Arşiv

  • Nisan 2024 (12)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)
  • Haziran 2023 (13)
  • Mayıs 2023 (9)

    Dikkat, şimdi daha kırılganız
    Fatih Özatay, Dr. 07 Nisan 2008
    Sorular şunlardı: Birincisi, neden dünya mali piyasalarında böyle büyük bir deprem yaşanıyorken, kurun ve faizin verdiği tepki sınırlı oluyor? İkincisi, bu sınırlı tepki neden bu kadar uzun bir zamana yayılıyor?Sınırlı tepkiden söz etmek haklı; zira 2006'da mali piyasalarda deprem değil de sadece çalkantı varken, hem kur hem de faiz çok kısa sürede ve çok hızlı bir biçimde yükselmişti. Mesela bir avro ve bir dolardan oluşan döviz sepetinin YTL karşılığı o zaman iki ayda yüzde 29 oranında artmıştı. Şimdiki artış ise yüzde 19 dolayında ve çok daha uzun bir sürede gözlendi bu. Benzer bir farklılık faiz için de geçerli: O zaman piyasa faizi neredeyse çalkantı öncesi düzeyinin iki katına sıçradı, şimdi ise sadece yüzde 15'lik bir artış var.Bu çok farklı tepkiyi açıklamak üzere akla y [Devamı]
    Çoğunluğu oluşturma aracı olarak ' korku'
    Hasan Ersel, Dr. 07 Nisan 2008
    Siyasal partilerin 'ötekini' bırakıp 'kendinden' söz etmeyi, ama böbürlenmeden söz etmeyi, öğrenmesi gerek. 'Ötekinden' korktuğumuz için filan partiye sığınma zorunda olmamalıyız. [Devamı]
    Felçli tavır sürerse 2008, kayıp yıl 2007'yi de aratacak
    Fatih Özatay, Dr. 06 Nisan 2008
    İzninizle bugün gündemi izleyerek Standard ve Poors'un (SP) kredi notumuzda yaptığı değişikliği ele alayım. İzleyen yazılarda daha önce verdiğim sözlerimde duracağım. Öncelikle de kur ve faiz konusuna döneceğim.Şubat ayının sonunda "Kredi notları ne işe yarar?" diye sormuştum. Zira piyasa göstergelerine göre notu çok daha düşük düzeyde olması gereken iki tahvil sigorta şirketinin notunu düşürmüyordu kredi notu veren şirketler. Tahvil sigortalayan şirketlerin kredi notlarındaki bir düşüş, ABD mali piyasalarının çok daha karışmasına yol açabilecekti. Muhtemelen bu nedenle de not veren şirketler, tahvil gelirlerini sigortalayan şirketlerin notlarını düşürme işini ağırdan alıyor ve onlara toparlanmak için biraz zaman tanımak istiyorlardı.Sigorta şirketlerinin notunu bugünkü koşullar [Devamı]
    Beethoven'in 9. senfonisini yeniden orkestralamaya cesaret etmek
    Hasan Ersel, Dr. 05 Nisan 2008
    Diyelim ki şiir alanında yetkin olduğunu herkesin kabul ettiği bir edebiyatçı var. Bu insan Nâzım Hikmet'e hayran. Özellikle de Kuvayi Milliye adlı yapıtını çok seviyor. Ancak, şiir tekniği açısından zayıf olduğunu düşünüyor. Bunu düzeltmek üzere bu yapıtı yeniden kaleme alıyor. Üstelik bunu akademik bir nedenle ya da edebiyat fakültesi öğrencilerine verilen derslerde kullanmak için de yapmıyor. Okurlar Nâzım Hikmet'in tadına daha iyi varsınlar diye yapıyor. Yadırgamaz mısınız? Kendi hesabıma bana garip gelirdi. Nâzım Hikmet'i kendi yazdığı biçimiyle okumayı tercih ederdim. [Devamı]
    Madison ve demokratik toplumda çoğunluk
    Hasan Ersel, Dr. 04 Nisan 2008
    Mülkiye'de öğrenimime 1963'te başladığımda "anayasa" dersinde iki hocamız vardı: Rahmetli Bahri Savcı ve Mümtaz Soysal. Dersin yarısını veren Mümtaz Hoca, ABD anayasasını anlatmıştı. Dersin yardımcı kaynaklarından birisi de Hamilton, Madison ve Jay'in (Federalistler) makalelerinden seçmelerin yer aldığı "Anayasa Üzerine Düşünceler", (Çeviren Mümtaz Soysal, İstanbul; Türk Siyasal İlimler Derneği Yayınları, 1962) idi. ABD anayasasını yapanların bu konuyu nasıl enine boyuna tartışmış olduklarını görmek beni çok etkilemişti. [Devamı]
    Şimdi kriz bitmiş mi oldu
    Güven Sak, Dr. 04 Nisan 2008
    Evvelki gün Amerikan Doları 1.34'lerden 1.28'lere doğru geriledi. Türk Lirası yeniden değer kazandı. Piyasalar azıcık sakinledi. Ne oldu? Parti kapatma davası sürerken bu durulma da nereden geldi? Gayet basit. Etki dışarıdan gelmişti. Orada negatif beklentiler yerine anlamsız bazı pozitif beklentiler oluştu. Hava döndü. Dalga gitti. Bugünkü pozitif beklentiler anlamsız olduğuna göre hele öyle olduğu bir tescillensin, bekleyin, dün çarpan dalganın yenisi gelecektir. Bu dönemin temel özelliği böyledir. Türkiye uluslararası bankacılık krizinin dalgalarına hazırlıksız yakalanmıştır. Çünkü kaptan "ruhani" meselelere dalmış ve yaklaşan fırtınayı ihmal etmiştir. Gelen etkiler hep böyle dışarıdan gelecektir. Ama duyacağınız gıcırtıların kaynağı da hep burası olacaktır. Hiç değilse tekn [Devamı]
    Kur ve faiz nereye?
