Arşiv

  • Temmuz 2024 (12)
  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)

    İki ilginç haber
    Fatih Özatay, Dr. 16 Haziran 2008
    Ankara'da suratların giderek asıldığı şu günlerde iki tane ilginç haber çıktı. İlginçliklerinin yanı sıra eğlenceli unsurlar da taşıyorlar. Haftaya başlarken gelin bu iki habere kısaca bakalım. Birincisi içeriden: Adet olduğu üzere Merkez Bankası'nın (MB) para politikası hakkında bir bakanımız açıklamalarda bulundu. Bu açıklamalar yine adet olduğu üzere MB'nin faiz haddini yüksek bir düzeyde tutması nedeniyle iç talebin ve dolayısıyla satışların yeterli bir düzeyde olmadığı hakkındaydı. Bu tür açıklamalara çok farklı açılardan bakılabilir. Bir bakış biçimi şu: MB'nin bağımsızlığının ne derece önemli olduğunu ve bunun da yetkililer indinde kabul gördüğünü gösteriyor. Cidden... Cidden, çünkü dönüp seçmenlere şu söylenebiliyor: "Tamam, faizlerin yüksekliği nedeniyle 'piyasalarda yapr [Devamı]
    Miyop olup uzak gözlüğü takmamak
    Fatih Özatay, Dr. 15 Haziran 2008
    Grafikte artık bu köşenin okurlarının yabancısı olmadıkları bir tema yeniden yer alıyor: 1980'lerin başından bu yana fert başına gelir düzeyimiz gelişmiş ülkelere kıyasla pek bir iyileşme göstermiyor. Daha önceleri AB üyesi ülkelere kıyasla durumumuzu resmetmiştim. Şimdi ABD'ye kıyasla bir durum değerlendirmesi var. Türkiye için kullandığım milli gelir verileri yukarıya doğru güncellenmiş yeni açıklanan veriler. Grafikte Brezilya, Çin ve Kore'nin durumları da gösteriliyor. Brezilya'nınkini pazar günü içimize bir nebze de olsa su serpilsin diye verdim. İçimize bir başka ferahlık verebilecek unsur son yıllarda gösterdiğimiz gelişme. Oysa Çin ve Kore'ye bakınca durup düşünmemiz gerekiyor. Özellikle de Kore'ye. Daha önce verdiğim grafikte İrlanda da yer alıyordu. O da müthiş bir per [Devamı]
    Daha uzun süreli faiz artırımı mı?
    Fatih Özatay, Dr. 12 Haziran 2008
    Sorumuz şu: Değişen enflasyon hedefleri Merkez Bankası'nın (MB) faiz politikası açısından ne ima ediyor? Ama sorunun yanıtına geçmeden önce birkaç özür paragrafına ihtiyaç var. Kendi ülkesinin ekonomisinin nasıl işlediğine daha yeterince akıl erdiremeden başkalarının ekonomileri üzerinde yazmaya kalkınca böyle oluyor işte. Pazar günkü yazımda ABD'de işsizlik oranının 1986'dan beri en yüksek düzeyine eriştiğini belirtme cesareti göstermişim. Rakamsız olur mu hiç; bir de rakam vermişim: Yüzde 5.5 demişim. Doğru değil elbette. Doğru olan şu: Rekor kıran, bir dönem öncesine kıyasla işsizlik oranındaki artış; işsizliğin kendisi değil. Benim açımdan işin daha 'eğlenceli' yanı da şu: Daha birkaç hafta öncesi makroekonomi dersinde işsizlik konusu ile cebelleşiyordum. Kullandığım kitap ö [Devamı]
    Hedef değişikliği ve kredibilite
    Fatih Özatay, Dr. 09 Haziran 2008
    Enflasyon hedeflemesi rejimi çerçevesinde bir merkez bankası hedef değiştirmek gibi sevimsiz bir durumla karşı karşıya kalsaydı, bunu anlatabilmek için içinde bulunduğumuz koşullardan daha elverişli koşullar bulamazdı. Her türlü dışsal olumsuzluk mevcut: Enerji fiyatları yüksek, emtia fiyatları ve gıda fiyatları da öyle. Üstüne üstelik bir de uluslararası mali piyasalarda deprem var. Bu büyük bir belirsizlik yaratıyor. Her an kurda yeni bir sıçrama olabileceği gibi, her şeyin yolunda gider gibi olduğu haftalarda kur düşebilir de. [Devamı]
    Riskler yeniden artıyor mu?
