat faizi dikkate alınarak yeniden hesaplanıyor ve borç taksitlendiriliyor. Küresel krizin Türkiye'ye bir yansıması da bankaların zamanında ödenmeyen ve yasal takibe alınan kredi alacaklarının artması şeklinde oldu. Grafik 1'de bankaların takipteki kredi alacaklarının toplam kredi miktarına oranında 2005'in ocak ayından bu yana gerçekleşen gelişmeler gösteriliyor. Aynı grafiği 2001'den itibaren çiz
[Devamı]
Döviz kredisi kararının düşündürdükleri
18 Haziran 2009
Haziran ayının başından bu yana geçen sürede önemli ekonomik kararlar açıklandı. Bu kararları genelde olumlu buluyorum. Ama bu yargım, bu kararların riskleri olmadığı ya da eksiklikleri bulunmadığı anlamına gelmiyor. Bu çerçevede döviz kredisine ilişkin karar üzerinde durmak istiyorum.
[Devamı]