    Fatih Özatay, Dr. 03 Nisan 2008
    Bu depremi bir yana koyduğumuzda, bizim gibi ülkeleri belirgin biçimde etkileyen en son çalkantı 2006 yılında yaşanmıştı. Şu sıra devam eden deprem ile o dönemdeki çalkantı karşılaştırıldığında, piyasa tepkisi açısından çarpıcı bir farklılık saptanıyor.30 Nisan 2006 tarihinde 1 avro ve 1 dolardan oluşan döviz sepeti 2.98 YTL değerindeymiş. Yaklaşık iki ay sonra, 26 Haziran 2006'da kur en yüksek noktasına ulaşmış ve 3.84 YTL olmuş. Bu kadar kısa sürede kurdaki artış oranı tam yüzde 29.Aynı karşılaştırmayı son deprem için yapalım. İki farklı başlangıç tarihi alalım: 15 Ekim 2007 ve 14 Ocak 2008. Bu tarihlerin kurun en düşük olduğu tarihler olmaları ve depremin yaşandığı dönem içinde yer almaları dışında başka bir anlamları yok. Yani, deprem 15 Ekim'de başlamıştır saçmalığına falan [Devamı]
    Düşünülen önlemler
    Fatih Özatay, Dr. 31 Mart 2008
    Tam da beklediğimiz gibi elalem kesinlikle boş durmuyor. Yaşamakta olduğumuz türden bir krizin bir daha olması olasılığını en aza indirmek için önlemler tasarlıyor.ABD Hazine Bakanı Paulson'un yeni bir tasarı üzerinde çalıştığı haberleri çıktı cuma günü. Amaçlanan, mali sektörün gözetim, denetim ve düzenlemesini merkezi bir kurum aracılığıyla yapmak. Şu anda ABD'de birden fazla kurum mali sektörün farklı alanlarında yetki sahibi. Bu ayrışmanın, sorunların büyümeden saptanmasını zorlaştırdığı ve dolayısıyla yaşanmakta olan krizin temel nedenlerinden birisi olduğu düşüncesinden yola çıkıyor bu taslak. ABD Merkez Bankası'nın yetkilerinin de artırılması söz konusu.İsviçre'nin Basel kentinde mukim 'merkez bankalarının merkez bankası' konumundaki BIS (Bank for International Settlement [Devamı]
    Küresel krize karşı bankaların iç tasarrufa güvenmesi sağlanmalı
    Hasan Ersel, Dr. 31 Mart 2008
    Bankalar dış kaynak kaybını maliyet artırıcı bir şok gibi algılarsa kredi piyasası daralır ve  üretim olumsuz etkilenir. Çare ise bankaların, daralacak dış finansman olanağını iç mali tasarrufla karşıyabileceklerine güvenmesinde yatıyor. [Devamı]
    Gidişattan korkmalıyız
    Fatih Özatay, Dr. 30 Mart 2008
    Marie-Jeanne Rose Bertin 1747-1813 yılları arasında yaşamış çok ünlü bir modacı. Fransa'nın ilk moda tasarımcısı olarak bilenen bu hanım, Kraliçe Marie-Antoinette'nin önce şapkacısı ve terzisi olmuş, sonra da sırdaşı. 'Moda Bakanı' olarak da biliniyor kendisi. Özellikle saç aksesuarları ile o dönemin moda hayatına damgasını vurmuş. Bugünkü köşemizde yer almasının nedeni şu ünlü sözü: "Unutulanın dışında yeni hiçbir şey yoktur."Krizler söz konusu olduğunda unutulmaması geren birkaç temel özellik var. Bir tanesi şu: Nerede bilânço zafiyeti varsa, orada sorun var demektir. Diğeri de şöyle: Bir kurumun borçlarının varlıklarına oranı ne kadar yüksekse (kaldıraç oranı), o kurum o kadar tehlike altındadır. Bunu 'bir kurum' yerine, bir sektör için düşünürsek, krizle ilgisi hemen ortaya [Devamı]