    Fatih Özatay, Dr. 08 Haziran 2008
    Sonuçta bu da oldu: Petrolün varili cuma günü ABD piyasasının kapanışında 138.5 dolara çıktı. Bir günlük fiyat artış hızı da inanılmazdı: Yüzde 8.41. Haftalardır yatışmakta olduğu izlenimi veren yurtdışı depremin aslında orada bizimle birlikte olduğu bir kez daha anlaşıldı. [Devamı]
    İyi haber: Hedef değişti!
    Fatih Özatay, Dr. 05 Haziran 2008
    Pazartesi yazısı şöyle bitiyordu: "Bu koşullar altında bana faiz artırımı 'nafile çaba' olarak geliyor, 'biraz da büyümemiz gerektiği' için falan değil.Merkez Bankası'nın (MB) işinin temel zorluğu da buradan kaynaklanıyor. Öyle bir durum ki, 'bir şey' yapması gerekiyor, ama pek de yapacağı 'bir şey' yok; çünkü 'bir şey' yapması gerekenler başka bir şeyler yapıyorlar!" 'Nafile çaba' yargımı iki nedene dayandırmıştım: Birincisi, iç talebin enflasyon açısından sorun oluşturmayan bir düzeyde seyretmesiydi. İkincisi ise bekleyişlerdeki bozulmanın arkasındaki temel neden olan küresel olumsuz gelişmelerin devam ediyor olmasıydı ve faiz artırımları ile en azından şimdilik bu bozulmanın önlenmesi mümkün değildi. Şüphesiz döviz kuru kanalına yaslanarak da yükselen enflasyona karşı bir şeyler [Devamı]
    MB’nin nafile faiz artırımları
    Fatih Özatay, Dr. 02 Haziran 2008
    Sanıyorum şu yargıya çok sayıda iktisatçı katılıyor: Enflasyonla mücadelede Merkez Bankası (MB) yalnız bırakılıyor. Ben de bu yargıya katılıyorum. Ancak benim gerekçem farklı: Hem 2007, hem de 2008'de düşük bir büyüme hızına mahkûm edilmiş olmamızı enflasyonla mücadelemize sekte vuran temel politika yanlışlığı olarak görüyorum. Diğer bir ifadeyle, enflasyonla mücadelede karşılaştığımız en büyük problem olarak benim belirlediğim şu: Çok daha yüksek bir büyüme hızına ulaşabilecekken, üstelik bunu gerçekleştirirken potansiyel büyüme hızımızı yükseltmeye yarayacak ilk ve önemli adımları da atmış olacakken, böyle yapmamış olmamız. Bunu tersten okuyalım: Şu sıralarda devreye sokulduğu söylenen politikaları sıkça ileri sürüldüğü gibi "enflasyonla mücadeleden taviz vererek büyüme hızını [Devamı]
    Eksikliği gidermek için
    Fatih Özatay, Dr. 01 Haziran 2008
    Eksik olan ne? Şu: Türkiye'yi orta vadede gelişmiş ülkelerin refah düzeyine yaklaştıracak, çok iyi bir zamanlamayla ve çok iyi anlatılarak herkesi heyecanlandıracak yeni bir ekonomik program. 'Yeni bir ekonomik program', 'zamanlama' ve 'iyi anlatılarak' sözcüklerinin altını çizelim. [Devamı]
    Daha fazla özveri mi?
    Fatih Özatay, Dr. 29 Mayıs 2008
    Soru şu: 2006'ya kadar enflasyonu rahatlıkla düşürebildik. Ama bundan sonra enflasyonu düşürmek için katlanacağımız maliyet giderek artacak mı? Soru fedakârlık oranı ile ilgili. Bu oran bir tanıma göre enflasyonu 1 puan düşürmek için üretimin potansiyel üretim düzeyinin ne kadar altında kalması gerektiğini gösteriyor. Bir türevi de şu: Enflasyonu 1 puan düşürmek için işsizlik oranının doğal düzeyinin ne kadar üzerine çıkmasına razı olduğunuzu ifade ediyor. [Devamı]
    Kraliçe (bile) beğendi
    Fatih Özatay, Dr. 26 Mayıs 2008
    Bir buçuk günlüğüne Paris'teyim; Afganistan'la ilgili uluslararası bir toplantı. Çok yakın birkaç Afgan dostumun neler 'çektiğini' neredeyse otuz yıldır biliyorum. Önce Rus işgali, en sonunda da Taliban rejimi nedeniyle onlarca yıl ülkelerine gidemeyen insanlardan bahsediyorum. [Devamı]